Suriye ve Irak’taki yardım faaliyetleriyle bilinen işadamı Mehmet Ali Öztürk, eşi Emine Öztürk ile birlikte Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) heyetiyle gittikleri Dubai gıda fuarında, kimliği belirsiz kişilerce kaldıkları otel odasında 20 Şubat 2018 tarihinde gözaltına alındı. Grand Sheraton Otel'den elleri ve gözleri bağlanarak çıkarılan Mehmet Ali Öztürk ve eşi, daha sonra yaklaşık 1 saatlik araç mesafesinde bilinmeyen bir yere götürüldü. Burada kocası Mehmet Ali Öztürk ile birlikte bir gece hücrede tutulan Emine Öztürk, sabah kendilerini gözaltına alan kişilerce Dubai'deki havaalanına götürülerek Türkiye'ye gönderildi. Mehmet Ali Öztürk ise orada yargılanmaya devam etti. 11 aydır gözaltında bulunan Öztürk, geçtiğimiz günlerde çıkarıldığı 3. duruşmada müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Kocasının durumuyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Emine Öztürk, 20 Şubat'ta gittikleri fuarda gözaltına alındıklarını söyledi. Kendisinin bir gün hücrede tutulduktan sonra sabah saatlerinde Türkiye'ye gönderildiğini belirten Öztürk, "Eşim 11 aydır hücrede tutuluyordu. 11 aydır çok kısa şekillerde ancak telefonla konuşuyorduk. 2 duruşmamız oldu. Onlardan sonuç çıkmadı. Geçen günlerde yapılan 3. duruşmada müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Şu anda temyize gideceğiz. Onun için devlet büyüklerimizden destek bekliyoruz. Özellikle Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu'ndan ve Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyoruz. Çünkü bizim zamanımız yok. Dubai'de tutuklandı. Şimdi Abu Dabi'ye götürülmüş. Ancak yeriyle ilgili, nerede kalıyor hiç belli değil" şeklinde konuştu.
Eşinin Türkmenlere gıda desteğinde bulunduğunu kaydeden Öztürk, "Zaten Bayırbucak Türkmen Derneğinin başkanıydı. Sürekli de Türkmenlere destek veriyordu. Bundan dolayı da teröre destekten tutuklandı. Biz Türk yetkilileriyle sürekli görüşüyoruz. Yardım istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"BENİM ÇOCUĞUM TERÖRİST OLAMAZ"
Anne Naile Öztürk ise emekli öğretmen olduğunu ve 25 yıl devlete hizmet ettiğini söyledi. Oğlunu vatan sevgisiyle büyüttüğünü kaydeden Öztürk, "Oğlum benden de ileri vatansever oldu. Benim bunları yaşayacağı hiç aklımıza gelmezdi. Oğlum cahil bir çocuk, cahil bir genç değildi. Çok okuyan, zeki bir çocuğumdu. Bugüne kadar birçok yere gitti geldi. Yakalanış, götürülüş şekli hiç bizim ülkemize yakışmayacak şekilde yapılıyor. 11 aydır orada tutuluyordu ve müebbet hapis cezası verdiler. Bizim devlet büyüklerimizin de konuyla ilgili bilgisi var. Mutlaka ilgilenilmişti ama bir sonuç alınmamıştır. Biz devlet büyüklerinden yardım bekliyoruz. Benim oğlumun suçu ney ki bu ceza verilmiş. Bizim hükümetimizin yapmış olduğu yardımları oda yapıyordu. Hep mazlumlara destek götürüyordu, yine bunları devlet kanalıyla toplayıp götürüyordu. Ancak nasıl birşeyse oğlumun başka ülkeler tarafından terörist olarak suçlanmasını biz kabul edemeyiz. Hiç aklımız, hafızamız almıyor. Benim çocuğum asla terörist olamaz. Devlet büyüklerimizden ricam. Bir anne olarak bu çocuğumu kurtarmalarını istiyorum. Benim anne olarak feryadımı duyun" dedi. (iha)