Yanlış gıda üretimi uygulamalarının insan sağlığı üzerindeki tahribatlara dikkat çeken Komünist başkan Mehmet Fatih Maçoğlu, Mersin’de katıldığı panelde yerel yönetimlere bilimin ışığını ve kooperatifleşmeyi hedef gösterdi.
"Geleceği programlamak gerek"
Mehmet Nabi Batuk
Ücretsiz ulaşım, indirimli su ve tarımda ve hayvancılıkta kooperatifleşme çalışmaları nedeniyle farklı kesimlerden takdir kazanan ve Komünist Başkan olarak anılan Tunceli’nin Ovacık Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu, Mersin Alevi Kültür Derneği Mersin Cemevi’nin düzenlediği “Toplum refahında halkçı belediyecilik” isimli söyleşide Mersin’de yaşayan vatandaşlarla buluştu. Moderatörlüğünü Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Mustafa Güler’in yaptığı söyleşide Ovacık’ta yaptıkları kooperatifleşme çalışmaları hakkında bilgi veren Komünist Başkan, özellikle beşeri kazanımlar çerçevesinde gelişen gıda endüstrisinin insan sağlığı üzerinde yarattığı tahribatlara dikkat çekerek sağlıklı gıda için yerel yönetimlerin daha fazla sorumluluk alması gerektiğinin altını çizdi. Maçoğlu, "Hindistan'da sunum yapan bir profesörün sunumunu izledik. Sunumda canımızı çok acıtan verilerle karşı karşıya kaldık. Sunumdaki araştırmalara göre dünyanın birçok yerinde yüzbinde bir olan Spastik Özürlü doğumların, 25 - 30 yıl sonra fasfood ve sanayi türü beslenme alışkanlıklarının artışı ile 10 doğumdan en az üçünün spastik özürlü olarak dünyaya geleceği belirtiliyordu. Buna benzer birçok akademik araştırmalar sayabiliriz. Bu yüzden biz yerel yönetimlerin bu sağlıklı gıda sorununa ilişkin yeni nesiller için bir programımızın olması lazım. Çünkü biz sosyalistiz ve insanlara sağlıklı gıda erişimini sağlamamız gerekiyor. Bizim esas meselemiz; nohut ya da fasülye satmak değildir" diye konuştu.
“BÜYÜK PROJELER YAPABİLME ÖZELLİĞİMİZ, CESARETİMİZ GELİŞTİ”
Sağlıklı gıda üretimi için bilimin ışığını ve kooperatifçiliği hedef gösteren Mehmet Fatih Maçoğlu, "Sağlıklı gıda kavramı aslında köylü üretiminin gelişmesinin bir parçasıdır. Ama sadece bu kavramla sınırlı kalamayız. Çünkü temel hak dediğimiz; sağlığın, eğitimin, gıdanın, barınmanın, ulaşımın ve iletişimin kapsadığı bir üretim ve siyaset programı oluşturmaya çalışıyoruz. Bu dediklerim bugünden yarına olacak şeyler değildir. Önümüzde 10 yıllık bir süreç var. Bu on yıl içerisinde aslında birçok şeye artık sözler söyleyebileceğiz. Bu programımızı yaparken; sistematik bir şekilde üzerimize geleceklerinin farkındalığıyla bu programımızın resmi bir prosedüre dönüşmesi için mücadele edeceğiz. Alışveriş merkezlerinin kültürlerine karşı ve köylünün üretim biçimlerinin güçlendirilmesi adına kooperatifçiliği örgütleme çabamızı sürdüreceğiz. Köylü ürününü kooperatif üzerinden karşılığını almaya başladı. Artık bu işin sahiplenmesi başladı. Kooperatifler kuruldu ama hedeflerde büyüdü. 50 Bin Lira'lık projeyi yaparken yaşadığımız korkuların artık bizim için bir önemi yok. Çünkü bizim hiç paramız yokken büyük projeler yapabilme özelliğimiz, cesaretimiz gelişti" dedi.
