HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, Akdeniz Belediyesi’ne kayyum olarak atanan Muhittin Pamuk’a karne verdi.
Kayyum Pamuk’un karnesinin kırıklarla dolu olduğunu kaydeden vekil Turan, “Kayyumu sınıfta bırakıyor ve 31 Mart yerel seçimlerinde de tasdiknamesini vereceğimizi buradan duyuruyoruz” dedi.
SONER AYDIN
HDP Mersin milletvekili Rıdvan Turan, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılının yarı yıl tatili nedeni ile Akdeniz Belediyesi’ne atanan kayyuma karnesini verdi. Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde yapılan açıklamaya HDP Mersin ile Örgütü İl Eşbaşkanları ve yöneticiler, İnsan Hakları Derneği (İHD), Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TUAYDER), Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu (DİSK) gibi birçok sendika ve dernek yöneticileri de katıldı. Açıklamada sinevizyon gösterisi ile kayyum atanana belediyenin icraatları ve HDP’li Akdeniz Belediyesinin kayyum atanmadan önceki dönemlerde ki faaliyetleri gösterildi.
“KAYYUM ATAMAK İÇİN HİÇBİR KANIT YOK”
Akdeniz Belediyesi’ne atanan kayyumun, HDP’nin seçimle kazandığı 94 belediyeye atanan kayyumlardan biri olduğunu anımsatan HDP’li Turan, “Kayyumun amacı HDP’li belediyecilik anlayışına son vermektir. Yerel yönetimleri engellemektir. Atanan kayyum ile beraber Akdeniz Belediyesi Eşbaşkanlarına ve bazı çalışanlarına terör örgütü üyesi olmak ve destek vermek iddiasıyla soruşturma açılmış ancak bu iddiayı destekleyecek kanıta ulaşılamamıştır. Kaldı ki iddiayı ortaya atan, operasyon izni veren hakim ve savcılar bugün Fetö’den ya tutuklu ya da kaçak durumundadır. Operasyonlarla ve yukardan gelen bir emirle Belediyemizin Eşbaşkanı sayın Fazıl Türk tutuklanmış ve ceza evine konmuştur. İşin tuhaf tarafı ne Fazıl Türk’ün ne de diğer gözaltına alınan çalışanların üzerine atılı suçlamalar kanıtlanamamıştır. Bu durum da göstermektedir ki terör suçlaması bahanedir asıl olan halkın iradesini iktidarın gasp etme niyetidir” dedi.
“150 İŞÇİNİN GÖREVİNE SON VERİLDİ”
Kayyumun göreve başlaması ile birlikte onlarca işçinin belediyeden atıldığını kaydeden vekil Turan, “Belediyede sözleşmeli memur ve kadrolu işçilerin, KHK’larla kadrolu memur ve işçi statüsünde olmaları gerekirken, bu sürece taşeron işçiler de dahil edilmiştir. 130 işçi hukuksuz bir biçimde işten çıkartıldı. 21 memur ve daimi işçi belediyeden ihraç edildi. Aileler, emeğin gasp edilmesinin yanı sıra, yaşam olanaklarından mahrum kalarak, fişlenerek zor hayat koşullarına maruz kalmıştır. Kayyum, işten çıkarmalara meşruiyet kazandırmak ve kamuoyunun tepkisini çekmemek için belediyenin küçülmesi gerektiğini belirtmiş ancak buna rağmen Mart 2017’de İŞKUR üzerinden yaklaşık 400 işçiyi almıştır. Bu durum, açıkça emeğin gasp edilmesidir” ifadelerini kullandı.
“İŞTAR VE KADIN DANIŞMANLIK MERKEZLERİ KAPATILDI”
Kapatılan İŞTAR ve kadın danışmanlık merkezlerinin kadına dönük düşmanca bir politikanın sonucu olduğunu da savunan Turan şunları söyledi: “Özellikle belediyeye ait olan ve halkın yararına kadın üretici pazarı yerinin, İHH’ye, Huzurkent’te bir binanın ilçe emniyet müdürlüğüne, eğitim destek evinin olduğu binanın valiliğe tahsis edilmesi, belediye bünyesindeki arazilerin ihale yolu ile kiralanması ve satılması, rant odaklı bir belediyeciliğin önemli bir göstergesidir.
“MAHALLELER TOKİ’YE PEŞKEŞ ÇEKİLDİ”
Halkın oylarıyla seçilmişlerin yönettiği belediye zamanında, Barış Bahçe ve Mahmudiye mahallelerinde, toplum odaklı kentsel dönüşüm projesiyle mahalle sakinlerinin menfaatlerini gözeten bir projeyi hayata geçirmeyi hedeflerken, kayyumla birlikte buradaki kentsel dönüşüm, TOKİ’ye peşkeş çekilmiştir. Bu durum, rant belediyeciliğin bir diğer göstergesidir.
“31 MART’TA KAYYUMUN TASTİKNAMESİNİ VERECEĞİZ”
Kayyum, bürokrasinin hantal yapısını işletircesine, birden fazla arama noktası kurarak halkın hizmet almasını zorlaştırmıştır. Demokratik ilkelerle yönetilen belediyenin, kayyum geldikten sonra rant sağlamaya yönelik faaliyetler içinde olduğu gözlemlenmektedir. Sonuç olarak, 18 Aralık 2016 tarihinden günümüze kadar geçen sürede, kayyumun yerel belediyecilik pratiğine baktığımızda, kayyum karnede de görüldüğü üzere halkın belediyesi olamamıştır. Kayyumu, merkeziyetçi, antidemokratik, gaspçı bir yönetim anlayışıyla, hükümetin belediyesi olduğuna kanaat getirerek, sınıfta bırakıyor ve 31 Mart yerel seçimlerinde de tasdiknamesini vereceğimizi buradan, Akdeniz’de yaşayan tüm halkımıza duyuruyoruz.