Eğitim-Sen Mersin Şubesi 2018-2019 eğitim-öğretim yılını değerlendirdi. Tüm öğretmenlere kadro isteyen eğitimciler, ihraç edilenlerin iade edilmesini talep etti.
SONER AYDIN
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Mersin Şubesi geride kalan eğitim-öğretim yılını değerlendirdi. Sendika adına açıklama yapan Şube Sekreteri İsmail Usluoğlu, eğitim emekçilerinin sorunlarına çözüm getirilmediğini söyledi.
“BAŞARILI-BAŞARISIZ ÖĞRETMEN AYRIMI İSTEMİYORUZ”
Resmi ve özel öğretim kurumlarında görev yapan 1 milyonu aşkın öğretmenin iki haftalık seminer çalışmaları bitiminde yaz tatiline gireceğini dile getiren Şube Sekreteri Usluoğlu, “Dün başlayan seminer çalışmaları öncesinde Milli Eğitim Bakanı telekonferans yöntemiyle hitap etti. Bakan,2023 vizyonuna atıfta bulundu, ortaöğretim programına değindi, öğretmen odalarının yeniden dizayn edilmesinden bahsetti. Ancak acil çözüm beklediğimiz hiçbir soruna değinmedi. Bizler, sözde değil gerçekten öğretmenlere ve öğretmenlik mesleğine değer verilmesini istiyoruz. Öğretmenlik mesleğinin statüsünün geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz. Ekonomik ve özlük sorunlarımızın acilen çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Başarılı ve başarısız öğretmen olarak ayrıştırılmak istemiyoruz. Öğretmenlere dönük, son dönemde iyice artan şiddetin engellenmesi için gerçekçi ve geçerli önlemler alınması gerektiğini düşünüyor ve bu sorunun acilen çözülmesi için kamuoyunu sürekli uyarıyoruz” dedi.
Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanına seslenen Usluoğlu, “Sözleşmeli, ücretli öğretmen olmaz. Tüm öğretmenler kadrolu istihdam edilmelidir. Tüm eğitim emekçilerinin ek göstergesi 3600’e yükseltilmelidir. Eğitime Hazırlık Ödeneği ayrımsız tüm eğitim emekçilerine yılda iki defa, bir maaş tutarında ödenmelidir. Ek dersler için ödenen ücret arttırılmalıdır. İş güvencemizi ortadan kaldıracak, çalışma koşullarımızı ağırlaştıracak ve öğretmeni uygulayıcı konumuna indirecek bir meslek kanununu kabul etmiyoruz. Öğretmenleri başarılı-başarısız olarak ayrıştıran Öğretmenler Günü Genelgesi geri çekilmelidir. Artan oranlı vergi dilimi uygulamasından vazgeçilmelidir. Haksız hukuksuz ihraç edilen kamu emekçileri görevlerine iade edilmelidir. Bunun için mücadelemizi arttırarak sürdüreceğimiz bilinmelidir. Siyasi iktidarın eğitim alanında, uzun süredir kendi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda attığı adımlar ve eğitim alanında hayata geçirilen ‘piyasacı’ ve ‘dini eğitim’ merkezli uygulamalar, 2018-2019 eğitim öğretim yılında başta öğrencilerimiz olmak üzere, öğretmenler, eğitim emekçileri ve velileri derinden etkilemiştir. Türkiye’de eğitim sistemi uzun süredir ciddi yapısal sorunlarla karşı karşıya bırakılırken, eğitimin temel sorunlarına yönelik çözümsüzlük politikaları 2018-2019 eğitim öğretim yılı boyunca yapılan düzenlemeler, sistem değişiklikleri ve fiili uygulamalarla sürdürülmüştür” diye konuştu.