GÜVENCESİZ İŞÇİLERE GÜVENCELİ PROJELER


 

Güvencesiz çalışan tarım işçilerine dayanışma alanı olması için kurulan Mersin Güvencesiz İşçileri Derneği (GİŞDER) Başkanı Abdusselam Kutlu, “Güvencesiz alanda çok güvenceli projeler yaratıp arkadaşlarımızı en iyi şartlarda çalışabilecekleri iş koşulları yaratacağız” dedi.

HEDİYE EROĞLU- AYŞENUR ÖNAL

 

Mersin Güvencesiz İşçiler Derneği Başkanı Abdusselam Kutlu, Mercan TV’de yayınlanan gazeteci Hediye Eroğlu’nun hazırlayıp sunduğu Arka Plan Programına katılarak sorularımızı cevapladı. Güvencesiz işçilerin yaşadıklarında ve derneğin kuruluş amacından bahseden Kutlu, güvencesiz olan milyonlarca işçiye ulaşmak istediklerini söyledi.

 

SORU: Derneğin öncelikle kuruluş süreci ile ilgili fikir nasıl ortaya çıktı sizden bilgi alabilir miyiz?

A. KUTLU: Bu fikir öncelikle narenciye ve depo alanlarında faaliyet gösteren işçi dernekleri vardı onlar kapatıldı. Tabi her yıl AKİB ile dernekler ve tarım işçileri arasında yevmiye konusunda toplantılar oluyor. 2019’da yapılan toplantıda Mersin için eğer kurumsal olarak gelmeyecekseniz bir daha toplantıya alınmayacaklarını söylüyorlar. Sonrasında beş altı ilçe arkadaşlarıyla görüşerek bir istişare yaparak biz dernek açmayı düşünüyoruz dediler. Bizde o noktada şunu söyledik dernek olacağına doğru temellerde bütün alanlarda faaliyet göstere bilecek dernek olsun ve insanların kendisini rahatlıkla ifade edebilecek bir kurum olsun. Birkaç isim üzerine düşünüldükten sonra en son çok da kapsayıcı olan GİŞDER (Güvencesiz İşçiler Derneği ) olsun dedik. Türkiye de güvencesiz çalışan milyonlarca işçiler var biz bunların hepsine ulaşabilirsek ne mutlu bize.

 

“ÜYE OLMAYANLAR İÇİN BİLE ELİMİZDEN GELENİ YAPARIZ”

SORU: Faaliyet alanınız sadece tarım işçilerini mi kapsıyor?

A. KUTLU: Kesinlikle hem narenciye dediğimiz tarım, sera, depo ya da inşaat bütün güvencesiz alanlarda faaliyet gösterebiliyoruz. Buradan Mersin’de yaşayan emekçi kardeşlerime sesleniyorum gelip derneği ziyaret edebilirler, faaliyetleri inceleyebilirler. Üye olmalarına gerek yoktur hatta ve hatta üye olmadan bile onlar için yapabileceğimiz bir şey var ise yapabiliriz. İllaki bize bağlı olmalarına gerek yoktur GİŞDER onlar için bir şey yapabiliyorsa mutlaka yanlarında olacaktır.

 

“GÜVENCESİZ ALANDA ÇOK GÜVENCELİ PROJELER YARATACAĞIZ”

SORU: Bu çalışmalarınız devamında sendikalı örgütlenme olarak gelebilir mi, işçi örgütleri sendikalı hareketler üzerinde gidiyor ülkemizde?

A. KUTLU: Bizim de tabi ki amacımız sendikalaşma. Şimdi ülkenin geneline baktığınız zaman güvencesiz çalışanların sayısı diğerlerinden daha çok neden bir sendikaları olmasın. Ve bu güvencesizliği güvenli bir şekle çevirmek lazım. İsmimiz güvencesiz işçi derneği ama o alanlarda güvenceyi de sağlayacak çalışmalar ve projeler yapmak, biz bunun için varız. 2021 yılın ortalarında hedefimiz 2000-2500 üyedir. Biz dışarıdan gelen mevsimlik işçileri üye yapmıyoruz sadece alanda ulaşabileceğimiz ve kurultay olduğunda buna katılım gösterebilecek insanları üye yapıyoruz.

