İmar yönetmeliği için acı tecrübeler uyarısı!


 

“Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı” ile içmimarların haklı yetki alanlarının daraltılması ya da kısıtlanmasının söz konusu olduğunu savunan İçmimarlar Odası Mersin Şubesi Başkanı Kemal Burçin Köksal, “Düzenleme; acı tecrübelerin ışığında bir kez daha gözden geçirilmelidir” uyarısı yaptı.

Haber Merkezi

 

tüm yurdu yasa boğan ve büyük bir faciayla sonuçlanan Bolu’daki otel yangını sonrası denetim ve yönetmeliğe işaret eden İçmimarlar, sorunun kaynağı olarak yönetmeliği işaret etti. TMMOB İçmimarlar Odası Mersin Şubesi Başkanı Kemal Burçin Köksal, yazılı bir açıklama yaparak, “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı” ile içmimarların haklı yetki alanlarının daraltılması ya da kısıtlanmasının söz konusu olduğunu savundu.

“Bolu’da yaşanan ve 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel yangını hepimizi derinden yaralamıştır” diyen Köksal, “Bu elim olayda yaşamını yitiren tüm yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet; kederli ailelerine ve yakınlarına sabırlar, yaralılarımıza ise acil şifalar diliyoruz. Ülkemizin bir daha böyle büyük felaketler yaşamamasını temenni ediyoruz” dedi.

 

YETKİLERİMİZİN KISITLANMASININ SONUCU

Başkan Köksal, bu felaketin, yıllardır TMMOB İçmimarlar Odası Genel Merkez Yönetimi’nin üzerinde ısrarla durduğu; ‘Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı’ kapsamında içmimarlık mesleğine getirilen kısıtlayıcı ifadelerin ne denli vahim sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gösterdiğini vurguladı.

“Biz içmimarlar; gerek konut, kamu binası, otel, sosyal mekân gibi her tür yapının iç mekân tasarımından, gerekse insan hayatının ve konforunun doğrudan etkilendiği malzeme seçiminden, sirkülasyon düzeninden ve mekânsal işlevsellikten sorumlu disipliniz” diyen Kemal Burçin Köksal, “Uzmanlığımızın, yangın güvenliği başta olmak üzere tüm yapısal elemanlara entegre iç çözümler geliştirmek olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz.

 

2016 ALADAĞ KIZ ÖĞRENCİ YURDU YANGINI

Son yıllarda ülkemizde yaşanan felaketler, bu mesleki sorumluluğun ne kadar kritik olduğunu maalesef acı örneklerle gözler önüne sermektedir:  29 Kasım 2016’da Adana’nın Aladağ ilçesinde, kız öğrencilerin kaldığı yurtta çıkan yangında 12 kişi yaşamını yitirmiş, çok sayıda öğrenci yaralanmıştır. Yapılan incelemelerde, kilitli yangın merdivenleri ve uygun iç mekân malzemesi kullanılmaması gibi temel güvenlik ihlalleri tespit edilmiştir. Koltuk, perde, döşeme ve duvar kaplamaları gibi iç mimari ürünlerin alev almayı geciktirici nitelikte seçilmemesi, yangının hızlı yayılmasına yol açmıştır.

Bu facia, özellikle çocuk ve gençlerin bulunduğu yapılarda, iç mimari tasarımın yalnızca estetik unsurlarla sınırlı kalmaması; uzman denetimi, doğru malzeme seçimi ve ilgili yönetmeliklere uygunluğun hayati önem taşıdığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.

 

6 ŞUBAT 2023 ADIYAMAN DEPREMİ

Yapılarda iç mimari uygulama ve denetim eksikliğinin ölüm oranlarını ciddi ölçüde artırdığı, bilimsel raporlarda açıkça vurgulanmaktadır. Tasarım hataları, detay ve kesit eksiklikleri, uygun olmayan malzeme kullanımı ve yeterli uzmanlıkla denetlenmeyen uygulamalar, deprem bölgesinde yaşanan can kayıplarının artmasında temel nedenler olarak öne çıkmıştır.

 

2 NİSAN 2024 İSTANBUL BEŞİKTAŞ YANGINI

Gece kulübünde gerçekleştirilen tadilat sırasında çıkan yangında, ne yazık ki 29 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Yetkin olmayan kişilerin müdahalesi ve yanlış malzeme seçimi, tadilatın kısa sürede felakete dönüşmesine yol açarak kamuoyunu derinden sarsmıştır.

