Haber Merkezi

TBMM Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu Üyesi Gökçel, tarımda bir trajedi yaşandığını vurguladı. Yanlış tarım politikaları sonucunda çiftçinin bırakın üretim yapacak birikim elde etmeyi, borcunu dahi ödeyemez durumda olduğunu kaydetti. Gökçel, “AKP iktidarı sistemli bir şekilde tarımda ithalatı önceleyen bir tutum sergiledi. Çiftçimiz bırakın borcunu ödemeyi, geçimini sağlamayı, çocuklarının okul masraflarını karşılamayı, ürettiği ürünü ancak maliyetine satabiliyor. Maliyeti 40 kuruş olan salçalık domatesi çiftçimizin yine 40 kuruştan sattığına şahit oluyoruz. Türk çiftçisini ikinci plana atan politikaların sonucunu görüyoruz bugün” diye konuştu.

“İHRACATI ENGELLEMEK ÇİFTÇİYİ BORCA İTMEK DEMEKTİR”

İhracatın engellenmesinin büyük bir hata olduğunun altını çizen Gökçel, “Süt üreticisinden, soğan üreticisine tarım ve hayvancılıkla uğraşan her bir çiftçimiz borç batağı içerisinde. Özellikle 2 yıldır çiftçilerimizin ürettiği ürünlerin ihracatı engelleniyor. İhracatın engellenmesi iç piyasada tarım ürünlerinin fiyatlarının düşmesine sebep oldu. Girdi maliyetleri hali hazırda zaten oldukça yüksek, çiftçi ürettiğini değerinden pazarlayamıyor. Mersinli narenciye üreticisi de, Niğde’de yaşayan patates üreticisi de, Konya’da buğday yetiştiren çiftçi de aynı sıkıntıyı yaşıyor. Yanlış tarım politikaları sebebiyle kredilerle ayakta durmaya çalışan çiftçilerimiz kredilerini ödeyemeyince son çare olarak intihar etmeyi düşünüyor. 2002 yılında 5 milyar TL olan çiftçi borçları 2019 yılına gelindiğinde 168 milyar TL’ye yükseldi. İktidarın tarım politikasının özeti budur. Korkarım ortaya koyduğumuz önlemler alınmazsa, önerdiğimiz tarım politikaları uygulanmazsa çiftçinin borcu artarak devam edecek ve üzülerek söylüyorum ki intihar girişimleri artacaktır. Maalesef iktidar çiftçimizi bu hale düşürdü” dedi.

Hasat döneminde ürününü satamadığı için tarlada bırakan çiftçileri hatırlatan Gökçel, “ Biz geçtiğimiz yıl da, bu senenin başında da uyarılarımızı yaptık. İhracat yerine ithalatı önceleyen bir politika izlerseniz çiftçi tarlasını yok pahasına satar, elma dalında kalır, karpuz yollara dökülür dedik. Keşke yanılsaydık ama şuan söylediklerimizi yaşıyoruz. Üreticiye bilerek zarar ettirir; sonra da ‘ithalat zorunlu’ diye çiftçimizin hakkını yabancılara ve ithalat baronlarına yedirirseniz üretim yapacak çiftçi bulamazsınız” dedi.