Öğrencilere Şeyhin elini kim öptürdü?


 

Mersin’de lise öğrencilerinin Adıyaman’a götürülüp Menzil Tarikatı Şeyhi’nin elinin öptürüldüğü iddiasına Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nden “Biz götürmedik” açıklaması yapılırken gözler, Milli Eğitim Bakanlığı ile protokolü bulunan vakıflara çevrildi.

Mehmet Nabi Batuk

Mersin’de CHP İl Başkanı Abdullah Özyiğit’in, Dumlupınar Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin Adıyaman’a götürülüp Menzil Tarikatı Şeyhi’nin elinin öptürüldüğü iddiası kent gündemine bomba gibi düşmüş, veliler tepki göstermişti.

Ancak Özyiğit’in açıklamasının ardından Gençlik ve Spor İl Müdür Vekili Ahmet Tarakçı imzası ile yapılan yazılı açıklamada öğrencilerin böyle bir geziye götürülmediği belirtilmesi üzerine gözler Milli Eğitim Bakanlığı ile protokol imzalayan ve okullarda bazı dini çalışmalar yaptığı bilinen vakıf ve derneklere çevrildi.

“ÇOK FAZLA ŞİKAYET ALIYORUZ”

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu ortaya atılan iddialara yönelik kendilerinin de soruşturma başlattıklarını söyledi. Mersin’de bu olaya benzer birçok olayın yaşandığını hem öğrenci velilerinden hem de öğretmenlerden çok fazla şikâyet aldıklarını ifade eden Muşlu, “Çeşitli dernekler eliyle öğrencileri tarikat ortamlarına eğitsel gezi adı altında götürüldüklerini biliyoruz. Yine eğitsel ve devresel kamplar adı altında çeşitli bakanlıklara bağlı dinlenme tesislerinde bu tarz dini içerikli tarikat cemaat ilişkileri olan dernek yöneticileri eliyle eğitim faaliyetlerinin yürütüldüğüne dair duyumlar alıyoruz. Geçmişte biz bunu birçok kez belgelemiştik. Pansiyonlu okullarımızda akşam saatlerinde tarikat üyeleri ve yöneticileri dernek vakıf yöneticiliği adı altında öğrencilere gelip eğitim veriyorlar. Söz konusu bu vakıf ve dernekler ise Milli Eğitim Bakanlığı ile protokol imzalayan sivil kurumlardır” dedi.

“FETÖ YAPILANMASINA BENZER CEMAATLER FALİYETTE”

FETÖ Terör Örgütü’nün kendine elaman kazandırdığı en büyük alanın eğitim olduğunu hatırlatan Sinan Muşlu, FETÖ Terör Örgütü’nün yapılanmasına benzer yapılanma içinde olan birçok cemaat ve tarikatında devlet ve özel okullarda faaliyetlerine devam edebildiğinin altını çizdi. Muşlu, “Maalesef Türkiye, giderek büyüyen ve büyütülen FETÖ Terör Örgütü tarafından 15 Temmuz’da askeri faşist bir darbe denemesi ile karşı karşıya kaldı. Bunun sonucunda yüzlerce insanımız devletin kendi silahlarıyla katledildi. İnsanlarımıza bu vahşeti gösterenlere geçmişte ‘hoca efendi’ deniliyor ve büyük saygı gösteriliyordu. Her yerde önleri açılıyor ve önü açılan insanlar devletin her kademesinde yayılıyordu. Fakat gelinen son noktada 15 Temmuz gibi bir çılgınlığı hayata geçirdiler. Binlerce insanımız yaralandı sakat kaldı. Bu ülke uçurumun kenarından döndü. Sanki buradan ders çıkartılmamış gibi cemaat ve tarikat bağlantısı olan dernek ve vakıflarla resmi protokoller yapılmaya devam ediliyor. Tarikat üyeleri dernek ve vakıflar aracılığıyla okulları geziyor, seminerler paneller veriyor, kitap dağıtıyor, imza günleri yapıyorlar. Gündeme son düşen el etek öpe olayında bunlar iddiadır. Ama hiç olmayacak bir durum değildir” şeklinde konuştu.

“BU TARİKATÇILARIN YARIN FETÖ GİBİ OLMAYACAĞINI NEREDEN BİLECEĞİZ?”

15 Temmuz’da dini değerler ile birlikte biat kültürünün aşılandığı FETÖ terör örgütü üyelerinin aldıkları talimat ile kendi vatandaşlarını hiç düşünmeden katlettiğini, sakat bıraktığını hatırlatan Muşlu sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Dini değerlerle büyütülen bir çocuk biat kültürü ile yetişir. Abisi, amcası, büyüğü ne derse onu doğru olarak kabul eder ve dogmatik düşünür. Dini kuralların dünyanın temel gerçeği olduğunu düşünen bir toplum şekillendirilecekse bunun temelinde kesinlikle biat kültürü vardır.

Ancak bireyi birey yapan onun itiraz etme, eleştirme yeteneğidir. Biz eğitimciler bunu çocuğa ilk eğitim ortamında kazandırmaya çalışıyoruz. Bir birey uygun görmediği şeyi eleştirebilmelidir. Doğru bulmadığı şeye hayır diyebilmelidir. Bunu sağlamazsanız insanların sürülerden bir farkı kalmaz. Bunun aile içindeki örneklerinden ilk pratiksel uygulaması daha küçük yaştan itibaren çocuğa büyüğünün elini öptürülmesidir. Cemaatlerde ise şeyhlerin ve hocaların eli, eteği öptürülerek onun bir büyük olarak çocuğun beynine onun hücrelerine yerleştirilir. Böyle çocuklar köle zihniyetine sahip olur ve böyle bir toplum oluşturulur. Örneğin; 15 Temmuz’da bir cemaat şeyhinin talimatı üzerine bu ülkenin ordusunun malzemeleri ile kendi kardeşlerini tarayanlar, onların üzerine bomba atabilenler, tanklarla insanların üzerinden geçebilenler tamamen biat kültürü ile yetişmiş insanlardır. O insanlar bu halkın ordusunun üniformasını giyiyordu. Ama küçük yaşlardan itibaren içine atıldıkları cemaat kültürünün sağladığı biatçi anlayış bir talimat ile onlara bu vahşeti yaptırdı. Şimdi FETÖ Terör Örgütü ile mücadele ediliyor ancak Mersin’de öğrencileri el ayak öptürmeye götüren bu tarikatçıların yarın FETÖ Terör Örgütü gibi olmayacağını nereden bileceğiz?” sorusunu sordu. 


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA