Halkı uyarma ve bilinçlendirme amacıyla çeşitli etkinliklerle kutlanan Dünya Tütünsüzlük Günü’nde halkı uyaran Mersin Valiliği, yayınladığı mesaj ile tütünün zararlarına dikkat çekti.
Açıklamada; tüm dünya ülkelerinde, tütün ürünleri tüketiminin ve tütün dumanına maruz kalmanın yol açtığı zararlı etkilerin önlenmesi amacıyla 31 Mayıs’ın Dünya Tütünsüz Günü olarak kabul edildiğinin belirtildi.
“TÜTÜN DUMANINDA 6 BİNDEN FAZLA ZARARLI KİMYASAL MADDE VAR”
Tütün kullanımı önlenebilir hastalık ve ölüm sebeplerinin en önde gelenlerinden biri olup sigara artık herkes tarafından zararlarının bilinen bir ürün olduğunun vurgulandığı açıklamada, “Tütün dumanında 6 binden fazla zararlı kimyasal madde vardır ve bunların 70’den fazlasının kansere yol açtığı bilinmektedir. Sağlık alanında meydana getirdiği sorunların başında yer alan hastalıklar hemen her organ ve sistemi etkilemektedir. Bu hastalıklar arasında akciğer hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları ile akciğer kanseri başta olmak üzere pek çok kanser sayılabilir.
Dünya Tütünsüzlük Günü 2017 teması ‘Tütün, gelişme için bir tehdit!’ olarak ilan edildi.
Bu yılın temasına uygun olarak tütün endüstrisinin insanların sağlık ve ekonomik refahı da dâhil olmak üzere tüm ülkelerin sürdürülebilir kalkınmasına yönelik tehditleri ortaya konacaktır. Dünya Sağlık örgütü (DSÖ) ve paydaşları; küresel tütün kriziyle yüzleşmek suretiyle hükümetlerin ve halkın sağlık ve kalkınmayı teşvik etmek için alması gereken tedbirleri önerecektir” denildi.
TÜTÜN KONTROLÜ SAĞLIK VE GELİŞMEYİ DESTEKLER!
DSÖ, ülkelerinin sürdürülebilir kalkınma gündemine verdikleri çabanın bir parçası olarak tütün kontrolü çalışmalarına öncelik vermeye ve bu çalışmaları hızlandırmaya çağırdığının da belirtildiği açıklamada, tüm ülkelerin, tütün salgınının başarıyla kontrol edilmesinden, özellikle de vatandaşlarını tütün kullanımının zararlarından koruyarak ve ulusal ekonomiler üzerindeki ekonomik sıkıntısını azaltarak yararlandığı bildirildi.
Tütün kontrolünün yoksulluk döngüsünü kırabileceği, açlığa son vermeye katkıda bulunabileceği, sürdürülebilir tarımsal ve ekonomik büyümeyi teşvik ederek, iklim değişikliği ile mücadeleye yardımcı olacağının da aktarıldığı açıklamada, “Tütün ürünlerine ilişkin vergilerin artırılması, hükümetlerin sağlığı geliştirme projeleri ve diğer kalkınma programlarının finansmanı için de kullanılabilir.
Tütün kontrolü çabalarını hızlandırmak ve tütünsüz bir dünya yaratmak, yalnızca hükümetlerin değil, vatandaşların da bireysel düzeyde katkı koyması gereken bir alandır. İnsanlar tütün ürünlerini almamayı taahhüt edebilir. Tütün kullananlar, alışkanlıklarını bırakabilir veya bunu yaparken yardım isteyebilirler; bu da kendi sağlıkları için olduğu kadar çocuklar, diğer aile üyeleri ve arkadaşları da dâhil olmak üzere ikinci el dumana (pasif sigara dumanı etkilenimi) maruz kalan kişileri de korur. Tütüne harcanmayan para, sağlıklı gıda alımı, sağlık bakımı ve eğitim gibi diğer temel kullanımlar için de kullanılabilir. Sağlık politikalarına yön veren kurumlar ile diğer sektörlerin (örneğin maliye, çevre ve ekonomi çevrelerinin) hep birlikte hareket etmesi başarılı bir tütün kontrolü için çok önemlidir.
