Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Yeşilboğaz, engelli vatandaşların toplumsal yaşamdan kopmadan hayatlarını sürdürmeleri ve haklarını daha etkin savunabilmek için baro bünyesinde Engelli Hakları Merkezi kurmaya hazırlandıklarını söyledi.
“ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN SESİ OLACAĞIZ”
Engelli vatandaşların sosyal yaşama daha fazla adapte olabilmeleri için, öncelikle engelli vatandaşların sahip oldukları hakları mutlaka bilmeleri gerektiğini ifade eden Yeşilboğaz, “Mersin Barosu Engelli Hakları Merkezi, hayata geçireceğimiz projelerimiz arasında önemli yer tutuyor. Kadın ve Çocuk Hakları Merkezimiz ile nasıl kadınlarımızın ve çocuklarımızın yanındaysak, onların haklarını en etkin bir şekilde korumak ve savunmak için mücadele ediyorsak, kuracağımız Engelli Hakları Merkezi ile engelli vatandaşlarımızın haklarını daha etkin savunacağız, her daim yanlarında olacağız. Onlara yönelik eğitimler ve farkındalık çalışmaları yapacağız. Kentte engellilere yönelik fiziki düzenlemelerin yanı sıra, sosyal ve kültürel faaliyetlerde daha çok yer almalarına öncülük edeceğiz. Kentimizdeki engelli derneklerinin temsilcileri ile bir araya gelerek, onların da talepleri doğrultusunda çözüm odaklı çalışmalar yürüterek, engelli vatandaşlarımızın sesi olacağız. Engelli vatandaşlarımız, sahip olduğu hakların yasal statüye kavuşmasını istiyor. Biz de Mersin Barosu olarak, onların beklemiş olduğu bu yasal düzenlemelerin takipçisi olacağız ” diye konuştu.
“ENGELLİ VATANDAŞLARIN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ, ÇAĞDAŞ TOPLUM OLMANIN GEREĞİDİR”
Engelli vatandaşların ve ailelerinin yaşamış oldukları sorunların, toplumun ve tüm insanların ortak sorunu olduğunu belirten Bilgin Yeşilboğaz, “Engelli kişiler de herkes gibi, toplumdan soyutlanmadan onurlu bir yaşamı hak etmektedir. Engelli vatandaşlarımızın toplumsal yaşamdan kopmadan hayatlarını sürdürmeleri için meslek edinip üretken hale gelmesi, sağlık, eğitim, ulaşım ve rehabilitasyon başta olmak üzere tüm ihtiyaçlarının karşılanması hepimizin ortak sorumluluğudur. Onların sorunlarına bulacağımız çözümler, insana ve topluma duyulan saygının ve çağdaş toplum olmanın gereğidir” şeklinde konuştu.