HEDİYE EROĞLU –SONER AYDIN
31 Mart yerel seçimlerine kısa bir süre kala, MERCAN TVde yayınlanan Arka Plan Programı’nın konuğu olan Tüm Muhtarlar Derneği Mersin Şubesi Başkanı ve Kiremithane Mahallesi Muhtarı Ali Gülgen, önemli açıklamalar yaptı.
Muhtarların vatandaşın devlet ile ilk buluşma kapısı ve taleplerini doğrudan ilk olarak ilettiği merci olduğunu dile getiren Gülgen, ‘kenti birlikte yönetme’ taleplerine gerçek anlamda cevap verilmesini beklediklerini söyledi.
205 MAHALLE İÇİN 1500 MUHTAR ADAYI YARIŞIYOR
SORU: Yerel seçim öncesi kaç mahallede kaç muhtar adayı yarışıyor?
A. GÜLGEN: Mersin merkezde 205 mahalle bulunmakta olup, yaklaşık bin 500’e yakın aday yarışıyor. Eskiye nazaran aday yarışı çok yüksek. Eskiden muhtarın karşısına pek aday çıkmazdı. Şuanda bazı muhtarların karşısında 10 tane aday var.
Çünkü muhtarlık bizden sonra biraz daha cazip hale geldi. 25 yılım bitiyor muhtarlıkta. Ben muhtarlığa başladığımda örgütlülük yoktu.
Örgütlenme, konfederasyonlaşma ile muhtarlık kamu kurum ve kuruluşlarında itibar görmeye başladı. 1900 TL maaş, 600-700 TL tutarındaki Bağ-Kur ücretinin de devlet tarafından ödenmesi de cazip hale gelmesinde etkili oldu. Cumhurbaşkanının muhtarları sahiplenmesi de bir diğer faktör diyebiliriz. Şuanda şikayetlerimizi direk cumhurbaşkanlığına, İçişleri Bakanlığı’na bildirebiliyoruz.
Ancak kadın muhtarlarımızın sayısı hala çok az. Türkiye genelinde 50 bin muhtar varken bunların sadece 600’ü, Mersin’de de 9 kadın muhtarımız var. Oysa kadınlar çok daha öne çıkan işlere imza atabiliyorlar.
“DESTEK VERECEKLERİNİ SÖYLÜYORLAR AMA SEÇİMDEN SONRA YAN ÇİZİYORLAR”
SORU: Muhtarlık görevi toplumsal hayatın neresinde?
A. GÜLGEN: Her yerinde. Bazı bölgelerde muhtar belediye başkanından bile çok oy alabiliyor çünkü devletin ilk kapısıdır. Demokrasinin ilk temel taşıdır. Gözünüzü muhtar ile açar, muhtar ile kapatırsınız.
Ancak şartlar hala istenilen düzeyde değil. Muhtarlık giderlerini hala bazı yerlerde cebimizden ödüyoruz. Bize de seçimlerde hep destek vereceklerini söylüyorlar ama seçimden sonra yan çiziyorlar. Taleplerimize, ‘Şu olmaz, bu olmaz’ diyorlar ama başka yerlerde bu taleplerin olabildiğini görüyoruz. Muhtarlıklar daha koordineli, daha fonksiyonel olmalı. Muhtarlıklar bir bütçeye, çalışana, araca sahip olmalı. Bugün Mersin’de 20 bin, Adana’da 40 bin seçmeni olan muhtarlar var. Biraz daha destek lazım.
HALKIN TALEPLERİNİ BELEDİYELERE MUHTAR İLETİYOR
SORU: Devletin en kolay ulaşılabilir mekanizması muhtarlıklar diyebilir miyiz?
A. GÜLGEN: Kesinlikle diyebiliriz. Muhtarlıklara kamera koyup, gelen talepleri siyasilere dinletsek vatandaşın gündemini görmüş olurlar. Bazı muhtar adayları öyle afaki vaatlerde bulunuyor ki hayretle izliyoruz. Belediye başkanları bile verdikleri sözleri yerine getiremiyor. Halk artık muhtarın görevini biliyor. Muhtar aracıdır. Biz halkın taleplerini belediyelere iletiriz onlar yapar, yapmaz bilemeyiz.
“KENTİ BELEDİYE BAŞKANLARI İLE BERABER YÖNETEMİYORUZ”
SORU: Siyasiler sık sık dile getirir, ‘kenti muhtarlar ile yöneteceğiz’. Seçim sonrası bu vata gerçek oluyor mu?
A. GÜLGEN: Hiç beraber yönetildiğini görmedim. Benim mahallem ile ilgili mecliste bir konu gündeme geliyor ama benim haberim olmuyor. Ben bunu basından görüyorum. Hatta mahallede sokağın adını değiştiriyorlar bundan dahi haberimiz dahi olmuyor.
Ben bugüne kadar 4 belediye başkanı ile çalıştım ancak Müftü Deresi’nin kaldırımını, demir korkuluklarını ferforje yaptıramadım.
“SİYASİLER MUHTARLARIN SEÇİMLERİNE MÜDAHİL OLUYOR”
SORU: Muhtarların talepleri çok büyük veya fazla?
A. GÜLGEN: Biz halkın taleplerini dile getiriyoruz ki bunların bir çoğu da çok büyük zaman veya bütçe isteyen işler değil. Planlama, koordinasyon ile çok kolay yapılabilecek işler. Ancak yerel yönetimlere, ekiplerine taleplerimizi iletmekte zorlanıyoruz.
