MEHMET NABİ BATUK
Eğitim – İş Sendikası Mersin Şubesi, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabul edilişi, Şeriye ile Evkaf Vekaleti’nin ve halifeliğin kaldırılmasının yıl dönümünü düzenlediği basın açıklamasıyla kutladı. Özgür Çocuk Parkı’nda gerçekleştirilen açıklamaya, CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak ve birçok STK temsilcisi de destek verdi. Burada açıklama yapan Eğitim – İş Şube Başkanı Hakan Boyar, “1.Maarif Kongresi’nde Atatürk; “Eğitim, memleketin çocuklarının birlikte ve eşit olarak kazanmak zorunda oldukları bilim ve fendir” sözü ile Cumhuriyetin eğitim sisteminin nasıl olması gerektiğine işaret etmiştir. 3 Mart 1924, TBMM’de üç devrim yasasının kabul edildiği ve devrimci cumhuriyetin hedeflerine ulaşmada önemli bir kilometre taşı olan dönüşümün tarihi olarak kayıtlara geçmiştir. Ulusal birliğin mihenk taşı Tevhid-i Tedrisat ile ülkedeki eğitim kurumları tek elde toplanmış, Şeriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılmasıyla modern hukukun önü açılmış ve Halifeliğin kaldırılmasıyla da laik devlet mekanizması için en gerekli adımlardan biri atılmıştır” dedi.
“MEB KARŞI DEVRİMİN ÜSSÜ OLDU”
Cumhuriyetin ilanın ardından ulusal egemenlik ile bağdaşmayan ve toplumsal gelişmenin önünde engel olan çağdışı kurumların kaldırıldığını hatırlatan Boyar, bu sayede devletin ve toplumsal düzenin akla ve bilime dayalı ilkelerce düzenlenmesinin yolu açıldığını kaydetti.
94 yıl önce çıkarılan 3 devrim yasası ile İslam coğrafyasındaki ilk laik ülkeyi kurarak bulunduğu bölgede örnek olan Türkiye’nin, laiklik ilkesinde bugün içler acısı halde olduğunu kaydederek, “Ülkemiz, ne yazık ki bugün, AKP iktidarının laikliğe ve cumhuriyet devrimlerine karşı antidemokratik uygulamaları ile karşı karşıyadır. Eğitim alanında çıkarılan birçok gerici yasal düzenleme yanında, 4+4+4 olarak adlandırılan ucube yasa ile laik ve bilimsel eğitime darbe vurulmuştur. Siyasi iktidarın eğitim alanındaki uygulamaları, Cumhuriyet atılımlarını tasfiye etmeye, eğitimimizin temel niteliklerini değiştirmeye yöneliktir. Değiştirilen müfredat, hazırlanan ders programları ve kitaplar bilimsellikten uzak, çağdaş ve laik ölçütlerden yoksundur. Eğitim yönetimi kadroları da bu anlayışla oluşturulmaktadır. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı, karşı devrimin üssü haline getirilerek ulusal değerlerimiz, eğitim sistemimiz içerisinden yasa ve yönetmelikler aracılığı ile çıkarılmakta, karma eğitim ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır” diye konuştu.
“KARARLILIKTAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Karma eğitime son verilmesi durumunda, Atatürk’ün liderliğinde kurulan ve Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından olan Tevhid-i Tedrisatın ortadan kaldırılacağını ve yeniden çok başlı eğitim sistemine dönüleceği uyarısı yapan Boyar, “Eğitim-İş, tüzüğümüzde de belirtildiği üzere, Atatürk ilke ve devrimleri ile Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklik ilkesi üzerinde yükseldiğinin bilinciyle, laiklik ilkesinin korunmasına büyük önem verir. Kişilerin inanç ve vicdan özgürlüklerini savunurken, dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanmalarını ya da baskı altına alınmalarını da kabul edilemez bulur. Bu nedenle de ülkede yaşayan herkesin çağdaş, bilimsel, laik, demokratik, eşit, parasız ve nitelikli eğitim hakkı olduğunu savunur ve bu hakkın yaşama geçirilmesi için mücadele eder. Laik eğitimin ve laik toplumun çok daha önem kazandığı bu süreçte, Eğitim-İş olarak, öğretim birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu anlayışa karşı, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin kazanımlarına, ülke bütünlüğüne, laik, bilimsel, demokratik, eşitlikçi ve parasız eğitime sahip çıkmaya devam edeceğiz; bu kararlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.