Mersin Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Sinan Muşlu, Hükümetin OVP Programı kapsamında Türkiye Şeker Fabrikaları’nı özelleştireceğini hatırlatarak, “Babalar gibi satarım politikası ile binlerce çalışan işsiz bırakılacaktır” uyarısı yaptı.
Mehmet Nabi Batuk
Mersin Emek ve Demokrasi Bileşenleri, Eğitim – Sen Mersin Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısında AKP hükümeti’nin açıkladığı ve bütçe hazırlık sürecinin bir parçası olan Orta Vadeli Program’a (OVP) tepki gösterdi. Açıklamaya Eğitim – Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu, SES Mersin Şube Eş Başkanı Özge Göncü, Mersin Cemevi Genel Sekreteri, Nuran Kılıçkaya Engin, Mersin Cemevi Kadın Kolları Başkanı Zeynep Kaya Çavuş, Mersin 7 Renk LGBTİ Derneği Başkanı Yağmur Arıcan ve birçok STK temsilcisi destek verdi. Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına basın açıklaması yapan Dönem Sözcüsü ve Eğitim – Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu, 27 Eylül tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ve 2018 - 2020 yıllarını kapsayan OVP’de öngörülen hedeflere ulaşabilmek için hazırlanan 130 maddelik torba yasa tasarısında; kamuya ekonomik gelir sağlayan Türkiye Şeker Fabrikaları’nın özelleştirilmesinin hedeflendiğini belirterek, birçok emekçinin işsiz bırakılacağı uyarısı yaptı. Ayrıca Hükümetin özelleştirme programında daha dikkatli olma çağrısı da yapan Muşlu “bugüne kadar yok pahasına, çoğu kez arsa bedelinin bile altında satılan kamuya ait işletmelere, fabrikalara yenileri eklenecek, “babalar gibi satarım politikası” ile binlerce çalışan işsiz bırakılacaktır” diyerek tepkisini dile getirdi.
“HALKIN OMZUNDAKİ YÜK ARTACAK”
Geçtiğimiz günlerde vergilerde yapılan zamları hatırlatan Sinan Muşlu, “OVP’ de mevcut durumda %27 olan gelir vergisi 3. diliminin %30’a çıkarılması, Motorlu Taşıtlar Vergisinin %40 ile %68 arasında artırılması, kamu lojmanlarının ve sosyal tesislerin satılması, zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi’nin kapsamının genişletmesi başta olmak üzere emekçi kesimlerin, yoksullaştırılmış halkın omzundaki yükü daha da arttırmaya dönük pek düzenleme yer almıştır. Yandaş konfederasyon yönetimiyle yapılan ‘satış sözleşmesi’ ile kamu emekçilerinin maaşlarını 2018 için %4+%3,5 artıranlar son açıkladıkları OVP ile zaten adaletsiz olan vergi sistemini daha da derinleştirmekte, emekçi kesimlerin, halkın üç yılı bugünden ipotek altına alınmaktadır. Bu yönü ile söz konusu OVP, AKP iktidarının sadece orta vadede değil, uzun vadede de yoksuldan alıp zengine verme, savaşın- rantın- yağmanın faturasını emekçi kesimlere ve yoksullaştırılmış halka yıkma politikasını sürdüreceğinin işaretidir” dedi.
“DEVLET ARTIK FAKİRDEN ALIP ZENGİNE VERECEK”
Vergi sisteminde adaletin sağlanmasındaki en temel kuralların alt üst edildiğini ifade eden Muşlu sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alma politikası adım adım hayata geçirilmiştir. Vergide adaleti ortadan kaldıran, toplumun yoksul kesimlerinden zengin kesimlerine bir çeşit servet transferi yapma politikası AKP iktidarları döneminde her geçen yıl daha da belirgin hale gelmiştir. Siyasi iktidar, kamu emekçilerinin, işçilerin gelir vergisi başta olmak üzere vergilerde yaşanan adaletsizliğin giderilmesine ilişkin taleplerine hep kulaklarını tıkamıştır. Yandaş sendika ve konfederasyonlar ile imzalanan, sefalet oranında maaş artışı dayatılan ‘toplu sözleşmelerde’ milyonlarca emekçinin bu temel talebi görmezden gelinmiştir. Buna karşın sermayeden-patronlardan alınması gereken vergilerden, primlerden “yatırımı, üretimi, istihdamı teşvik etme” gibi gerekçeler ileri sürülerek defalarca vazgeçilmiştir. ‘Vergi affı’, ‘sosyal güvenlik primi affı’, ‘vergi barışı’ gibi farklı adlarla sermayeye-patronlara, başbakanın tabiri ile ‘kıyak’ geçilmiştir. Bu tabloya rağmen son açıklanan OVP ile “tersine Robbin Hoodculuk” olarak nitelenen, yoksuldan alıp zengine verme politikasını daha da azgın bir şekilde sürdürmeye dönük düzenlemeler yapılmıştır” diye konuştu.
“DEVLETİN FABRİKALARI SATILMAYA DEVAM EDECEK”
Konuşmasının son bölümünde devlete ait fabrikaların özelleştirilerek satılmaya devam edeceğini de aktaran Sinan Muşlu, “Gelir hedefi 2018 ve 2019’da 10’ar milyar TL olarak belirlenen özelleştirmelerde öncelikle Türkiye Şeker fabrikalarının satışı gerçekleştirilecektir. Kısacası bugüne kadar yok pahasına, çoğu kez arsa bedelinin bile altında satılan kamuya ait işletmelere, fabrikalara yenileri eklenecek, “babalar gibi satarım politikası” ile binlerce çalışan işsiz bırakılacaktır. Kazanılmış tüm hakları birer birer ortadan kaldırılan, OHAL ile işsizlik- güvencesiz çalışma kıskacına alınan milyonların üzerindeki vergi yükünü ağırlaştıran, kamuyu tasfiye etme planının bir parçası olan OVP geri çekilmelidir. Öte yandan açıklanan OVP ile hazırlık süreci devam eden bütçenin içeriğinin nasıl olacağını bugünden görülmüştür. Bizler savaşın, rantın, yağmanın yükü üzerine yıkılmak istenen tüm kesimleri bütçe hakkına sahip çıkmaya, insanca yaşam ve güvenceli çalışma mücadelesini omuz omuza yükseltmeye çağırıyoruz” şeklinde konuştu.