TEK HEDEF, GERÇEK SUÇLULARI GİZLİYOR!


 

Yaşanılan depremlerin ardından ilk hedef gösterilenlerin müteahhitler olduğunu belirten Müteahhit Mustafa Güler, müteahhitlerin kusursuz olmadığına dikkat çekerek, “Toptancı suçlamalar ve ezbere konuşmalar, gerçek suçluları gizler ve suç işlenmeye devam eder. Gelin suçun bütün faillerini birlikte yargılayalım” dedi.

GİZEM EKİCİ

 

İzmir’de yaşanılan depremin ardından sağlam yapılmamış binaların sorumlusu bulunan müteahhitlerin yanlış adres olduğunu belirten Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) önceki dönem başkanlarından müteahhit Mustafa Güler, sorumlunun tek kişi olmadığına dikkat çekti. Belediyelerin, bakanlıkların, mühendislerin ve mimarlarında işin içinde olduğuna dikkat çeken Güler, bütün suçun müteahhitlere yüklenmesinin gerçek suçluları gizlediğini belirtti.

Yazılı bir açıklama yapan Güler, “İzmir de yaşanan 6,6 Şiddetindeki Deprem, hepimizi tarifsiz acılara boğdu. Ölenlere rahmet dilerken, yaralılara tez elden sağlık, yakınlarına ve Bütün Türkiye ye başsağlığı diliyorum. Her depremde olduğu gibi bu depremde de suçlu anında bulundu ve linç ediliyor. 1999 Depreminde de yıkılan on binlerce binanın ve bütün ölenlerin suçlusu Müteahhit Veli Göçer’di. 1999 Depreminin tek suçlusu olarak yargılanmış ve cezalandırılmıştı” dedi.

 

MÜTEAHHİT NE YAPMAZ?

Müteahhit İmar Planı yapmaz, belediye yapar diyen Güler, “Müteahhit proje yapmaz Mimar ve Mühendisler yapar. Proje denetlemez, ruhsat vermez Belediyeler verir. Yapacağı İnşaatın büyüklüğü ve yüksekliği belediyeden alınan imar durumu belirler. Müteahhit bina yüksekliğini belirlemez, seçer. Müteahhit, yapacağı inşaat için Belediyeden İmar Durumunu alır, Mimara gider. Mimar, imar durumuna göre projeyi hazırlarken, Müteahhit daire büyüklüğü ve yapacağını inşaatın kalitesini söyler. İnşaat yapacağı yerin Zemin Etüdünü yaptırır, Zemin Emniyet raporunu alır.

Hazırlanan Mimari Proje, Statik Hesap için zemin etüdü raporuyla birlikte İnşaat Mühendisine, Sıhhi Tesisat için Makine Mühendisine, Elektrik Projesi için Elektrik Mühendisine ve Peyzaj için Peyzaj Mühendisine gider. Binanın yerleştirilmesini Harita Mühendisi yapar. Bütün projeler Mühendisler tarafından yapılırken, Mimar ve Mühendis Odalarında Projeler vize edilerek onaylar. Yapı Denetim Firması, İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünce, bağımsızlıklarını sağlamak için havuzda atanır. Bu işi gereğince yapmaları için, Yapı Denetim Firmalarına yüksek paralar ödenmektedir. Ücretleri Kurum adına Maliyeye önceden yatırılır.

Odalarca vize edilerek onaylanan projeler, ilgili Belediyeye verilir. Projeler Belediye Ruhsat Şubeleri tarafından yasalara ve İmar durumuna uygunluk açısından incelenir. Mimar veya İnşaat Mühendisi Fenni Mesul atandıktan sonra inşat ruhsatı verilir. İnşaatın büyüklüğüne göre teknik personel görevlendirmeleri noter onaylı olup, taahhütleri alınıp Belediyeye verildikten sonra inşaat başlar. Şantiye Şefi de Teknik Eleman olmak zorundadır. İnşaatın her aşaması denetim altındadır. Temel kazısından demir döşeme, yalıtımdan tesisat döşemeye kadar her aşaması görevli ve yetkili teknik elemanlar tarafından denetlendikten sonra, diğer aşamalara geçer. Yapı denetim onaylamadan bir sonraki aşamaya geçilemez. Yapı Denetim Elemanları demir döşenmesini onaylamadan beton dökülemez. Dökülen Beton örnekleri alınır, bağımsız laboratuarlarda test edilir ve parasını müteahhit öder.

 

MÜTEAHHİTİN PROJE DIŞI TALEPLERİ OLURSA NE OLUR?

