HEDİYE EROĞLU
CHP Tarsus örgütünde yaşanan sıkıntılar Ocak ayında yapılan genel kurulun ardından yeni bir boyut kazandı. CHP’li Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan ile eski parti ilçe yönetimi arasındaki kriz seçim sonrası yerini birlik beraberliğe bıraktı. Ancak Başkan Bozdoğan’ın İl Başkanı Adil Aktay ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile yaşadığı anlaşmazlık sürüyor.
Son olarak partinin il kongresinde kurultay delegesi olmasını engellenen Bozdoğan, partisinden istifa edeceği iddialarını yalanlayarak, mücadeleden vazgeçmeyeceğini açıklamıştı.
Her fırsatta parti il yönetimi ve Büyükşehir Belediyesi yönetimi ile karşı karşıya gelmekten çekinmeyen Bozdoğan, partisinin il teşkilatıyla birlik-beraberliği sağlamaya hız verdi.
Son olarak CHP Tarsus İlçe örgütünü ziyaret eden Bozdoğan, burada uzun zamandır parti teşkilatıyla yaşadığı sıkıntıların geride kaldığı yönünde bir tablo ortaya koyarak, parti ile yönetimi ve büyükşehir yönetimine önemli göndermeler yaptı.
CHP’Lİ BOZDOĞAN’DAN MHP’YE SERT ELEŞTİRİ
Öncelikle MHP’ye yüklenerek, Tarsus’ta 25 yıl iktidar olan partiyi rantın ve sermayenin kontrolü altında, çapulcu takımıyla yürümekle eleştiren Başkan Bozdoğan,
“Ama bizler ne ranttan ne sermayeden beslendik, sadece ve sadece halktan beslendik ve öyle bir tarih yazdınız ki Tarsus’un karanlıktan aydınlığa geçişindeki en büyük imzayı attınız ve attırdınız” dedi.
TARSUS, BÜYÜKŞEHİR’DEN HİZMET BEKLİYOR!
Daha sonra parti içindeki krize değinen Bozdoğan, “Belediyedeki çalışmalara baktığımız zaman tüm sahada, kimseyi kırmadan, dökmeden eşit hizmet vermek için elimden gelen tüm çabayı gösterdim. Kendi aramızdaki arkadaşlar bile ‘Mersin Büyükşehir ile sorun mu var?’ dediler. Haluk Bozdoğan’ın tek sorunu var. Görüyorsunuz, 3’te 1 Tarsus’a gelen bir pay var İller Bankası’ndan. Bu paranın 3’te 2’si Mersin’e gidiyor. Bu parayla biz Tarsus’ta 10 tane açılış yapıyorsak 20 tane de Mersin’den bekleriz. Bu bir rekabettir, birbirini kıskanmaktır, bundan daha güzeli olmaz. Biz kimseyle kavgalı değiliz, kimseyle de kavga edecek halimiz yok. Miting alanlarında konuştuğumuz tek bir olay vardı. Biz saygıdan, sevgiden, hoşgörüden, minnettarlıktan, mütevazı olmaktan bahsettik ama deyim yerindeyse kaleminden çamur akanların ne yazdıklarını da gördük. Bizim bunlarla uğraşacak zamanımız yok. Kırarak, dökerek kimseyi büyütemeyiz. Biz halkla geldik, halkla gitmesini, halkla yürümesini çok iyi biliriz. Bizi kimse beslemedi. Ben 32 yıl doktorluk yaptığım da neyin ne olduğunu çok iyi biliyorum. İnsanlarımı çok iyi tanırım, altımı iyi tanırım, çapulcu takımlarını da tanırım, dedikodu üretenleri de tanırım. Cumhuriyet Halk Partisi’nin içerisinden bir tane böyle çapulcu çıkmaz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin özünde bu vardır çünkü.
Kimse bizle kimseleri kavga ettirmesin. Bizim kavgadan yana bir tarafımız yok. Bizim tek bir yanımız var, dostluktur, sevgidir ve bunları paylaşmaktır, dayanışmadır” dedi.