Kayyumlara karşı; ‘İrademize sahip çıkıyoruz’ deklarasyonu


 

İrademize Sahip Çıkıyoruz Deklarasyonu Sözcüleri, Mersin Gazeteciler Cemiyetinde, halkın seçimlerde ortaya koyduğu iradesine rağmen kayyım politikasının olağanlaştırılmasına karşı “İrademize Sahip Çıkıyoruz” deklarasyonu olarak basın açıklaması yaptı.

HEDİYE EROĞLU

 

Mersin’de, İrademize Sahip Çıkıyoruz Deklarasyonu Sözcüleri, “Kayyım gaspına karşı irademize sahip çıkıyoruz” konulu basın açıklaması yaptı.

İrademize Sahip Çıkıyoruz Deklarasyonu Sözcüleri, Mersin Gazeteciler Cemiyetinde, halkın seçimlerde ortaya koyduğu iradesine rağmen kayyım politikasının olağanlaştırılmasına karşı “İrademize Sahip Çıkıyoruz” deklarasyonu olarak basın açıklaması yaptı.

KAYYUM, ‘SEÇMEN İRADESİNİN İHLALİ’

Açıklamayı okuyan Emek ve Demokrasi Platformu Sözcüsü ve BES Şube Başkanı Kemal Göçmen, AKP-MHP iktidar bloğunun yargı sopasıyla kayyım darbesini sürdürdüğünü söyledi. Kayyım zorbalığına yeni halkalar eklemesine karşı imzacılar olarak, sorumluları bir an önce demokratik taleplerinin gereklerini yerine getirmeye çağıran Göçmen, toplumu da bu uygulamalara karşı birlikte mücadeleye çağırdı.

“15 Temmuz 2016 darbe girişimi ile ilan edilen Olağanüstü Hal Döneminde Hükümet, 1 Eylül 2016 tarihli 674 Sayılı KHK ile 5393 Sayılı Belediye Kanununun 45.maddesinde değişiklik yaparak belediyelere kayyım atama yetkisi aldı” Göçmen, “Bu Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yerel yönetimlerde önemli değişiklikler meydana geldi ve belediye başkanlıklarına vesayet makamlarınca ‘kayyım’ atanması üç dönemdir uygulanıyor. Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Venedik Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu raporlarında bu uygulamayı ‘seçmen iradesinin ihlali’ olarak değerlendirdi.

 

“KAYYIM ATANAN BELEDİYELERDE BORÇLANMA ORANLARI YÜZDE 80 ARTTI, SOSYAL YARDIMLAR YÜZDE 60 AZALDI”

Yerel Yönetimler Araştırma Merkezi verilerine göre, kayyım atanan belediyelerde borçlanma oranları yüzde 80 arttı, sosyal yardımlar yüzde 60 azaldı. Demokratik ve toplumcu bir anlayışla ve hiç bir ayrım gözetmeksizin tüm halklara sunulan sosyal ve halkçı belediyecilik hizmetleri tamamen durdu veya sekteye uğradı. Büyük emeklerle oluşturulan kadın kurumları, çocuk ve gençlik çalışmaları ve ekoloji politikaları ortadan kaldırıldı. Kayyım atanan belediyelerde halkın öz kaynaklarının savurganca harcandığı, belediyelerin borç altında bırakıldığı çokça haberlerde yer aldı, Sayıştay raporlarına konu edildi.

 

BELEDİYELERİ ÇALIŞAMAZ HALE GETİRİYOR

Bu dönem de 2024 Yerel seçimlerinin üzerinden bir yıl dahi geçmeden Hakkari, İstanbul Esenyurt, Mardin, Batman, Şanlıurfa Halfeti, Tunceli, Ovacık, Mersin Akdeniz ve son olarak da Siirt Belediyelerine kayyım atandı. Her dönem olduğu gibi iradesi gasp edilen halkın demokratik tepkileri baskı, şiddet, gözaltı ve tutuklamalarla püskürtülüyor. Belediyeleri çalışamaz hale getiren bu uygulamalar sadece partilere değil yerel halkların kent ve çevre hakkını da ihlal ediyor. Ayrıca önceki dönemlerde örneği görülmemiş şekilde özel kurumlar ve devlet kurum borçları muhalif belediyeler üzerine bir baskı unsuruna dönüştürülüyor” diye konuştu. 

 

“HALKIN VATANDAŞLIK STATÜSÜNE AĞIR VE BİLİNÇLİ BİR SALDIRI NİTELİĞİ TAŞIYOR”

Siyasi iktidarın bir taraftan halkın iradesini, bir taraftan da Anayasa’yı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de dahil olmak üzere Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası anlaşmaları yok saydığını söyleye Kemal Göçmen, “Her seçimde kaybettiği Belediyeleri kayyımla gasp ederek halka seçme ve seçilme hakkının olmadığı izlenimini derinleştiriyor. Vatandaşlık statüsünün en temel güvencelerinden biri olan seçme ve seçilme hakkı yine en temel güvencelerden olan bağımsız ve adil yargının olmadığı bir ortamda halkın elinden alınıyor. Seçme ve seçilmenin anlamsızlaştığı, hukukun tamamen araçsallaştığı bu süreç halkın vatandaşlık statüsüne ağır ve bilinçli bir saldırı niteliği taşıyor.

 

TAMAMIYLA SİYASİ BİR OPERASYON

İktidarın antidemokratik kayyım uygulamaları sadece yerel seçimleri değil, üniversiteler, meslek odaları da dahil tüm seçme ve seçilme haklarını hedef alıyor. İktidar, kayyım öncesi ve sonrası uygulamalar ve hak ihlalleri ile milletvekillerinden gazetecilere kadar hukuksuzluklara devam ediyor. Yaşanan sürecin hiçbir hukuki gerekçesi olmadığını, tamamıyla siyasi bir operasyon olduğunu gözler önüne seriyor.

 

“HALKLARIN OMUZLARINA KATMERLİ BORÇLARIN YÜKLENMESİNE KARŞI SESSİZ KALMAYACAĞIZ”

İktidarı Anayasa ve yasalar ile Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası anlaşmaların gereğini yerine getirmeye; demokratik rejimin olmazsa olmazı seçme-seçilme hakkına, emeğin haklarına ve barışa yönelik saldırıları politikalarına son vermeye, halkların seçtiği belediye başkanları/eş başkanlarını ve meclis üyelerini görevlerine iade etmeye çağırıyoruz! Kayyımların yerel yönetim emekçilerini işinden, ekmeğinden eden, toplu sözleşmelerini iptal eden, sürgünü, sendikal ayrımcılığı, angarya çalıştırmayı rutin hale getiren emek düşmanlığının en görünür hali olduğunu vurguluyoruz. Yolsuzluklara, yandaşlara ihale dağıtmaya, halkların omuzlarına katmerli borçların yüklenmesine karşı sessiz kalmayacağız” şeklinde konuştu.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA