Mehmet Nabi Batuk

Atatürkçü Düşünce Derneği Mersin Şubesi’nin öncülüğünde, Mersin Gazeteciler Cemiyetinde bir araya gelen, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Mersin Şubesi, Cumhuriyet Kadınları Derneği Mersin Şubesi, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Mersin Şubesi, Eğitim ve Bilim İş görenleri Sendikası Mersin Şubesi temsilcileri düzenledikleri ortak basın toplantısında 23 Temmuz 1923 tarihinde, İsviçre’nin Lozan Kentinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması’nın 94. yılını kutladı. Basın açıklamasına çok sayıda STK temsilcisi de destek verirken basın metnini okuyan ADD Mersin Şube Başkanı Sacide Uluğ, Türkiye’nin kazanımlarını bozmak isteyen bazı siyasetçilerin dış güçlerin desteğiyle Türkiye’ye Sevr Antlaşmasını tekrar imzalatılmaya çalışıldığını belirtti. Emperyalist güçlerin Türkiye’yi üzerinde bölünme planları yaptığını aktaran Uluğ, Lozan Barış Antlaşması maddelerinin şuanda ülke için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.  

“İÇTE VE DIŞTA SEVRİ HORTLATMA ÇABALARINI SÜRDÜRÜYORLAR”

Kurtuluş Savaşı’nın ardından 23 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre’de imzalanan Lozan Barış Antlaşması’nın Türkiye’nin bağımsızlını kanıtlayan ve Türk siyasi tarihinde ilk olduğunun altını çizen ADD Mersin Şube Başkanı Sacide Uluğ, Birinci Dünya Savaşı’ndan galip çıkan ülkelere kendi koşullarını kabul ettirdiği için de dünya siyasi tarihinde önemli ve özgün bir yere sahip olduğunu belirtti. Emperyalist güçlerin Sevr anlaşmasını tekrar yürürlüğe koymaya çalıştıklarını belirten Uluğ, “Emperyalist güçler bugüne değin istenmeyerek onayladıkları Lozan Antlaşması’nı ve Türkiye’nin haklılığını içlerine sindirememişler ve son yıllarda giderek artan bir biçimde Sevr’i hortlatma çabalarını sürdürmüşlerdir” dedi.

“SİYASETÇİLER İTİDARLIK İÇİN DIŞ GÜÇLERE GERİ DÖNÜLMEZ ÖDÜNLER VERİYOR”

Türkiye’nin çok partili hayata geçtikten sonra, Türkiye’nin kazanımlarına karşı mücadele eden bazı siyasetçilerin yabancı güçlerle işbirliği yaptığını vurgulatan ADD Mersin Şube Başkanı Sacide Uluğ, “Türkiye’ye karşı olarak hız kazanan karşı devrim hareketleri içindeki siyasetçiler dış güçlerle işbirliği yaparak günümüze kadar uzanan ödünlerle iktidarlarını sürdürme yanlışlarına düşmüşlerdir. Ne yazıktır ki bugün neredeyse yalnız Lozan Antlaşması değil ülkemizin bütünlüğü, temel kuruluş değerleri ve tam bağımsızlığı bile tartışılır hale gelmiştir. Sınırlarımız komşularımızdan yönelen terör örgütlerince delik deşik haldedir. Savaştan kaçarak ülkemize akan mültecilerle ve sınırı aşan teröristlerle sorunlarımız katlanmaktadır. PKK’ya karşı sürdürülen mücadelede her gün asker ve polis ya da sivil şehit haberleri ile ülkece yüreğimiz yanmaktadır. Ortadoğu’da özellikle Suriye ve Irak’ta uygulanan bölünme senaryoları ülkemiz içinde kapalı kapılar ardında planlanmaktadır. İşte bu yüzden Lozan Antlaşması bugün her zamankinden daha önemli daha hayatidir. Lozan antlaşması içerdiği hükümler bakımından salt bir barış antlaşması değil Türk ve dünya tarihinin seyrini değiştiren belgedir” diye konuştu.

“LOZAN ANTLAŞMASI TÜRKİYE’NİN TAPU SENEDİDİR”

Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Ulusal Kurtuluş savaşının Siyasi ve hukuki ayağını da Lozan Barış Antlaşması ile kazandıklarını ifade eden Uluğ, Antlaşmanın 94. Yıl dönümünü kutlayarak, sözlerini şu cümlelerle sonlandırdı: “Anadolu ihtilali Ege’de Yunanlılara, Klikya’da Fransızlara, Doğu Anadolu’da Ermenilere Yolu Kapamıştır. İtalyanlar ise Antalya’dan çekilmiştir. Bugün Trakya, Antalya, boğazlar, İstanbul ve bütün Anadolu bizimdir. Türk milleti olarak Cumhuriyetimizin ve ülkemizin sahibiyiz, kendimizin efendisiyiz. İte bu yüzden Lozan Antlaşması Türkiye’nin tapu senedidir. Türk ulusu olarak bunun dışında hiçbir dayatmayı, tehdidi, saldırıyı, ambargoyu, kısıtlamayı, senaryoyu kabul etmeyeceğimizi buradan dünyaya duyuruyor Lozan antlaşmasının 94. Yılı kutlu olsun diyoruz.