Bizim Dört Yolda, Erzinde, Tarsus’ta Adana Ceyhan’da bu alanda çalışmalar yürüten derneklerimiz var. Ama inşaat ya da ev temizliğine giden hanımlar açısında şubeler açabiliriz. Biliyorsunuz biz daha yeniyiz ve birde pandemi sürecine denk geldik. Ama inşallah güvencesiz alanda çok güvenceli projeler yaratıp arkadaşlarımızı en iyi şartlarda çalışabilecekleri iş koşulları yaratacağız.

 

“BİRİLERİ BİZİM BİLİNÇLENMEMİZİ DE İSTEMİYOR”

SORU: İş kanunlarımız var mevzuatlarımız var, yönetmeliklerimiz var ama bunların hepsi kağıt üstünde, biz bunlara neden ulaşamıyoruz?

A. KUTLU: Bilinçsiziz, şimdi birileri bizim bilinçlenmemizi de istemiyor. Özellikle emekçi alanının örneğin; bahçeye ya da tarlaya giden insanların belli bir yorgunluğu var ve zaten sosyal yaşantıları yok. Bu kişiler eve geldikleri zaman iş kanununu okuyabilirler. Benim haklarım nelerdir ben nasıl bir çalışma yürütüyorum, ben bu işte bir kaza geçirdiğim zaman ailem nelerden faydalanabilir bunun üzerine arkadaşlarımızın okuması gerekli. Mesela bu güvencesiz alanda bir araştırma yapılsın üç ya da beş arkadaşımız hariç iş kanunu bilen çıkmaz. Mesela iş kanununda şöyle bir madde vardır işçi ve işveren arasında ihbar tazminatı noktasında işçi işverene diyor ki işten çıkacağın zaman 15 gün içerisinde bildirmek zorunda ve onun sonrasında işçi işsiz kaldığı zaman işverende ona iş bulmak zorundadır ve bunu bilen çok az kişi vardır. Haklarımızı bilmiyoruz bu yüzden biz elimizden geldikçe dernekte yaptığımız toplantılarda istişarede kahvelerden geçtiğimizde bütün arkadaşlarımıza söylüyoruz kendinize sahip çıkın. Siz kendinize sahip çıkmazsanız biz elli tane kurum kursak bile bir yere varamayız. Bizim amacımız güvencesizleri bir şemsiye altına toplamaktır bunu da yapmamız için arkadaşların biraz istekli olması gerekir.

 

“BİRİNCİ YOKSULLUK SINIFI GÜVENCESİZLERDİR, İKİNCİ YOKSULLUK SINIFI İSE ASGARİ ÜCRETLİLERDİR”

SORU: Birde söyle bir sorun var öncelik hep yevmiye olarak görülüyor, bir işe girildiği zaman hep önce yevmiye soruyoruz. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

A. KUTLU: Yevmiye konusunda 2020 Ağustos ayında Güvencesiz İşçiler Derneği olarak toplantıda vardık. Toplantıda asgari ücret brütü üzerine zam yapılmak istendi biliyorsunuz 2 bin 943 TL, net rakam ise 2 bin 320 TL. Ama brüt üzerine hesap yapılmaz. Türkiye’de bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 2 bin 943 lira brüt, 412 lira pirim, 29,80 vergi indirimi toplamda da 3 bin 346 lira gibi rakam yapıyor, birde bunu 30 böldüğümüz zaman günlük yevmiyesi 112,80 lira gibi bir rakam olması gerekiyor. Şimdi AKİB diyor ki ben yevmiyeyi asgari ücretten hesaplıyorum. Şimdi günümüzde bir asgari ücretli 30 gün minimum çalışıyor, haftada bir gün toplamda 4 gün evde hatta bazı yerlerde cumartesi ve Pazar evde bu 8 gün yapıyor, bunlar ücretli izinler. Yıllık bir ay izinleri var, bayram pirimleri var ya da cenazesi olduğu zaman 6 günlük mecburi izni var veya çocuk parası yani ne isterseniz var. Birinci yoksulluk sınıfı güvencesizlerdir, ikinci yoksulluk sınıfı ise asgari ücretlilerdir maalesef. Mesela bugün 125 TL ve 150 TL arasında olması gerekiyordu. Çünkü güvencesiz bir işçinin ayda çalıştığı gün 15 gün civarındadır ve hiçbir işçi bir ayını tamamlamıyor

SORU: Güvencesiz işçilerin yevmiyesi ne kadar şuanda?

