METİD Başkanı Yıldırım, Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından tiyatro salonunun kapatılıp, tiyatroculara verilmediğini öne sürdü. Yıldırım, “Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından salonu kullanamıyoruz” ifadelerini kullandı.
Mehmet Nabi Batuk
Uluslararası Tiyatrolar Birliği (International Theatre Institute) tarafından 1961'de ilan edilen Dünya Tiyatro Günü Mersin’de de organize edilen bir dizi etkinliklerle kutlandı. Her yılın 27 Mart günü tiyatro grupları tarafından kutlanan Dünya Tiyatrolar gününde, Mersin’deki bağımsız tiyatro grupları da hazırladıkları oyunlarla seyircinin karşısına çıktı. Geçtiğimiz sezon kentin tiyatro alanında yaşanan gelişmeleri gazetemize değerlendiren Mersin Tiyatrocuları Derneği Başkanı (METİD) Salih Yıldırım, Dünya Tiyatro Günü’nde flaş bir iddiada bulundu. Yıldırım, Akdeniz Kaymakamı Hamdi Bilge Aktaş’ın kayyum olarak atandığı HDP’li Akdeniz Belediyesi birçok tiyatro oyununa ev sahipliği yapan salonun kapatılarak tiyatroculara verilemediğini sürdü. Yıldırım, Akdeniz Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından salonu kullanamıyoruz. Bu tür alanların kullanımına uygun bir şekilde çoğaltılması gerekiyor. Çünkü bu alanlar insanların sosyo – kültürel açıdan iyiye gitmesini sağlıyor” diye konuştu.
“SEYİRCİLER SALONLARA SIĞMIYOR”
Kentteki salonların hala yetersiz olmasından yakınan Yıldırım, seyirci sayısının arttığını ancak salon sayısının sabit kaldığını dile getirdi. Mersin’de bağımsız tiyatro gruplarının çalışmalarının çok iyi gittiğini vurgulayan Yıldırım, son sezonda psikolojik, klasik oyunlarında farklı olarak seyirci ile buluştuğunu kaydetti. Kentteki tiyatro gruplarının birbirinden farklı üretim süreçlerinin ve deneysel çalışmalarının olduğunu ifade eden Salih Yıldırım, “Bu yıl etkinlik sayıları fazlalaştı. Ancak salon yetersizliği sorunu yeniden kendini gösterdi. Bugün tiyatrocularımızın oyunlarını oynayabilecekleri salon bulmakta güçlük çekiyoruz. Mevcut salonlarda hem siyasi hem ekonomik çalışmaların yapılması, dışarıdan organize edilen etkinlikler nedeniyle sürekli olarak doluluk yaşanıyor. Kentte ciddi anlamda bir salon sıkıntısı var. Birçok tiyatro topluluğumuz kendi oyunlarını kendi küçük atölyelerinde yapmaya çalışıyor. Bu durum tiyatro gruplarımızın kitlelere ulaşmasını zorlaştırıyor. Çünkü bizim herhangi bir oyunumuza gelen seyirci sayısı normalde 500’e yakınken biz bunu sahne sıkıntımızdan dolayı 40 - 50 seyirciye düşürmek zorunda kalıyoruz” dedi.
“TİYATROCULAR BASKI ALTINDA”
Birçok muhalif sanatçının siyasi düşüncelerinden dolayı hedef tahtasına oturtularak işinden edildiğinin altını da çizen Yıldırım, baskı altına alınmaya, işlerinden atılan sanatçıların her zaman yanında olacaklarını söyledi. Son olarak tiyatro ve sinema sanatçısı Şevket Çoruh’un Referandum için hayır videosu çektiği için uzun bir süredir çalıştığı diziden çıkarıldığını hatırlatan Mersin Tiyatro Derneği Başkanı Salih Yıldırım, “Siyasi havanın sanatçılar üzerinde olan etkisi de günümüzde daha da çok yoğunlaştı. Hangi siyasi gruptan olursa olsun fark etmiyor, kim oldukları da çok önemli değil ama kendi fikrini söyleyen kişi otomatikman saldırı ve baskı altına alınıyor. Sanatçılara ‘sen böyle yapamazsın, sen böyle düşünemezsin, sen bunları söyleyemezsin’ diyorlar. En son örnek olarak Şevket Çoruh’un başına geldi. Öncelerini zaten saymıyoruz sayısızca tiyatrocu arkadaşımız son üç yılda işlerinden ekmeklerinden edildi. Bugün sanatçıların yaşadığı sıkıntılar bundan sonra da ne yaşanabileceğinin en büyük kanıtı ve yol göstericisidir. Bir ülke kendi sanatçılarına sahip çıkamıyorsa kendi bütünlüğüne nasıl sahip çıkacak. Sanatçı en temelde halkı temsil eden kişi ve onun aynasıdır. Sizler onların düşüncesini kısıtlayarak toplumu ilerletemezsiniz. Şevket Çoruh’un birçok sanatçı arkadaşımızın başına getirilenleri kabul etmiyoruz. Dün nasıl sanatçılarımıza yapılan sindirme ve baskı politikalarına karşı durduysak; bugünde, yarında sanatçılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.