Mersin Emek ve Demokrasi Platformu’ndan Yılmaz Bozkurt, geçtimiz günlerde polis servis aracına düzenlenen bombalı saldırıyı kınayarak “Daha fazla şiddete, çatışmaya, gerilime değil, demokrasiye, barışa , huzura ve can güvenliğine ihtiyacı vardır” dedi.
Mehmet Nabi Batuk
Mersin Emek Demokrasi Platformu, Özgür Çocuk Parkı’nda düzenlediği basın toplantısında geçtiğimiz Salı günü polis servis aracına düzenlenen bombalı saldırıyı ve Şırnak’ta ruhsatsız bir madende meydana gelen iş cinayetinde 7 işçinin ölmesini kınadı. Açıklamaya, Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Ful Uğurhan, Jeoloji Mühendisleri Odası Mersin Temsilcisi Erkan Demir, DİSK Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, SES Mersin Şube Eşbaşkanları Özge Göncü ile Yılmaz Bozkurt, Tarım Orkam – Sen Mersin Şube Başkanı Kenan Hazar, Tüm Bel Sen Mersin Şube Başkanı Canan Solak, Mersin Cemevi Genel Sekreteri Nuran Kılıçkaya, ÇYDD Mersin Şube Başkanı Maryet Tanlı, ADD Mersin Şube Başkanı Sacide Uluğ, Birleşik Haziran Hareketi Üyesi Mehmet Antmen, Mersin Kadın Emeği Kolektifi Üyesi Canan Yüce’de destek verirken, ‘Yaşamı savunuyoruz’ yazılı pankart açıldı.
“DEMOKRASİYE, BARIŞA , HUZURA VE CAN GÜVENLİĞİNE İHTİYAÇ VAR”
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına açıklama yapan SES Mersin Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt, geçtiğimiz günlerde polis servis aracına gerçekleştirilen bombalı saldırıyı kınayarak sözlerine başladı. Yılmaz, “Mersin Emek ve Demokrasi Platformu olarak yaşanan saldırıyı şiddetle kınıyor, lanetliyoruz. Toplum olarak hepimizin daha fazla şiddete, çatışmaya, gerilime değil, demokrasiye, barışa , huzura ve can güvenliğine ihtiyacı vardır. Ne her geçen gün içine daha fazla sürüklendiğimiz şiddet girdabı ne de daha fazla kan ve gözyaşından başka bir şey getirmeyen politikalarda ısrar edenlerin bu kaos ortamını baskıcı – otorier rejimin dayanağı haline getirmesine kaderimiz değildir. Hiç kimsenin can güvenliğinin tehdit altında olmadığı, toplum olarak barış ve huzur içerisinde insanca, kardeşçe ve eşit olarak yaşayabileceğimiz demokratik bir iklimin hızla inşa edilmesi için herkesi göreve davet ediyoruz” dedi.
“İŞ CİNAYETİNİ MEYDANA GELEN GÖÇÜĞE BAĞLAMASI NAFİLE BİR ÇABA”
Sözlerinin devamında Şırnak’ta ruhsatsız olarak çalıştırıldığı tespit edilen madende meydana gelen iş cinayetinde 7 maden emekçisinin hayatını kaybetmesini kınayan Bozkurt, “Kaçak kömür ocağında yaşanan bu cinayet Şırnak’ta meydana gelen iş cinayeti değildir. Şırnak’ta Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığınca 2013 yılında üretime kapatılan maden ocaklarında 2014’ten bu yana yapılan kaçak çalışmalarda 14 işçi hayatını kaybetmiştir. İşçi sendikalarının paylaştığı bilgiler dün yedi işçinin hayatını kaybettiği bir işçinin de yaralandığı maden ocağında 2014 ve 2015 yıllarında 3 kez göçük yaşandığını ve bunun sonucunda üç işçinin hayatını kaybettiğini, 8 işçinin yaralandığını göstermektedir. Tüm bunlara rağmen gerekli önlemleri almayarak, kaçak maden faaliyetlerine göz yuman siyasi iktidarın iş cinayetini meydana gelen göçüğe bağlaması nafile bir çabadır. Aşırı kar hırsıyla; güvencesiz, esnek ve kuralsız, taşeron çalışmayı yaygınlaştıran, kaçak faaliyetleri engellemek için caydırıcı ceza ve denetimden yoksun düzenleme ve uygulamalar iş cinayetinin temel sebebidir” diye konuştu