 

21 OCAK 2025 BOLU KARTALKAYA GRAND KARTAL OTEL YANGINI

Yaklaşık 11 saat süren söndürme çalışmalarına rağmen 78 vatandaşımızın yaşamını yitirdiği bu elim olay, ülke çapında büyük bir üzüntüye neden olmuştur. Acil çıkış planlarının, yangına dayanıklı malzeme seçiminin ve doğru mekânsal kurgunun ihmal edilmesi, facianın boyutunu daha da büyütmüştür.

 

27 OCAK 2025 ANTALYA ALANYA OTEL İNŞAATI YANGINI

Son anda büyük bir faciaya dönüşmesi engellenen bu yangın, şantiyede çalışan işçilerin ve proje emekçilerinin can güvenliği konusunda yetersiz önlemler alındığını gözler önüne sermiştir. Dikkat ve özen gerektiren inşaat süreçlerinde gerekli tedbirlerin alınmaması, benzer olayların tekrar yaşanabileceğine dair endişeleri artırmaktadır” diye konuştu.

 

“MEKÂNSAL ÇÖZÜMLERİN EN DOĞRU ŞEKİLDE TASARLANMASI VE DENETLENMESİ ŞARTTIR”

Bu örneklerin, iç mimari proje ve uygulama denetimi konusunun sadece estetik veya dekorasyon meselesi değil, hayati bir zorunluluk olduğunun en açık kanıtları olduğunu aktaran oda Başkanı Köksal, açıklamasını şöyle tamamladı: “Çünkü içeride yaşayan, çalışan ve hizmet alan insanların güvenliğine doğrudan etki eden mekânsal çözümlerin en doğru şekilde tasarlanması ve denetlenmesi şarttır.

TMMOB İçmimarlar Odası Mersin Şubesi olarak altını çizmek isteriz ki, Bolu’daki otel projesinde iç mimari projelendirme ve uygulama standartları, yasa ve yönetmeliklerin öngördüğü biçimde tam anlamıyla yerine getirilmiş olsaydı; doğru malzeme seçimi, yangın yönetmeliklerine uygun tasarım ve mekânsal kurgunun yaratılmasıyla kayıpların büyük ölçüde önüne geçilebilirdi.

 

YETKİLERİN KISITLANMASI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Bu noktada ‘Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı’ ile içmimarların haklı yetki alanlarının daraltılması ya da kısıtlanması, yaşanan bu ve benzeri acı tecrübelerin ışığında bir kez daha gözden geçirilmelidir.

Bizler, aksine: İçmimarların görev, yetki ve sorumluluklarının genişletilmesini, iç mekân projelerinde ve uygulamalarında imza yetkisinin zorunlu kılınmasını, mesleğimizin, daha güvenli ve insan odaklı yapılar inşa etmek adına mevzuatta hak ettiği konuma getirilmesini, denetim mekanizmalarının etkin biçimde işlemesi için gerekli yasa ve yönetmelik değişikliklerinin acilen yapılmasını,  taleplerimiz olarak kamuoyu ile paylaşıyoruz.

 

 

“İÇ MİMARLIK MESLEĞİ YALNIZCA ‘ESTETİK’ KAYGILARLA SINIRLANDIRILAMAZ”

Bilinmelidir ki, içmimarlık mesleği yalnızca ‘estetik’ kaygılarla sınırlandırılamaz. İç mimarlar, can güvenliğini ve yapının işlevselliğini bütüncül bir yaklaşım ile ele alan uzmanlardır. Bu uzmanlığın, mevzuatta hak ettiği yeri bulamaması; yaşadığımız coğrafyada çok daha büyük acıların yaşanmasına sebebiyet vermektedir.

Ülkemizde “rant” ve kısa vadeli kazanç uğruna, bilimi ve uzmanlığı geri plana atmamak; gelecek nesillerimiz için daha güvenli, sağlıklı ve yaşanabilir mekânlar bırakmak temel sorumluluğumuzdur. Bu bakımdan TMMOB İçmimarlar Odası Mersin Şubesi olarak, bilimsel verilerin ve mesleki ilkelerin yol göstericiliğinde, tüm paydaşlarımızla iş birliği içinde hareket etmeye her zaman hazır olduğumuzu yineliyoruz.

Yitirdiğimiz tüm canların acısını yürekten paylaşıyor; bir daha böyle felaketlerin yaşanmaması adına, ilgilileri ve yetkilileri içmimarlık mesleğinin önemini dikkate alarak gerekli düzenlemeleri ivedilikle yapmaya davet ediyoruz.”


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA