BAYRAMDA “SANSÜR” İSYANI!


 

Sansür memurlarının gazetelerden kovulmasının üzerinden 112 yıl geçmesine rağmen hala basın özgürlüğünün tartışıldığını söyleyen Mersinli gazeteciler, cezaevinde 76 gazetecinin olması, sansür ve otosansürlerin uygulanması, gazeteciliğin profesyonel meslek olarak görülmemesi ve maddi imkansızlıklardan dolayı 24 Temmuz Basın Bayramı’nı mücadele günü olarak gördüklerini söylediler.

AYŞENUR ÖNAL

24 Temmuz 1908’de gazete ve matbaalardan sansür memurlarının kovulmasıyla 32 yıllık sansür uygulamasına son veren gazeteciler, aradan geçen 112 yıla rağmen sona ermeyen baskı ve sansüre tepkili. 24 Temmuz'u Cumhuriyet döneminde bayram olarak kutlayan bu gün ise mücadele günü olarak gören Mersinli gazeteciler, günün anlam ve önemini gazetemize değerlendirdi.

“76 MESLEKTAŞIMIZ ÖZGÜRLÜKLERİNDEN MAHRUM”

Sansürün resmi olarak kaldırılmasına rağmen gazetecilerin 24 Temmuz’u bayram olarak kutlayamadığını söyleyen Türkiye Gazetesiler Sendikası (TGS) Mersin İl Temsilcisi Hediye Eroğlu, “Gazeteciler üzerindeki baskıların artması, cezaevlerinde bulunan 76 meslektaşımızın özgürlüklerinden mahrum bırakılması, her gün adliyelerde yargılanan meslektaşlarımızın varlığı, medya sektöründeki sendika düşmanlığı 24 Temmuz’u bizler için bir mücadele günü haline getirmiştir” dedi.

“SANSÜR VE OTOSANSÜR DAYATILMAKTA”

1900’lü yıllardaki gibi gazetelerde, matbaalarda sansür memurları olmasa da son yıllarda iktidarın medya politikalarının o günleri aratmadığını söyleyen Eroğlu, “Özerkliğini yitirmiş RTÜK ve Basın İlan Kurumu aracılığı ile gazete ve televizyonlara sansür ve otosansür dayatılmakta, açılan davalar ile haberler yapılmaz hale getirilmiştir. Son günlerde gündeme gelen ‘sosyal medya’ kanun teklifi de en hafif deyimle sansür uygulamasıdır. Kamuoyuna “Türkiye’de muhatap bulundurma zorunluluğu getiriyoruz” gibi servis edilse de hazırlanan kanun teklifinde beğenilmeyen içeriklerin kaldırılmaması durumunda 10 milyon ile 100 milyon arasında ceza öngörülmektedir. Ülkemizde medyanın yüzde 85’ini kontrolü altına iktidar bu düzenleme ile alternatif alanlarda habercilik faaliyetini sürdürmeye çalışan gazetecilere sansür uygulamaya çalışmamalıdır” diye tepki gösterdi.

SÜSLÜ CÜMLELERLE MESLEK KURTARACAĞIZ

 “Ya başka bir yerde çalışıp ek iş olarak ya da farklı mesleklerden emekli olduğunda ‘bari bir iş yapalım’ diyenlerin yer aldığı meslek grubundayız” diyen Gazeteci - Yazar ve Radyo Ülkü Sorumlu Müdürü Serkan Tultak, “'Bende ilan alayım' düşüncesi ile internet sitesi kurarak bu mesleği yapanların yer aldığı meslek grubundayız. Meslek örgütünün bunları tanıdığı ve fırsat verdiği sürece, belediyeler, çeşitli kurumlar, odalar ilan verdiği sürece düzelmesi de mümkün değildir bu mesleğin! 24 Temmuz 1908, basında sansürün kaldırıldığı tarih… Her yıl kutlanır. Bayram havası var mı? Yok. Zaten sorunların olduğu yerde bayramdan da söz edilemez” dedi.

“ŞİMDİ KALKMIŞ OLMAYAN BAYRAMI MI KUTLAYALIM?”

Bayram değil, meslek etiği tartışıyoruz diyen Tultak, “Biz sansürü değil, hayatta kalmayı konuşuyoruz. Şimdi hangi sorunu düzeltelim, hanigisini öncelik olarak görelim? Çünkü herkesin derdi bu değil! Belediye Başkaları ile ilişkilerini düşünen gazeteci/basın çalışanından bu kente hayır gelmez. Kent adına kafa yormayandan bu kente hayır gelmez. Tek kelime yazı yazmayandan bu kente hayır gelmez. Ama buna rağmen bunlara pirim verenlerden de bu kente hayır gelmez. Hiç kusura bakmayın ama meslek birliği hala ağırlığını koyamadı, farkını gösteremedi.  Ortaya konan yeni tüzük bile, bu işi yapmayanları, bu işten nemalananları, ilgileri olmayanları, uyduruk haber siteleri ile bir kenardan tutunmaya çalışanları temizleyeceğine, hala ‘birilerini nasıl koruruz’ diye özellikle yazılmış gibi. İçerisinde bu işi yapmayan kişilerin yer aldığı meslek örgütü kime çare olur? Önce şartları eşitleyin, sonra konuşun! Şimdi kalkmış olmayan bayramı mı kutlayalım?” diye sordu.

