HEDİYE EROĞLU
Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve sağlık emek-meslek örgütleri, Ankara'da, aile sağlığı merkezi çalışanlarının "Eziyet Yönetmeliği"ne karşı 6-10 Ocak tarihinde gerçekleştirecekleri iş bırakma eylemi konusunda kamuoyunu bir basın toplantısıyla bilgilendirdiler.
Aile hekimleri, Sağlık Bakanlığının yeni Aile Hekimleri Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin geri çekilmesi talebiyle 5-7 Kasım günlerinde de iş bırakmış, ancak yönetmelik bakanlıkça yürürlüğe sokulmuştu.
EZİYET YÖNETMELİĞİ İPTAL EDİLMELİ
Mersin Aile Hekimleri Derneği (MAHDER) Başkanı Dr. Haydar Karakoyun, Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlükleri ile yaptıkları görüşmelerden sonuç alamadıklarını aktardı. Eziyet Yönetmeliğin tüm yükünün birinci basamakta çalışan sağlık emekçilerine yüklendiği ifade eden Karakoyun, yönetmeliğin iptal edilmesi istendi.
“İNSANLIK ONURUNA YAKIŞIR ŞEKİLDE ÇALIŞMA ŞARTLARININ OLUŞTURULMASINI TALEP EDİYORUZ”
Yaptıkları tüm uyarılara ve Kasım’da 3 gün iş bırakmalarına rağmen bakanlıktan olumlu bir yanıt alınmadığını işaret eden Karakoyun, “Bizler insan üstü varlıklar olmadığımızı ve yayınlanan yönetmelikte ancak insanüstü çabalar ve insanüstü varlık olanların yapabileceği iş yükünün olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bizler de sizler gibi insan olduğumuzu ve insanlık onuruna yakışır şekilde çalışma şartlarının oluşturulmasını talep ediyoruz. İnsan onuruna yakışır şekilde yaşamak ve muamele görmek istiyoruz. Bizler insan olduğumuzu unutmadık ve insanca davranılmasını istiyoruz.
“UMARIM BU KISA FRAGMANLAR İLE FİLMİN SONUNU NERELERE VARABİLECEĞİNİ ANLATABİLİYORUZDUR”
Kasım ayı içerisinde üç gün iş bırakarak yanlışınızdan dönme fırsatı verdik. Bu süre içerisinde bizlerin olmadığı bir dünyayı görmenizi istedik. Ama karşılık bulamadık. Bu defa size 5 gün süre veriyoruz. Umarız bu beş gün süre içerisinde sağlık çalışanlarının olmadığı taktirde dünyanın ne hale gelebileceğini görmenizi isteriz. Yine taleplerimize kulak tıkar, gözlerinizi kaparsanız bu fragmanın devamı gelecektir. Umarım bu kısa fragmanlar ile filmin sonunu nerelere varabileceğini anlatabiliyoruzdur. Filmin sonunun tatlıya bağlanması veya filmin sonunda kabus yaşanması sizlerin elinde. Gelin inatlaşmayı bırakın ve bizleri yok saymaktan vazgeçin. Sayın bakanlık yetkilileri bizleri insanüstü yaratık görmekle itham ediyorsunuz. Sormak isteriz, pandemi boyunca ikinci ve üçüncü basamağın bir çok birimleri kapalı ve sadece Covid ile mücadele ederken biz birinci basamak çalışanları can siperhane şekilde insan üstü emekler harcayarak bu halkımıza sağlık hizmeti verdik.
“VATANDAŞLARIMIZIN ACILARINA MERHEM OLMAYA ÇALIŞTIK. BU SÜREÇLER YAŞANIRKEN SİZ BAKANLIK YETKİLİLERİ NEREDEYDİNİZ?”
Ve yine yüzyılın felaketi diye adlandırdığımız şubat depreminde deprem bölgesinde gelen yaralı ve hastaları Mersin’deki hastanelere alarak onların yaralarına merhem olmaya çalışılırken biz birinci basamak çalışanları da 100 binlerce deprem bölgesinden göç eden vatandaşlarımızın acılarına merhem olmaya çalıştık. Bu süreçler yaşanırken siz bakanlık yetkilileri neredeydiniz? Bu toplumsal olayların yaşandığı dönemde bir defa bile aile sağlığı merkezlerimize uğramazken, bizlere koruyucu malzeme, eldiven, maske, siperlik gibi malzemeleri bile dağıtamazken, bizler kendi çabamızla pandemide mücadele ettik.
Sağlık şehitleri verdik, hastalandık, ölümlerden döndük. Deprem döneminde de 100 binlere hiç gocunmadan, gözümüzü kırpmadan yoğun bir şekilde çalışarak hizmet ettik. Sizler o zamanlar nerelerdeydiniz? Cevap belli; sıcacık makamlarınızda, rahat koltuklarınızda oturup çay kahve içtiniz. Bu halka bizler hizmet ettik ve etmeye devam edeceğiz. Bizleri halkın karşısında itibarsızlaştırmaya ve biz sağlık çalışanlarını paragöz olarak göstermeye çalışmanızı kınıyoruz.
Bizler bu mesleği onurlu bir meslek olduğu için seçtik. Bizler bu mesleği para için yapmadık ama sizler para vererek susturmaya ve köleliğe razı olmamızı istiyorsunuz. Olmadık ve olmayacağız. Hakkımızı ve onurumuzu daima savunmaya devam edeceğiz. Susmuyoruz, korkmuyoruz, eziyet yönetmenliğini kabul etmiyoruz” diye konuştu.