Örneğin biz konfederasyonu kurduğumuzda ayda bir yaptığımız toplantıları genel merkezimiz Ankara’da değil, Türkiye’nin farklı illerinde yapıyoruz. Konfederasyonun kurucusu olmamıza rağmen muhtarlar toplantısını Mersin’de yapamadık. Adana, Antalya, Hatay’da bu organizasyonu ikişer defa yaparken Mersin’de belediyelerimize bu buluşmayı kabul ettiremedik. Oysa Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce muhtarımız Mersin’e gelecek, ilimizin tanıtımına katkı sunacaktık.
Mersin’de destek olmayı bırakın siyasiler Muhtarlık Derneği seçimlerine dahi müdahil olarak, ne yazık ki hoş olmayan uygulamalara imza atıyorlar. Neden karışıyorsunuz?
SEÇMEN PUSULULARI MUHTARLIKLARDA
SORU: Seçmen pusuluları muhtarlıklara geldi. Ne yapmak gerekiyor?
A. GÜLGEN: Seçmenin hangi okulda, hangi sandıkta, hangi sıra numarası ile oy kullanacağını gösteren pusulalardır. Şuanda bunların dağıtımını yapıyoruz. Bu pusuluları almak zorunlu değil. Ancak bu olmadan oy kullanmaya gittiğinizde hem vakit kaybı hem de oy kullanamama gibi durumlar yaşanabiliyor. Bunun önüne geçmek için muhtarlıklardan seçmen pusulaları mutlaka alınmalı veya internet üzerinden Yüksek Seçim Kurulu’nun sitesine girerek, bu bilgilerin olduğu ekran çıktısı alınarak oy kullanmaya gidilmesinde yarar var.
Ayrıca bu yıl ilk kez tek zarf uygulaması hayata geçecek burada da bir karmaşa yaşanabilir.
“BÜTÜNŞEHİR YASASI’NA HAZIRMIKSIZ YAKALANDIK”
SORU: Bütünşehir Yasası muhtarları nasıl etkiledi?
A: GÜLGEN: Olumsuz etkileri oldu. Zira hazırlık yoktu. Herkes hazırlıksız yakalandı. Bütünşehir Yasası, İstanbul örnek alınarak hazırlandı ama Mersin bu modele uymuyordu. Uymamasına rağmen yasaya tabi oldu. Bizim burada 270 kilometre ileride mezarlığımız var ve bu mezarlık Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı. Buradan oraya hizmet gitmeye başladı. Bu kanun düzenlemesi bizim için iyi olmadı. Köyler mahalle oldu, muhtarlar zaten yetişemiyordu bu düzenleme ile hepten derdini anlatamaz oldu. Çok kolay işleri dahi çok zorlanarak yaptırır hal geldik. En büyük sorun bürokrasi. Ağır-hantal devlet yapısı, belediye yönetimlerinin pratik ve hızlı çözümler üretememesi hizmeti engelliyor. İsraf, iş bilmezlik ise had safhada.
“PROJELERE DAİR DANIŞMA, TARTIŞMA VE UZLAŞMA ORTAMI SAĞLANMALI”
SORU: Adaylar sahaya indi. Vaatleri nasıl görüyorsunuz?
A. GÜLGEN: Vaatler hemen hemen aynı. Mahallemizde yapılacak projelerden bizim haberimiz olsun dediğimiz gibi il genelindeki projeler ile ilgili de sivil toplum kuruluşlarının, meslek odalarının haberi olmalı. Projelere dair danışma, tartışma ve uzlaşma ortamı sağlanmalı.
Örneğin şuanda Mersin’de adayların en çok dile getirdiği en büyük proje metro projesi. Benim mahallem bu projenin kapsama alanı içerisinde. Ancak benim projeye dair hiçbir bilgim yok. Hiç kimse gelip bana proje ile ilgili bilgi vermediği gibi benden de görüş, öneri veya fikir almadı. Oysa proje bizi çok yakından ilgilendiriyor.
“HİÇBİR PROJEMİZ DİKKATE ALINMADI”
SORU: 25 yıllık muhtarsınız. Her hangi bir siyasi veya aday tarafından dikkate alınıp, programa eklenen veya hayata geçen bir projeniz oldu mu?
A. GÜLGEN: Hayır olmadı. Bizi dinlemediler, kendileri de söyledikleri hiçbir sözü yerine getirmediler. İki sene önce yapılan asfaltlar çöküyor. Hiç kimse bunları görmüyor. Devlet kaynakları heba ediliyor. Yazık! Engelliler için düzenlemeler yapılıyor ama resmen yeni engeller yaratılıyor. Engelli yolları işgal altında. Ne yazık ki cezai yaptırımlar uygulanmıyor.
MUHTARIN İŞLEVİNİ ARTTIRILMALI
SORU: Mahalle meclisleri vaatlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
A. GÜLGEN. Mahalle meclisi kuracaksa yeni belediye başkanı kendi partisinden adaylar ile kuracaktır. Dışarıdan insanlarla kurmaz. Muhtarların 8 azası var, bu da muhtarın azası zaten. Muhtarın işlevini arttırtmak daha önemli. Yoksa muhtar çok yerde kullanılabilir. Oysa vatandaş her şeyi muhtardan bekliyor, muhtara soruyor.
“MUHTAR ADAYLARINIZI TANIMAYA ÇALIŞIN”
SORU: Son olarak ne söylemek istersiniz?
A: GÜLGEN: Muhtar adaylarınızı tanımaya çalışın. Performansını, çalışmalarını, vaatlerini beğeniyor. Mahallenizin ihtiyaçlarına cevap verebileceğini düşünüyorsanız oy verin. Muhtarlık seçimlerinde partizanlık yapmak olumlu sonuçlar doğurmaz.