“MANDIRA PROJEMİZİN ALTYAPISINI OLUŞTURMAYA BAŞLADIK”
Önümüzdeki dönemde hayvancılık alanında gerçekleştirmek için projeleri olduğunu kaydeden Ovacık Belediye Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu, "Büyük bir süt inekçiliğine dair projelerimiz var. Çünkü bazı mandıra sahipleri ellerindeki olanakları hiçbir karşılık beklemeden bir kaç yıllığına belediyemize verdi. Bunun rezervi olan sütün gelişmesi için çalışacağız. Şuanda bu mandra projemizin altyapısını oluşturmaya başladık. İş insanları ile köylülerimizle dayanışma kültürü içinde olan herkesle görüşmelerimiz sürüyor" dedi.
“MÜLKÜ OLANLA OLMAYANIN ORTAKLAŞTIRDIK”
Kurdukları kooperatiflerin kamu yararı ilkesinden uzaklaşmaması için mücadele ettiklerini kaydeden Maçoğlu, "Bu koperatiflerin kapitalist siyaset alanına doğru gitmemesi için çalışmalarımızı daha disipline edebilmek için ve çelişkilerin ortadan kalkması adına bir merkez köyde ortak bir üretime başlıyoruz. Yani mülkü olanla olmayanın ortaklaştığı, emeğin karşısında herkesin ortak pay aldığı bir program başlatıyoruz. Tarlalar söküldü önümüzdeki ekim dönemi için tohumlandı. Biz bu kooperatifçilik çalışmalarını bir siyasi çalışmalara dair yapmıyoruz. Bu çalışmalar aynı zamanda köylüler arasındaki çelişkileride ortadan kaldırmaya yarıyor. Örneğin dünyadaki tatlı su kaynaklarının yüzde 30'u daraldığı, topraklar kanserleştiği ve insan kontrolünden çıktığı bir dönemde bizim aynı zamanda köy çelişkilerini de ortadan kaldırmamız lazım. Aksi halde herkesin ticari olarak baktığı, ekonomik çıkar sağladığı bir rant alanı olarak baktığı bu toprakları zehirlemiş olacağız. Bunu gerçekleştiremediğimiz takdirde topraktan bize gelen ürünler kanserli olarak gelecek, başka sorunlar yaratılmasına neden olacak. Örneğin bizim köylerimizde su sorunu derinleşiyor. Sulamadan kaynaklı kavgalar başlıyor. Hayvanların mera alanları azalıyor. Buda ortak çalışmayı güçlendirme projelerini arttırmamız ihtiyacını doğuruyor" diye konuştu.
“ELİTLERİN İKTİDARINI REDDEDECEĞİZ”
Son olarak ortak üretimden yola çıkarak ucuz barınma hakkı için bir toplu konut projesi hazırladıklarını kaydeden Mehmet Fatih Maçoğlu, "İnsanlarımız için barınma alanları ve konutlar yaparak, yoksul vatandaşlarımıza 60 - 80 Lira kira bedeli ile rahatça yaşayabilecekleri alanlar yaratmamız lazım. Aksi takdirde yukarıdaki biat kültürünü geliştiren sistemin bir parçası haline gelip sadece konuşmaktan ileri gidemez hale geliriz. o yüzden rahatsız olduğumuz ve çelişkili olduğumuz alanlara dair alternatif üretimimizi geliştirmek zorundayız. Bunlar çok zor çalışmalar ve kitabi bilgiler değildir. bunların tamamına denk düşen şey toprağa dokunmak, üretim araçlarının kime hizmet ettiğini planlamak, ekonomiyi planlamak ve herkesin eşit pay sahibi olduğu bir alanı geliştirmemiz lazım. Bunları yapmadığımız takdirde onlar gibi olmaya başlayacağız. Ama biz sosyalistler ne yaptığımızın farkındayız. Haddimizi biliyoruz ve popüler kültürün bir parçası olabilmek alışık olduğumuz bir durum değildir. Bu konuda elimizden de birşey gelmiyor. Ama birşeyi çok iyi biliyoruz solda da olsa elitlerin iktidarını reddedeceğiz. Hep yoksulların ve ezilenlerin sesi olacağız" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Mehmet Fatih Maçoğlu konuşmasının ardından kendisine yöneltilen soruları yanıtlamasının ardından panel sona erdi.