Bilindiği gibi sigara yalnız içeni değil, aynı ortamda bulunanı da öldürmektedir. Sigara dumanına maruz kalma, gerçek bir sağlık tehdididir. Bilimsel veriler, kapalı ortamda sigara dumanına maruz kalmanın sigara içmeyen insanlarda da kalp krizi ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını ortaya koymaktadır.
“SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI HER YIL ARTIŞ GÖSTERMEKTE”
Sigara dumanının verdiği zarar bebek ve çocuklarda, erişkinlere göre daha büyüktür. Akciğerleri henüz gelişmekte olan çocuklar sigara dumanın zararlı etkilerine karşı çok daha hassastırlar. Yapılan çalışmalar, çocukların sigara dumanına maruz kalmasının akciğerin gelişimini olumsuz etkilediği ve birçok hastalığa yol açtığını ortaya koymuştur. Tütün dumanına maruz kalma sonucunda bebeklerde ve çocuklarda ani bebek ölümleri, astım vakaları, çocukluk dönemi kanserleri, orta kulak enfeksiyonları dâhil olmak üzere solunum yolu enfeksiyonları her yıl artış göstermektedir.
Sigara bırakıldığı andan itibaren ilk 20 dakikada kan basıncı ve kalp hızı normale döner. İlk 8 saatte kanda oksijen düzeyi normale döner. 24 saatte karbon monoksit vücuttan atılır. Akciğerler temizlenmeye başlar. 48 saatte nikotin vücutta saptanamaz. 72 saatte nefes almak kolaylaşır. 2-12 haftada dolaşım düzelir. 3-9 ayda nefes darlığı ve öksürük azalır. 5 yılda kalp krizi riski yarıya iner. 10 yılda kalp krizi riski sigara içmeyenlerle eşitlenir ve akciğer kanseri riski yarıya iner.
“YAPILAN DENETİMLERLE BİRÇOK KİŞİ PASİF İÇİCİLİKTEN KURTARILDI”
Mersin’de sigaraya karşı mücadele, 4207 Sayılı Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun kapsamında 34 ekibimizle 7/24 saat hizmet prensibiyle çalışmalar ve denetimler yapılmaktadır. Yapılan denetimlerle birçok kişi pasif içicilikten kurtarılmıştır. Yine bu kapsamda sigaranın sağlığa zararlı olduğu ve sigarayla mücadele edilmesi gerektiği bilinci topluma yerleşmektedir.
Bir bağımlılık türü olan sigaradan kurtulma yönündeki en önemli adım, kişinin sigarayı bırakma konusundaki kararlılığıdır. Sigarayla mücadele kapsamında sigara içip, bırakmak isteyen kişilere, Alo 171 Sigara Bırakma Danışma Hattı ile hizmet verilmekte ve sigara bırakma poliklinikleri sigarayı bırakmak isteyen kişilere hizmet sunmaktadır. İlimizde Mersin İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğine bağlı Mersin, Şehir Hastanesi, Toros, Tarsus, Erdemli ve Silifke Devlet Hastanelerinde sigara bırakma polikliniği hizmeti verilmektedir. Bu polikliniklerde sigara içenlere, sigarayı bırakma ve sağlıklarının eski düzeyine kavuşması yönünde hizmet sunulmaktadır.
Sigara kullanımı ve sigara bağımlılığı önlenebilir bir sorundur.Sigara kullanımının bırakıldığı andan itibaren sağlık açısından vücutta oluşturduğu risklerde gerilemenin başladığı da akıldan çıkarılmayarak en yakın zamanda zararın neresinden dönülse kârdır diyerek sigara bırakılmalıdır” denildi. (bülten)