Mehmet Nabi Batuk

Mersin’in Erdemli ilçesinde, geçtiğimiz yıl su satan Suriyeli 5 yaşındaki Muhammet Derviş’i 43 yerinden bıçaklayan 19 yaşındaki Alican K. ikinci kez hâkim karşısına çıktı. Sabah saatlerinde Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada katil zanlısı Alican K.’nin “Canavarca hisle veya Eziyet çekerek öldürme, çocuğu veya bedenen veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme” suçlamasıyla yargılanmasına devam edildi. Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi ile UCİM avukatları da davaya katılırken mağdur Derviş ailesi üyeleri duruşmaya katılmadı. Duruşmada ilk olarak olay yerine yakın bir noktada dükkânı bulunan ve esnaflık yapan bir vatandaş dinlendi. Tanık ifadesinin ardından sonra savunma yapan Alican K. olay sırasında içkili olduğunu ve arkadaşı Ö. T.’nin içkisine haberi olmadan uyuşturucu madde attığını öne sürdü. Olay sırasında kendinde olmadığını belirten Alican K. beraatını talep etti.

AVUKATLARDAN İSTİSMAR ŞÜPHESİ!

Yargılanmada daha sonra mağdur Derviş ailesinin avukatı Serap Angay, söz aldı. Mahkeme heyetine keşif taleplerini yineleyen Angay, savunmasının ilk bölümünde sanık Alican K.’nin duşa kabin içerisinde 9 dakika kaldığını ve bu süre boyunca dışarıya hiç çıkmadığına dikkat çekti. Sözlerinin devamında kabin içerisinde başka bir suçunda işlenebilmiş olabileceğine vurgu yapan Angay, “Sanık çocuğu alıp duşa kabine götürdükten sonra içeride 9 dakika kalıyor ve içeriden hiç çıkmıyor. Burada içeride ne olduğunu bilmiyoruz. Siz 9 dakika boyunca bir insanı bıçaklayamazsınız. Sanık ifadesinde duşa kabine girdiğini ve çocuğu bıçakladığını söyledi. Ama siz 40 kerede 50 kerede bıçaklasanız bu 9 dakika süremez. Bunun akla ve mantığa hiçbir uygunluğu yoktur. Biz keşfin bu anlamda çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bizim kanaatimize göre burada işlenmiş tek bir suç yok” diyerek cinsel istismar şüphesine dikkat çekti.

ÇOCUĞUN AĞIZ MUAYENESİ NEDEN YAPILMADI?

Savunmasın devamında Jandarma ile Adli Tıp Raporlarında da eksik inceleme tespit ettiklerini aktaran Angay, konuyla ilgili olarak şunları beyan etti: “Jandarma’da yapılan incelemeler, tetkikler ve ifade işlemleri bizce eksiktir. Bu durum birçok ifade de bağlantı olmamasından da anlaşılıyor. Örneğin bir ifade var, bu ifade bir yerde kesiliyor sonra başka bir yerden konuya devam ediyor. Raporları incelediğimizde ise çocuğun ağız muayenesinin yapılmadığını görüyoruz. Sanık ifadesinde çocuğun ağzına vurduğunu söylemesine rağmen çocuğun ağzı ile ilgili hiçbir inceleme işlemi yapılmamış. Biz bu araştırmalar eksik bırakıldığı için keşif yapmalıyız ki sanık olay sırasında ne yaptığını bire bir yaşayarak bize anlatsın. Yoksa bizim burada sorduğumuz sorularla, kendini koruma içgüdüsü dışında objektif olarak kendini anlatamayacak. Ayrıca oluşacak diğer suçlarında önüne geçilemeyecek.”

SANIĞIN ARKADAŞLARI CİNAYETE YARDIM ETTİ Mİ?

Sanığın Kızkalesi’ne beraber gittikleri arkadaşlarının ifadelerinde birçok çelişki olduğunu belirten Angay, bu konudaki çelişkilerin giderilmesi için telefon görüşmelerinin yazıya döküldüğü HTS kayıtlarını talep etti. M.A.’nın ifadesinde bir okulda çalıştığını ve olayın sabahında müdürün kendisini arayarak tatil gününde kendisini çağırdığını ifade ettiğini belirten Angay, bu yüzden HTS kayıtlarının çok önemli olduğunu belirterek savunmasına şu cümlelerle devam etti: “Biz bu noktada sanık ve M.A.’nın HTS kayıtlarını talep ediyoruz. Ayrıca HTS kayıtlarına ulaşamazsak söz konusu müdürün tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz. Çünkü müdür tatil gününde personelini neden iş yapmaya çağırır? Bu durum çok anlaşılabilir bir şey değildir. Bu anlamda bize göre dosyada sanık olması gereken şahısların beyanları çelişkilidir. Bu çelişkilerin giderilmesi adına biz okul müdürünün de dinlenmesini talep ediyoruz”.

MAHKEME HEYETİ HTS KAYITLARINI İSTEDİ

Mahkeme heyeti duruşma sonunda sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Ayrıca mağdur avukatların keşif talebini reddeden mahkeme heyeti, sanık Alican K. ile arkadaşları M.A. ile Ö. T.’nin telefon görüşmelerinde neler konuştuklarının belirlenmesine imkan veren HTS kayıtlarını talep etti. Öte yandan yabancı uyruklu bir saatçinin sanık olarak dinlenmesi ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşma 23 Ekim 2018 tarihine ertelendi.