Müteahhitin proje dışı talepleri olursa, Şantiye Şefi, Fenni Mesul yada Yapı Denetim Firması istifa edip, durumu Belediyeye bildirir. Bu durumda inşaatı durdurulur ve mühürlenir. İnşaatı bu nedenlerle mühürlenen Müteahhit, itibarsızlaşarak bir daha bu işi yapamaz. Fenni Mesul, Şantiye Şefi yada Yapı Denetim Firması inşaatın projesine uygun yapılmasında kamu adına yetkili ve sorumlu olup, görevleri onaylanan projeye uygun inşaatı yapmak ve yaptırmaktır. İnşaat tamamlandığında durum Belediyeye bildirilir. Belediyenin ilgili birimleri tarafından kontrol edilerek projesine uygun yapıldığı denetlenir. Eksiksiz yapılmışsa, inşaat kullanma ruhsatını verilir. Eksiklikleri varsa müteahhit e tamamlatılır ondan sonra ruhsat verilir.

 

“MÜTEAHHİTLİK, EKONOMİK FAALİYETTİR, MÜHENDİSLİK TEKNİK BİR HİZMETTİR”

Müteahhitlik, ekonomik faaliyettir, Mühendislik Teknik bir hizmettir. Müteahhit teknik eleman değildir. Yapılacak her teknik iş için, ilgili Mühendislerden hizmet satın almak zorundadır. Müteahhit proje yapamaz, proje denetleyemez, ruhsat veremez. Müteahhit Orkestra Şefidir, Koro elemanı değildir. Ne Mimar, nede mühendistir. İhtiyaç duyulan teknik desteği yasalar içinde hizmet satın alarak yürütmek zorundadır.  Müteahhitlik ne kimseye, görev nede imtiyazdır. Yasal gerekleri yerine getiren her yurttaş, girişimci olarak müteahhitlik yapabilir.

Müteahhit, İnşaatın yapım organizasyonunu yapar, organizatör girişimcidir. Hedef kitleye uygun yer seçer, inşaata başlamadan önce teknik destek alır, inşaat maliyetini çıkarır ve ona göre fiyat belirler. Malzeme fiyat artışında fiyatlarını günceller ve buna uygun satış politikası izler. İnşaat, dere yatağında yada balçık üzerine yapılmışsa, biliniz ki buranın imarını Müteahhit yapmamış, ilgili Belediyeler tarafından yapılmıştır.

 

“İMAR YERLERİNİ BELEDİYELER BELİRLER”

Ülkemizin Deprem Haritaları ilgili bakanlık tarafından yapılır. Her Belediye İmar Planlarını yaparken, bu haritaları göz önünde tutmak zorunda. Belediyeler İmar Planları yaparken, inşaata uygun yerleri imara açar, uygun olmayanları inşaat dışı bırakır.

Konumuz Bina Yapım Müteahhitliğidir, ihaleli işler yapan devlet müteahhitleri bunun dışındadır.  Orası başka bir konumdur. Bina Yapım Müteahhitliği, itibar mesleğidir. Bitmemiş evi alırken, hayatınızın bütün birikimlerinizi ancak bir müteahhite teslim edersiniz. Çorap alırken dahi parayı öderken malı bırakmaz, alırda gidersiniz. Ancak müteahhit, hiçbir şey teslim etmeden yüzbinlerce yada milyonlarca liranızı alır ve taahhüt ettiği evinizi yapar ve süresinde  size teslim eder. Siz de güvenmediğiniz yere bir lira bile bırakmazsınız.

 

“HER MESLEKTE OLDUĞU GİBİ MÜTEAHHİTLİKTE DE ÇÜRÜKLERİ VARDIR”

Bunları yazarken bütün Müteahhitler ‘Ak Sütten Çıkmış Kaşıktır’ demek istemiyorum. Her meslekte olduğu gibi Müteahhitlikte de çürükleri vardır. Bunları ayıklamak devlete ve alıcılara düşer. Onlar ayıklar. Her meslekte olduğu gibi Müteahhitler arasına da İş Etiğini ve yasal gerekleri yerine getirmeden ortaya çıkanlar vardır. Yetkili olanlar denetimlerini eksik yapar ve bunları görmezse, vatandaş mağdur olduğu gibi, bu işi yasalara uygun yapanlarda mağdur olmaktadır. Ortaya haksız rekabet çıkmaktadır. Yıllardır her depremde bu haksız ithamlar sürmektedir. Acılı günlerde, acılara saygı gereği Müteahhit sustukça söylenenler gerçek sanılır.

Müteahhitte kusurlu olabilir. Kusuru olanlar yargılansın ve en ağır cezalar verilsin. Ancak herkes zan altında kalmasın. Toptancı suçlamalar ve ezbere konuşmalar, gerçek suçluları gizler ve suç işlenmeye devam eder. Gelin suçun bütün faillerini birlikte yargılayalım. Müteahhitte başta olsun. Ama eksiksiz herkes orada olsun” sözlerine yer verdi.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA