2016 yılının Haziran ayında açılan AMATEM, bağımlıların yeniden hayata bağlanmasını sağlıyor. Bugüne kadar çok sayıda bağımlıyı ağırlayan merkezde, 4 bin kişi bağımlılıktan kurtarılarak, sağlığına kavuştu. Merkezle ilgili İHA muhabirine konuşan Başhekim Oğuzhan Doğan, erkeklerin yararlandığı AMATEM'in 2016 yılının Haziran ayında kurulduğunu söyledi. Daha önce 9 yataklı küçük bir servis olarak eski Mersin Devlet Hastanesi'nde hizmet verdiğini kaydeden Doğan, "2016 yılının Haziran ayından beri 50 yataklı büyük bir klinik olarak hizmet vermeye başladı. Açıldığından bu yana yüzlerce madde ve alkol bağımlısı ile davranışsal bozuk hastaya tedavi hizmeti veriyoruz. Halende aynı merkezde erkek hastalarımız bağımlılık yönünden tedavi edilmektedir. 50 yataklı Türkiye'nin en büyük AMATEM'lerinden biridir" şeklinde konuştu.
"4 BİN HASTAYA TEDAVİ UYGULADIK"
Klinikte bugüne kadar yaklaşık 4 bin hastaya tedavi uyguladıklarını vurgulayan Doğan, "Tedavi verdiğimiz hastalarımızın büyük bir kısmı eroin bağımlılığı. Hastalarımızın yüzde 75, 80'i eroin bağımlısı. Kalan hastalarımızın büyük bir bölümü alkol ve diğer maddelerdir. Hastalarımıza verilen tedavi 2 şekilde olmaktadır. Birinci aşama hastaları yaşadıkları maddenin etkisinden çıkarma dediğimiz arındırma tedavisidir. İkinci aşamada ise arındırmadan çıkmış hastaların madde ile baş etme gücünü geliştiren psikolojik tedavi veriyoruz. Onun dışından bir takım psikolojik eğitimler, uğraş saatleri psiko dramalar, bir takım sanatsal faaliyetler, spor faaliyetleri yapıyoruz. Bütünsel olarak krizden, yoksunluktan çıkmış hastayı hem psikolojik hem fiziksel olarak daha güçlü hale getirmeyi amaçlıyoruz" diye konuştu.
"BAĞIMLILIK TEK BİR SEBEBE BAĞLI DEĞİL"
Bağımlılığı bir hastalık bütünü olarak değerlendirmek gerektiğini kaydeden Doğan, "Yani bağımlılık tek bir sebebe bağlı değil. Biyolojik, sosyal, kültürel, ekonomik nedenleri var. Bu nedenle bağımlılığı bütünsel bir tedavi modeli içerisinde algılamak, tedavi etmek gerekiyor. Bir bağımlıyı sadece arındırmak ve rehabilite etmek onun tedavisi için yeterli bir süreç değil. Çünkü dışarı da bağımlının yaşantısında amaçlarının, ideallerinin olması, sağlıklı bir ailesinin, işinin olması ancak onu maddeden korur. Bu nedenle hastalarımız bizden tedavi olmuş olarak çıkarlar ama bu tedaviyi sürdürmek, yani temiz kalması için bir takım sosyal projeler, müdahaleler gereklidir. Bu açıdan bir bağımlının tedavisi arındırma, rehabilitasyon, sosyal uyum denilen aşamalardan geçer. Bu aşamaları sağlıklı sağlayabilirsek o zaman hastalarımızın tedavisinde çok daha olumlu sonuçlar alabiliriz ama bağımlılık düzeltilebilir, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bağımlılığın tekrarlanması hastalığın düzeltilemeyeceğini anlamına gelmez. Bugün şekerde, astımda, tansiyon hastalığı da zaman zaman nüksedebilir, kişiye zarar verebilir ama bu hastalıkların tedavi edilmediği anlamına gelmez. Bağımlılıkta zaman zaman nüksedebilir ama her zaman etkin bir tedavi, etkin bir sosyal rehabilitasyon modeliyle düzeltilebilir" şeklinde konuştu. (İha)