Mersin Sulama Birliği’nin yıllık 5 milyon TL’lik, enerji maliyetini azaltmak ve çiftçilerin ödediği sulama ücretlerini düşürmek için hazırladığı Güneş Enerji Santrali Projesi’nin EPDK tarafından engellendiği ortaya çıktı.
Mehmet Nabi Batuk
Yaz aylarında çiftçinin en büyük gider kaleminden biri olan sulama hizmetinde ortaya çıkan yeni detay saç baş yoldurdu. Mersin Sulama Birliği’nin yıllık enerji maliyeti olan 5 Milyon Lira’dan kurtulup çiftçiye ucuz sulama hizmeti vermek için Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde kurmak için hazırladığı Güneş Enerji Santrali projesine Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’nun (EPDK) izin vermediği ortaya çıktı. Projenin kabul edilmemesi üzerine çiftçinin cebinden çıkan enerji maliyetleri artarak devam ederken, Enerji SA’nın ödeme sistemi nedeniyle çiftçinin sulama parası içinde faiz ödemek zorunda kaldığı da belirlendi. Enerji dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesinin ardından Mersin’de yetkili firma olan Enerji SA’nın birliğe aylık ödeme sistemini dayattığı ve çiftçilerin hasat zamanı dışında ödemekte güçlük yaşaması üzerine elektrik borçlarının faizlenerek arttığı öğrenildi. Mersin Sulama Birliği’nin aylık ödeme sisteminin kaldırılması için Enerji SA ile yaptığı görüşmelerden sonuç alınamayınca, geçtiğimiz yıllarda birliğin defalarca elektrikleri kesildi. Çiftçi böylelikle sulamaya faizi ile birlikte daha çok para ödedi ve üretim giderleri artırılmış oldu.
“ÇİFTÇİ İÇİN 5 MİLYON LİRA TASARRUF YAPILABİLİRDİ”
Şuanda birliğin rafında bekleyen söz konusu Güneş Enerji Santrali ile ilgili bilgiler veren Mersin Sulama Birliği Başkanı Mahmut Kutluay, “Biz yıllarca Mersin Sulama Birliği’ne bir güneş enerji santrali kazandırmak için çok uğraştık. Fakat Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’ndaki prosedürleri geçemediğimizden dolayı biz bir türlü bu santrali kuramadık. Biz burada o dönemin Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ile Büyükşehir Belediye Başkanı’nın mütevelli heyetinde olduğu Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 200 dönümlük bir alanı kiraladık ve buraya bir güneş enerji santrali yapmak için uğraştık. Ancak EPDK’a buna izin vermedi. Oradaki yetkililer bize sizin misyonunuz da enerji üretmek yoktur. İkinci olarak sen denk bir bütçe ile çalışıyorsun ve kar amacı taşımıyorsun. Bu yüzden siz enerji piyasasına giremezsiniz dediler. Çünkü bir yerde elektriği üretip şebekeye vereceğiz, Yakaköy Pompa İstasyonumuzun olduğu yerden elektriği alacaktık. Ama maalesef bu EPDK’daki sorundan ve kanunlarımızdaki sıkıntılardan dolayı Biz o santral projesini rafa kaldırmak zorunda kaldık. Biz her yıl ortalama 10 milyon ve 12 milyon Kilowaat Saat için 5 Milyon Lira gibi bir parayı biz Enerji SA’ya ödüyoruz” diye konuştu.
“BİZE AYLIK ÖDEME SİSTEMİNİ DAYATIYORLAR”
Çiftçilerin hasat zamanları dışında ödemelerde sıkıntı yaşamasına rağmen Enerji SA’nın kendilerine aylık ödemeyi dayattığını ifade eden Kutlay, “Bize aylık ödemeyi dayatıyorlar. Ama çiftçilerimizin her ay hasat yapamadığını dikkate almıyorlar. Çünkü çiftçimiz hasat zamanı dışındaki dönemlerde ödemelerini düzgün bir şekilde yapmakta güçlük çekiyorlar. Enerji SA’da bize aylık ödemeleri dayatınca ödemeler gecikti. Önceki dönemlerde bizim elektriğimizi bile kesiyorlardı. Ama bu sene bunu yapmadılar. Ama şuan itibariyle bizim birliğimizin Enerji SA dâhil olmak üzere hiçbir kuruma 1 kuruş borcumuz yok. Elimizden geldiği kadarı ile burayı ayakta tutmaya çalışıyoruz. Donanımlarımızın bakım ve onarımlarını düzgün yapmaya çalışıyoruz. 1 Nisan itibariyle tarımsal arazilerimize su vermeye başladık” dedi.
“ÇİFTÇİYE FAİZ OLARAK YANSIYOR”
Aylık ödemelerden özellikle sulama ücretlerini zamanında yatıran üyelerinin mağdur olduğunu ve çiftçilerin faiz ödemek zorunda kaldığını ifade eden Kutlay, “Ücretlerini zamanında ödeyenlere de bir haksızlık oluyor. Ücretlerini ödeyen vatandaşlar, ödemeyenlerden dolayı faiz ödeme durumu oluyor. Gerçi ücretini ödemeyenlerden 1,4 faiz alınıyor ama bu sorunu çözmüyor. Ayrıca devlet 6104 No’lu torba yasa ile iki kez sulama borçları ile ilgili yapılandırma yaptı. Sulama birliklerinin 2010’dan sonraki tüm alacaklarını 6 yıla yayarak yeniden yapılandırdı. Biz çiftçinin lehine olan bir durum olduğu için sesimizi çıkartmadık fakat 3 yıl sonra 6552 Sayı’lı Torba Yasa ile yeniden bir yapılandırma yapılınca Sulama Birliğini bir ara kapatmayı bile düşündük. Çünkü devlet ikinci kez alacaklarımızı yapılandırmıştı. Üstelik tüm kamu kurumlarında yapılandırma 36 ayda iki aya bir ödeme kaydı ile yapılandırma gerçekleştirilmişti” şeklinde konuştu.
“ÇİFTÇİLERİMİZİ SUSUZ BIRAKMAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Zaman zaman birliği kapatmayı düşündüklerini ifade eden Kutluay, şunları söyledi: “Bu yapılandırmaları yapanlar bize burayı nasıl idame ettireceğimizi, böyle bir enerji maliyetini ve işçilerimizin parasını nasıl ödeyeceğimizi hiç sormadı. Özellikle 6552 No’lu Torba Yasadan sulama birlikleri kötü etkilendi. Ancak son çıkan yapılandırmada Sulama Birlikleri olmadığı için bugün ayakta durabiliyoruz. Yine kimseye borcumuz yok. Kapasitemiz gereğince Türkiye’nin en büyük Sulama Birliklerinden biriyiz. Elimizden geldiği kadarı ile çiftçilerimizi susuz bırakmamaya çalışıyoruz.”