İslam ve Hıristiyan dünyasının kafa kafaya geldiği gün...
Yeni yıl bu sene İslam alemi için mübarek üç ayların başlangıcına denk geldi… Yeni yıla girdik , hop gece yarısı 1 Ocak 2025 üç aylar başladı.. Arkasına 2 Ocak Regaip Kandili. Recep, Şaban ve Ramazan inşallah…
Yeni yıl sabahı gözümüzü bir açtık, tüm kanallarda Galata Köprüsü üzerinde binlerce insan...
Türkiye Gençlik Vakfının öncülüğünde, 400'e yakın sivil toplum kuruluşu “Dünyayı uyandırıyoruz”, “Dün Ayasofya, bugün Emevi, yarın Aksa” ve “Bir güneş doğuyor” sloganlarıyla yapılan eylem için Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Sultanahmet, Eminönü Yeni, Fatih ve Süleymaniye camilerinin önlerinde toplanan katılımcılar, kortejlerle Galata Köprüsü'ne yürüdü.
Galata Köprüsü'nde Gazze'de devam eden zulme karşı dünyaya Filistin'e destek mesajı verildi.
Gazze'deki soykırımı lanetleyip "Kimse sanmasın ki Türkiye uyuyor. Öfkemizle protestolarımızla dualarımızla buradayız. Gazze yalnız değil, Filistin kimsesiz değil, Suriye tek başına değil. Biz varız, Türkiye var” denildi.
Ağzınıza, ayağınıza sağlık... Pek güzel, geçen sene de yapılmıştı aynı eylem…
Tek bir polis görmedim müdahale eden, böyle kalabalığa nasıl izin verildi, 400’e yakın sivil toplum kuruluşu, yurt dışından gelenler nasıl organize olmuşlar, geçen yıl yapılan bir işe yaramış olsaydı bu sene yapılmasına gerek var mıydı? Bu İsrail’i durdurdu mu? Çok etkili olması bekleniyor mu?
Gelelim Mersin’in düşman işgalinden kurtuluşu için 19 yıldır düzenlenen yürüyüşeeee…
20. yıl için yürüyüşe izin çıkmadı…
Bu sene yürüyüşe izin yok…
Neden yani? Sorun ne? Amaç ne?
Sorun iktidar partisi ya da ortağı olmayan bir belediyenin düzenlemesi mi?
Toroslar Belediye Başkanı, Mersin Valiliği ve Toroslar Kaymakamlığı ile yapılan yazışmalara rağmen gerekli izinleri alamadığı için bu yıl kutlamaları belediye binası önünde yaptı.
Oldu mu ya? Adamlar 400’e yakın sivil toplum kuruluşunu bir araya getirip Galata’da eylem yapabiliyor, benim Mersinlim yol boyu yürüyemiyor! Pes yahu! Fark nerde? Buna bizim kültürümüzde vatandaş “Elalemin iyisi evin delisi...” der...
Milli Bayramları, kurtuluş günlerini, özel anma günlerini atlamayalım, kutlayalım, analım, eylem yapalım, yürüyelim, birlikte gülelim, birlikte güçlenelim, sevinçlerimizi paylaşalım, acılarımızı bölüşelim. Siyaseten değil, insaniyetten yahu!
Unutmayalım, unutturmayalım, varız, biriz, biziz, milletimizi, vatanımızı, insanımızı, memleketimizi, Mersin’imizi severiz...
Kim gelirse gelsin, kim yönetirse yönetsin, bölmesin, ayrıştırmasın, sağlamlaştırsın, çoğaltsın yahu! Biz mi söyleyelim... Filistin, Suriye ve hatta tüm Ortadoğu Galata’da yapılan eylemle düzelmedi, düzelmez.
Mersin’de 3 Ocak’ta yollar yürümekle aşınmaz! Demokratik bir ülkedeyiz, yanılıyorsam söyleyin... Sözde demokratik gibi davranmayalım mı acaba!
Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, kurtuluş mücadelesinde emeği geçen tüm şehitlerimizin ruhları şad olsun.. Daha nice kutlamalarda birlik ve beraberlikle yürümek dileğiyle.