“MEDYA AÇISINDAN İYİYE GİDEN ŞEY ÇOK AZ”

24 Temmuz’un hafızaları tazeleme günü ve gerçekleri hatırlatma günü olduğunu söyleyen Rota Business Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Esat Durak, “Medyanın teknolojik açıdan kabuk değiştirdiği bir döneme sosyal ve ekonomik şartlar nedeniyle ayak uydurmakta zorluk çeken mesleğimiz ve meslektaşlarımızın tutunacakları tek dal olan özgürlük bir sorun olarak masada.  Anlayacağınız medya açısından iyiye giden şey çok az. Meslektaşlarımız zor ekonomik şartlarda mücadele ederken, özgürlüklerini korumanın da çabasındalar. Bağımsız davranan ve her kesime eşit mesafede duran bir gazetecinin ayakta kalması çok zor. Kendi dinamiklerini yaratamayan basın yayın organları maalesef genel ve yerel idarelerin tekelleşme materyali olmaktan öteye gidemiyor. Ve gazetecilik bir memur zihniyetinde icra ediliyor. Bu da bizi meslek ilkelerinden uzaklaştırıyor, sorgulama ve aydınlatma kimliğimizi ortadan kaldırıyor. Hala asgari ücret ile ya da altında çalışmak zorunda bırakılan meslektaşlarımız ya fırsatını bulduğunda meslek ile ya da mesleğini yaparken idealleriyle vedalaşıyor” diye konuştu.

“BAYRAMDAN ZİYADE BİR MÜCADELE GÜNÜ”

İmece Gazetesi Muhabiri Turan Dal ise, sansürün kaldırılmış olmasına rağmen gazetecilerin hala basın özgürlüğünü konuştuğunu söyledi. Dal, “24 Temmuz,  her ne kadar basın bayramı olarak kutlansa da, ülkemizdeki basın gerçekliği bugünün bayramdan ziyade bir mücadele günü olduğunu somut bir şekilde göstermektedir. Çünkü çoğu gazeteci arkadaşımız, geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da işsiz kaldı. Yine medya tekelinde patronların ve iktidarın baskısına maruz kaldı. Yine yaptıkları haberlerden dolayı gözaltına alındı, cezaevlerine atıldı. Yine verdikleri emeğin karşılığını alamadı” dedi.

“DAHA GÜZEL, ÖZGÜR YILLAR OLACAĞI UMUDUNU TAŞIYORUM”

Dal, “Bu zor koşullarda canla başla idame etmeye çalıştığımız mesleğimiz için biz basın emekçilerinin, tüm bu olumsuzluklara karşı bugün daha da çok yan yana durmaya, örgütlenmeye ve maruz kaldığımız baskılara karşı ortak ses olmaya ihtiyacımız var. Tüm meslektaşlarımın basın bayramını kutluyor,   gelecek yılların biz basın emekçileri için daha güzel, özgür yıllar olacağı umudunu taşıyorum” dedi.

“ANADOLU BASINI HAYATTA KALMA MÜCADELESİ VERİYOR”

24 Temmuz’un gazeteciler için tarihi önem taşıdığını söyleyen Çukurova Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Gencay Olcan, “Türkiye’de biz gazetecilerin ne denli zorluklarla çalıştığını anlamak için kutlanan günlerden biri olan 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı, günümüzde hiç de bayram havasında kutlanmıyor.  1908 yılından bu yana kutlanan bu bayramın kutlanmasındaki amaçlara bakacak olursak, muhabirlerin ne zorluklar altında haber yaptığını anlayabilmek ve basın mensuplarına saygı duymak gibi ifadeler yer alıyor. Kamuoyunun bilgilendirilmesinde ve yönlendirilmesinde büyük rol oynayan biz basın mensuplarının sorunları ve yaşadığımız ekonomik sıkıntıları hiçbirimiz görmezden gelemeyiz. Özellikle yerel halkın doğru, güvenilir haber alma görevini üstlenen Anadolu Basını, hayatta kalma mücadelesi veriyor. Acilen bu sorunlara bir çözüm getirilmeli ve gazeteciler, bu günü bir bayram havasında kutlamalıdır” dedi.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA