Hediye Eroğlu
Mersin'de ziyaret edilmesi gereken tarihi noktalar arasında öne çıkan adreslerden olan Anamur ilçesinde yer alan Mamure Kalesi, şimdilik, jeotermal enerji santrali (JES) tehlikesinden kurtuldu.
YARGI GEÇİT VERMEDİ
Hali hazırda 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli 1500 yıllık Mamure Kalesi'nin manzarasında ve deniz kaplumbağalarının yuvalama yaptığı sahillere çok yakın bir noktada yapılmak istenen Jeotermal Enerji Santrali (JES) projesi için verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir” kararı yargıdan döndü.
“ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR DENİLMİŞTİ”
Anamur Çevre Platformu yayınladığı açıklama ile kararı şu ifadelerle değerlendirdi; “Deniz kaplumbağalarının yuvalama kumsalına çok yakın bir mesafedeki dere yatağında ve 1. derecede doğal sit alanı olan Pullu Tabiat Parkı'nın karşısındaki ormanlık alanda yer alan poligon noktalarında özel bir şirket tarafından sondaj kuyuları açılması adına ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı ile izin verilen JES projesine yargı izin vermedi. MERÇED ve yöre halkı tarafından Mersin Valiliği'ne karşı açılan dava, Mersin 1. İdare Mahkemesi tarafından kabul edildi. Söz konusu kararı, Anamur ve Bozdoğan halkı sevinçle karşıladı.”
TARİHİ KALENİ GEÇMİŞİ MİLATTAN ÖNCE 4. YÜZYILA KADAR GİDİYOR
Mersin'in Anamur ilçesinde yer alan Anemurium Antik Kenti'nin ismi Milattan Önce 4. yüzyıla ait kaynaklarda geçiyor. Etimolojik olarak incelendiğinde Anemurium rüzgarlı yer anlamına geliyor.
Milattan Sonra 1. yüzyılda surlarla çevrilen kent, kısa süre sonra Kommagene Kralı IV. Antiochos egemenliğine girdi. Yukarı ve aşağı kent olmak üzere iki bölümden oluşan Anemurium'un dikkat çekici yapıları arasında surlar, hamamlar, tiyatro ve odeon yapıları yer alıyor.
Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümünde öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Tekocak, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, ekibiyle 2016'dan bu yana Anemurium Antik Kenti'nde arkeolojik kazı, araştırma ve koruma-onarım çalışmaları yürüttüklerini söyledi.
Tekocak, Kültür ve Turizm Bakanlığının "Geleceğe Miras Projesi" kapsamında 12 ay aralıksız olarak kentte kazı ve restorasyon çalışmalarını eş zamanlı olarak yürüttüklerini belirtti.
Son dönemde kentte dijital olarak farklı çalışmalar da yapacaklarını anlatan Tekocak, kentte yaşanan sosyal hayatı izleyicilere aktarmak istediklerini anlattı.
Tekocak, "Antik çağdaki insanların bir günü nasıl geçiyordu? Sabah kalktığında ne yapıyordu? Çocuğuyla balığa giden bir babayı ya da bir ailenin cenaze törenini, dijital ortama taşıyıp, burada sinevizyon olarak karşılama merkezinde sunabilecek deneysel arkeoloji yapmak, deneyim müzeleri oluşturmak istiyoruz. Efes bunun güzel bir örneği ya da Göbeklitepe'de yapılan uygulamaların buraya uyarlamasını yapma planlarımız var. Bunu büyük bir proje haline getirmek için elimizden geleni yapıyoruz." ifadelerini kullandı.