Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi gergin geçti. Normal zaten öyle olmalıydı! Malum şehir bir hafta susuz kaldı…
CHP’li Büyükşehir yönetimi hatasını kabul etmek, halkı mağdur etmenin bedelini ödemek, hesap vermek yerine sağa sola saldırarak üste çıkma peşinde.
Muhalefet ise tam olarak yapamasa da Büyükşehir’in MESKİ’nin iş bilmezliği ile yarattığı ve yönetemediği krizin hesabını sordu ve tansiyon yükseldi.
Ama ne oldu, kabak Mersin’in başına patladı!
Hızlı tren çalışmasını yürüten firmaya ‘3 kere daha bize geleceksin’ diyerek aba altından sopa gösteren Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, muhalefetin eleştirilerini böyle püskürtebileceğini sandı.
Biz diyoruz ki; şehir yatırım alamıyor! Hak ettiği yerde değil! Mersin’in açilen çözüm bekleyen sorunları var!...
Siz diyorsunuz ki; BİZİ ELEŞTİRMEYİN!
Türkiye’nin bu ölçekte ki bölümünü susuz bırakan iktidarı bangır bangır istifaya çağıracak CHP’liler, Mersin halkını bir hafta susuz bırakan belediye yönetimine, MESKİ’ye aynı çağrıyı yapmayı bırakın birde üste çıkmasına fırsat sağlamaya çalışıyor!
Neymiş siyaset yapılıyormuş!
Bu konuda siyaset tabi ki de yapılır…
Sen kenti bir hafta susuz bırak, bilgi verme, hesap verme sonra da aba altından sopa göster!...
Mersin’in iktidardan hak ettiği yatırımları alamamasını yıllarca ‘üvey evlat’ muamelesi görmesini nasıl eleştirdiysek, şimdi sizin bu yanlış tavrınızı da aynı şekilde eleştiririz!
Ne demek binlerce insanın hizmetine sunulacak, yıllardır beklenen hızlı tren çalışmasının engellenmesi!
Yıllarca ‘iktidarca engelleniyorum’ siyasetinden ekmek yiyip, yatırım yapmadan gün geçireceksiniz, sonra da kalkıp kendi yönetemediğiniz krizin faturasını Mersinli’ye kesip, hızlı tren projesine köstek olabileceğinizi ima edeceksiniz!
Bu mudur Mersin’e hizmet?
Bu mudur Mersinli için göreve talip olmak?
Sanıyorsunuz ki Mersin’de bu afra tafra ile kabadayılık ile üste çıkma ile iş yürür…
Siz bu tafrayı Mersin’in alamadığı hizmetler için yapmakla mükellefsiniz!
Mersin’in hakkını savunmak için oturduğunuz koltuklarda yaptığınız afra tafranızın, kabadayılığınızın bedelini Mersin’e ödetemezsiniz!