Tüm Emekli Sen Mersin Şube Başkanı Adil Alaybeyoğlu, yaptığı yazılı açıklama ile Ankara’da yapılan ‘Başkanlar Kurulu’ toplantısı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda emeklilerin durumu ve taleplerinin ele alındığını bildiren Alaybeyoğlu, yaşam koşullarının her geçen gün zorlaşması ile emeklilerin açlık sınırının da altında yaşadığını söyledi. “Ülkemizde geçim sıkıntısı çeken en büyük kesimlerden olan emeklilerin sayısı ‘12 milyon’ civarındadır” diyen Başkan Alaybeyoğlu, “Ortalama bin 500-2 bin TL maaş alan emeklilerin durumu göz önüne alınırsa yaklaşık ‘6 milyon’ emekli açlık sınırının altında yaşamını sürdürdüğünü görmekteyiz. Yüzdelik verilen zamlar enflasyonun altında kaldığından günden güne açlık sınırının altında kalan ve yaşam mücadelesi veren emekli sayısı artmaktadır” dedi.

Emeklilerin artık üvey evlat muamelesi görmek, açlık ve sefalet içinde yaşamak istemediğini vurgulayan Adil Alaybeyoğlu, bunun mücadelesini de sendika ve örgütlülüğü yaşamak istediğini bildirdi. “Ülkemizdeki gelirlerin dağılımındaki en büyük adaletsizlik; çalışan kesimlere ve emeklilere uygulanmaktadır” diyen Alaybeyoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Bunun çözümü ise ortak ve birleşik mücadeleden geçtiğine inanıyoruz. Bunun için de sendika olarak hedefimiz; Ülkenin 81 İl’inde örgütlenmektir. Bu nedenle sınıf ve kitle sendikacılığını, şeffaf, katılımca, tabanın söz ve karar sahibi olduğu demokratik merkeziyetçiliği hedefleyen, ortak bir dil ve üslupla tüm emeklileri örgütlemek hedefimizdir.

EMEKLİLER BUNLARI İSTİYOR

Ana başlıkları ile taleplerimiz: 1.10.2008 tarihinde çıkarılan ve tüm Sosyal Güvenlik Kurumlarını bir araya getirmeyi amaçlayan 5510 sayılı yasa işleyişi ve sonuçları bakımından beklenen sonucu verememiş, adaletsizlikler yine devam etmektedir. Şöyle ki; 4/A’lı işçiler, 4/C’li memurlar, 5534 sayılı emekli sandığı yasasına bağlı çalışanlar ve 657 sayılı Devlet Memurları kanununa bağlı çalışanların Emekli İkramiyesi, Kıdem Tazminatının hesaplanması ve maaşların hesaplanmasındaki farklılıklar devam etmekte ve bunun öncelikle çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz.

İntibak yasası çıkarılmalıdır. Yıllık kalkınma refah payından emekli kesimine pay ayrılması ve bunun her yıl maaşlara yansıtılması gerekmektedir. Eemekliden ve asgari ücretliden vergi kesilmemelidir. Sağlıkta yapılan kesintiler kaldırılmalıdır. Kamu huzur evlerine yapılan zamlar geri alınmalı ve bu konuda emeklilerin sübvanse edilmesi sağlanmalıdır. Her emekliye yılda 2 maaş tutarında ikramiye verilmelidir. Her türlü kamusal ulaşım, ülkenin her yerinde emekli ve eşlerine ücretsiz sağlanmalıdır. Güvencesiz çalıştırma emekliliğin önünde en büyük engeldir, kaldırılması sağlanmalıdır. Barınma, enerji, ulaşım, sağlık, eğitim gibi hizmetler parasız olarak sağlanmalıdır. Emekliler erişilebilir, nitelikli sağlık hizmetinden parasız yararlanmalıdır. Hastanelerde geriatri (yaşlılık) klinikleri kurulmalıdır.

Bütün istem ve taleplerimizin gerçekleşmesi için ülkemizdeki bu antidemokratik ve hukuk dışı uygulamaların önlenmesi gerekir. Onun için mevcut sistemden şikayetçi olan ve ülkede gerçek bir demokrasinin tüm kurum ve kuruluşlarıyla yerleşmesi için ama’sız, fakat’sız ve keşkesiz bir yaklaşımın ortak bir paydada buluşmaları ve bunu sürdürmekten geçeceğine inanıyoruz, bu inançla yolumuza devam edeceğiz”