İnşaat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Halil Deveden, kentte yaşanan sel nedeniyle eğimli arazilerde veya dere yataklarında yaşayan ve evlerinde hasar oluşan vatandaşlara, bina kontrolü uyarısı yaptı.
Büyükşehir Belediyesi’ne de yetersiz altyapı için ‘atık su hattı’ yapımı çağrısında bulunan Deveden, “Kentsel Tasarım ve Yenileme Projesi atık su kanallarının yapılması için büyük bir fırsattı ama teptiler” dedi.
Mehmet Nabi Batuk
Mersin’i 1968, 2001 ve son olarak 2016 yılında vuran sel afetlerini yaşayan İnşaat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Halil Deveden, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.
“BU SORUN O ZAMANDAN BUGÜNE KADAR GELMEZDİ”
Mersin’de doğup büyüdüğünü söyleyen İMO Mersin Şube Başkanı Halil Deveden, “Mersin eski bir deniz, balıkçı kasabasıyken bugüne nasıl geldiğimiz, nasıl getirildiğimiz konusunda şahsen çok üzülüyorum. 1968 yılında ben lise çağlarımdaydım. O yılki sel felaketinde Camiişerif Mahallesinde zemin katta bir evde oturuyorduk. Sel sırasında yüksek bir yere çıktık daha sonra eve geldiğimizde tüm eşyaların su içerisinde kaldığını gördük. O yüzden su baskınları ile karşı karşıya kalan vatandaşları iyi anlayabiliyorum.
1968 yılında Müftü Deresi’nin batı kısmında bir kentleşme yoktu. Stadın bulunduğu yerin doğusunda dere boyunca narenciye bahçeleri vardı. Sel sırasında sular narenciye bahçelerini sürükleyerek, kendi yatağını kendi oluşturmuştu. O zaman orada askeri bölgenin lojmanları vardı ama o lojmanları da sel alıp götürdü. O zamanlardan altyapıya önem verilseydi, kentin kuzey güney istikametine doğru denize çıkan yollar yapılsaydı, altyapı o zamanlarda kapasiteli olarak düşünülseydi, doğal havzalarımız korunabilseydi bu sorunlar o günlerden bugüne kadar gelmezdi. Daha sonra 2001 yılında bir sel felaketi yaşadık. O zamanki sel felaketi bugün yaşadığımıza eş değer bir felaketti” dedi.
“İNSANLAR SUDA KAYIP OLMADIKLARI İÇİN BUNLAR PEK DUYULMUYOR”
Mersin’de 10 – 15 yılında bir olmak üzere bir sel felaketinin yaşanmakta olduğuna dikkat çeken Deveden, şiddetli yağışlarda da her yıl kentin zemininde yer alan bazı evlerin münferit sel suları altında kaldığını söyledi. Deveden, “Ancak araçlar sokaklarda sular tarafından sürüklenmediği için insanlar suda kaybolmadıkları için bunlar pek duyulmuyordu. Kentin zemininde yer alan çarpık kentleşmenin ve göçün getirdiği mahallelerimizde zaten münferit su baskınları oluyordu” diye konuştu.
“BUNLAR ÇÖZÜLMEDEN BİZ BU FELAKETLERİ YAŞAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Mersin’in 2001 yılında afet bölgesi olarak ilan edildiğini hatırlatan Başkan Deveden, o dönemde alınan önlemlerde kentin kuzeyinden güneyine doğru bazı taşkın kanallarının açıldığını söyleyerek “Bu kanalların nasıl faydalarının olduğunu bilemiyoruz. Zaten faydası olsaydı bugün bu seli yaşamazdık. Bu sel felaketini bugünkü yerel yönetime yüklenmesinin hakkaniyet içermediğini söylemek lazım. Bu sorun, öteden beri gelen çarpık kentleşmenin, sahil şeridimizin tamamen bir set haline getirilmesinden kaynaklanıyor. Kuzey güney yönünde eskiden var olan havzalarımızın yok edilmesinden kaynaklanıyor. Doğu batı yönünde yolların yapılıp bir set haline getirilmesinden kaynaklanıyor. Şiddetli gelebilecek yağmurların doğru hesaplanıp bu hesaplamaları toleranslı bir şekilde yapılması gereken giderlerin hala yapılmamasından kaynaklanıyor. Bunlar çözülmeden biz bu felaketleri yaşamaya devam edeceğiz. Bunları engellemek için devletten bir yardımında gelmesi gerekiyor. Afet bölgesinin ilan edilip vatandaşlarımızın zararları karşılanmalı” şeklinde konuştu.
“HASAR VAR İSE EVİNİZİ KONTROL ETTİRİN”
Mersin’de eğimli arazilerde ve dere yataklarına yakın yerlerde bulunan binalarda yaşayan vatandaşlara uyarılar da yapan Halil Deveden, “Mersin’de dere yataklarına yakın yerde bulunan ya da eğimli arazilerde bulunan binalar eğer sele maruz kalmışsa bu binalarda oturan vatandaşlarımız belirli bir destek alıp bunlar kontrol ettirmeleri gerekiyor. Evlerinde çatlaklar, kırıklar, zarar varsa bu vatandaşlarımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, AFAD, Mersin Valiliği ve Mersin İnşaat Mühendisleri Odası’na binalarını kontrol ettirmeleri için başvuruda bulunabilirler. Binaların kontrol edilmesi için bizim odamız teknik konuda hizmet verebilir. Vatandaşlarımız binalarında, duvarlarda kolonlarında bir hasar görürlerse bunun kontrolünün mutlaka yapılması gerekiyor” dedi.
KALDIRIM ALTLARINA YÜKSEK HACİMLİ DESTEK HATLARI YAPILABİLİRDİ
Mersin’in merkezindeki kentsel tasarım ve yenileme çalışmalarına da değinen İMO Başkanı Deveden “Kanalizasyon su giderlerimizin şiddetli yağmurları kaldırmadığı artık çok bellidir. Şiddetli yağmurlarda yollarımız bir dere gibi akıyor. Debi arttığı zamanda kanallar şişiyor, hem yüzeyden gelen sularımız hem de yaylalardan eriyen kar suları ile birleşince her zaman felaket yaşamaya açığız. Benim şahsi düşüncem merkezdeki o kaldırımlar kaldırılırken, mevcut kanalizasyon hatlarına, su giderlerine ek ve destek olacak şekilde yüksek hacimli boxlar şeklinde denize ulaşan bir su gider hattı yapılabilirdi. Bu box kanalları zaten yetersiz olan kanalizasyon borularının yükünü hafifletebilirdi. Ek olarak su giderlerinde ve derelerde yazdan kışa girilen dönemlerde bakım yapılması gerekiyor. Hem derelerimizin hem mazgallarımızın tam kapasite ile çalışması için bu tıkanıkların zamanında açılması gerekiyordu. Ama umarım bir daha böyle bir zarar yaşamayız. Tarımsal olarak kentimizin çok büyük bir kaybı var. Tüm kentimize geçmiş olsun diliyorum” diye konuştu.