Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi, aile hukukundan doğan davalarda zorunlu arabuluculuk sistemi uygulamasının, kadına yönelik şiddeti daha da artıracağı gerekçesiyle, uygulamanın iptali için TBMM Başkanlığı’na sunmak üzere Türkiye genelinde imza kampanyası başlattı. Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz yaptığı yazılı açıklamasında, tüm avukatları ve sivil toplum örgütü temsilcilerini, imza atarak kampanyaya destek vermeye davet etti.
Aile arabuluculuğu ile boşanma ve kadına karşı şiddetin ‘özel alan’ kabul edilerek, devletin sorumluluk alanı dışına çıkarmaya çalışılan aile hukukunda zorunlu arabuluculuk sisteminin kaldırılması için, Türkiye’deki avukatları ve sivil toplum örgütleri temsilcilerini, başlatmış oldukları imza kampanyasına destek olmaya davet eden Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, “Mersin Barosu olarak, aile hukukundan doğan davalarda zorunlu arabuluculuk sisteminin mümkün olmayacağını ısrarla belirtiyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin 48/1. Maddesi ‘Taraf devletler, Sözleşme kapsamındaki şiddet eylemlerinde arabuluculuk ve uzlaştırma da dahil, zorunlu alternatif uyuşmazlık çözüm süreçlerini yasaklamak üzere, gerekli hukuki veya diğer önlemleri alacaklardır’ demek suretiyle, şiddet içeren uyuşmazlıklarda zorunlu alternatif uyuşmazlık çözüm yolları yasağını getirmiştir.
“ZORUNLU ARABULUCULUKLA KADINA ŞİDDET AKLANMIŞTIR”
Her ne kadar boşanma kararları ani alınmış gibi görünse de, aslında bu karar aylar hatta yıllarca süregelen bir geçmişe dayanır ve neredeyse tamamının temelinde fiziksel şiddetin dışında psikolojik, ekonomik, cinsel, sözel şiddet, boşanmaya sebep olmaktadır. Aile hukukundan doğan davalarda zorunlu arabuluculuk ile sadece fiziksel şiddet arabuluculuk kapsamı dışında tutulmuş, kadına yönelik diğer şiddetler böylece görmezden gelinmiş hatta aklanmıştır” diye konuştu.
“ARABULUCULUK, KADININ ADALETE ULAŞMASINI ENGELLEYECEKTİR”
Kadının boşanma kararı alırken gerek ailesi, gerekse de çevre tarafından baskı altında kaldığını belirten Yeşilboğaz, “Hal böyle iken, kadın boşanma kararını alırken zorlu bir süreçten geçmekte olup, boşanmada arabuluculuk düzenlemesi getirilerek, kadın için daha da zorlu bir süreç başlayacaktır. Getirilecek düzenlemenin amacının, eşleri barıştırmak ve mahkemelerin iş yükünün azaltılmasının sağlanması olduğu belirtilmektedir. Oysaki boşanma kararı, alınması zor bir karardır ve eşler bu kararı alırken birçok evreden geçmiş, zaten barışamamış ve evliliklerini kurtaramamışken, arabuluculuk kurumunun bu barışmayı sağlaması mümkün değildir. Arabuluculuk eşler için, özellikle de kadın için boşanma sürecini daha da zorlaştırmaktan, hatta adalete ulaşmasını engellemekten öteye gidemeyecektir.
Mersin Barosu olarak, belirttiğimiz bu çekincelerimiz nedeniyle başlatmış olduğumuz imza kampanyasına, tüm meslektaşlarımızı ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerini, http://chng.it/8wRBkQMBss linkinden imza atarak destek vermeye davet ediyoruz” diye konuştu.