HDP’li Rıdvan Turan, tarımsal üretimi bitme noktasına gelen Türkiye’nin 2019’da ciddi bir kıtlıkla karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu.
SONER AYDIN
TBMM Tarım Orman ve Köy İşleri Komisyon Üyesi ve HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, artan enflasyon oranları ve tarımın geldiği nokta üzerine basın açıklaması gerçekleştirdi. Türkiye’nin çok derin bir krizle karşı karşıya kaldığını dile getiren HDP’li Turan, “Gıda maddelerinde hızla artan fiyatlar, halkımızın sağlıklı yaşayabilmesi için en fazla ihtiyaç duyduğu temel tüketim maddelerinden uzak kalması anlamına geliyor. Toplumda yoksulluk giderek artıyor. Bin 600 lira asgari ücretle geçinmeye çalışan bir aile, temel ihtiyaçları bir yana insani ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldi. Sayıştay raporlarına göre Saray’ın bir günlük harcaması 1.8 milyon lira. Örtülüğü ödeneği bilmiyoruz. Cumhurbaşkanının maaşı 53 milyon civarında. İşçinin ise bir günlük harcaması 60-65 lira arasında cereyan ediyor” dedi.
“TARIM TOPRAKLARI BETONA GÖMÜLDÜ”
Son yıllarda hızla artan beton dikme zihniyeti nedeniyle Türkiye tarım topraklarının yüzde 10’unu AKP iktidarı döneminde kaybettiğini belirten Turan, “Tarım topraklarının değerli olduğu bir yerde ülkemizin tarım topraklarına beton dökmüş durumdayız. Bu tarımsal üretim azalmasına, fiyatların ise artmasına neden olan unsurlardan bir tanesi. Tarımda maliyet baskısı giderek artıyor. Gıda maddelerinin fiyatı hızla artıyor ama bu olacakların yanında denizde damla bile değil. Şu andaki fiyat artışının sebebi üreticinin maliyeti fiyatlara yansıtması değildir. Şu anda fiyat artışının asıl sebebi nakliye, ambalaj gibi sektörlerin zam yapması. Bir yılda pirinç fiyatı yüzde 22,4 artarken, ekmek ortalama yüzde 17,5 zamlanmış durumda. Süt ürünlerinde fiyat yüzde 20 artarken, yumurta yüzde 58, salça fiyatları yüzde 70, tavuk eti yüzde 31 ve domates fiyatı bir yılda yüzde 85’ten fazla zamlandı. Et ve sütte tehlike daha fazla. Çünkü dışarıdan canlı hayvan alma politikaları hayvancılığı bitme noktasına getirirken, fiyatların yükselmesine neden oluyor” diye konuştu.
“DÜNYADA ÜRETEBİLDİĞİNİZ ORANDA MUHATAP ALINIRSINIZ”
Tarım alanında 1980’lerden bu yana üretim yapan çiftinin desteklerin azaltılması nedeniyle uluslararası tarım şirketlerinin saldırganlığına açık duruma geldiğinin altını çizen Turan şunları söyledi: “Dünyada üretebildiğiniz oranda muhatap alınırsınız. Tarımsal üretimi elinde bulunduran 2-3 şirket elini ülkenizin içine sokar ve tarım sektörünü istediği gibi yönetir. Fiyatları yükseltir, girdileri arttırır. Dış mihraklara tarımda fiyatı arttırıyor deniyor. Ülkesinin tarımına destek vermeyen, dışarıdan canlı hayvan, buğday alan ülkeler üretimin yok olmasına neden olur. Yüksek fiyatlara nedeniyle çifti gübre ve tohum talep etmemekte. Çiftçiler artık üretim yapmaktan vazgeçmekte. 2019 yılında tüm ülkeyi saran çok ciddi bir kıtlıkla karşı karşıya kalabiliriz. Dünyada iklimsel nedenlerle buğday üretiminde 45 milyon ton azalma meydana geldi. Bu da dolayısıyla buğday fiyatlarını yükseltti. Ama bizde doların yükselmesi ve üretimin olmaması nedeniyle bu fiyatlanma daha da artmakta. Biz de elimizi Rusya’ya açtık. Toprak Mahsulleri Ofisi 2018 buğday alımını bin 50 lira olarak açıklamıştı. Üreticiler buğdayın tonunu 850-900 liraya satmış durumda. Bunu da alanlar stokçular. Ancak şimdi bin 550 liraya Rusya’dan buğday alacak. Bunlar fıtrat değil. Yanlış politikaların bir sonucudur. Doğru planlama yapılmalı.”