A. KUTLU: 96 TL şuanda. Daha önce AKİB ile birlikte 2020 yılında yaptığımız toplantıda 102 TL önerdiler bizde 116 TL istedik ve toplantı sonladı. Bir sonraki toplantıda görüşürüz dediler bizde önümüzdeki hafta toplantı olur diye bekliyorduk. O aralarda biz yoğun bir telefon trafiğine girdik her gün 4 dernekle konuşuyoruz ve AKİB’i iki günde bir arıyoruz. Toplantı ne zaman yapılacak diye soruyoruz ama bilgi yok.

 

“SİYASİ KANATTA CİDDİYETSİZLİK VAR”

SORU: Sizin sorunlarınızı milletvekilleri mecliste dile getirebiliyor mu?

A. KUTLU: Cumhurbaşkanından tutun bize kadar hepimiz kağıt üzerinde çok iyi resim çiziyoruz ama her zaman bizim söylemde kalıyor eylem ile ilgili bir alakam yok. Birde şöyle bir şey var bizim hiyerarşik yapımızda bir sorun var ve en üst kademen bir alt kademeye kadar zincirleme bir sorun oluşuyor ve yapıldı mı yapılmadı mı bir denetleme unsuru yok. Ben siyasi kanadında ciddiyetsizliğinden bahsetmek istiyorum. Hatay 11, Adana 15, Mersin 13, Antalya 16 toplamda 55 milletvekili var bu milletvekillerin toplam maaşı 1 milyon 100 bin TL para yapıyor. Bu insanlar güvencesiz insanların olduğu alandan çıkmış onların oylarını almış bugün burada bu insanların oyunu almış Türkiye’de hangi parti olursa olsun Mersin’de Çukurova’da milletvekili var ise temsil etme noktasında etkin olması lazım.

 

“YAPAMIYORSANIZ EVİNİZDE OTURUN O ZAMAN”

Size bir örnek vereyim; 11 Ekim’de Ceyhan’dan Erdemli’ye elma toplamaya giden 35 kişilik bir ekip kaza geçirdi, 2 emekçimizde hayatlarını kaybetti. Bir tane siyasi parti ya da kamu kuruluşu işçi derneklerini arayıp bilgi almadı. Cumhurbaşkanı, Çalışma Bakanı, İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanı hepsi televizyonda çıkıp mevsimlik işçiler ilgili açıklamalar yapıyor ama bu yönde siyasetin hiçbir adımı yok. Mesela belediyecilik işi yereli idare etme noktasıdır sağlık konusunda ya da ekonomi noktasında eğer yapamıyorsanız evinizde oturun o zaman. Seçim sürecinde oy toplamak için insanlara yalan söylemeyeceksiniz. Geçmişte anneler evlerinin önünü temizliyordu ve belediyecilik anlayışı o kadar gelişmemişti ama bugün modern bir belediyecilik anlayışı var. Sağlık, eğitim, emek alınanında çalışma yürütebilirler sosyal ve kültürel aktiviteler konusunda bütün belediyelerin imkânları var. Eğer siz seçimden önce insanların karşısına çıkıp vaatlerde bulunur ve bunları seçimden sonra yapmaz iseniz bu Türkiye siyasetinin ciddiyetsizliğini gösterir, insanların siyasete bakış açısı değişir. Hükümetin ya da ana muhalefetin anlamı kendi ülkesindeki çalışanları kalkındırmaktır. Gıda Tarım Kanunu teklifi üzerinde düzenleme yapılıyor bunun içerinse güvencesiz işçilerle ilgi bir madde katsalar hayatları kurtulur bir güvenceleri olur en azından. Fabrikalara öneride bulunmayın, emredilmesi lazım bugün bu işverenler trilyonlarca lira kazanıyorlar. Bugün Çukurova’da Suriyeli işçiler üzerinden sömürge politikası uygulanıyor. Ucuz iş gücü olarak kullanılıyor biz bunu belirtiyoruz onlar bugün yarın gidecekler ondan sonra görüceğiz sizi. Onların çocuklarının aylık okul gider 20 bin TL ediyor. Narenciye alanında çalışan 10, 15 ailenin aylık geliri 20 bin TL değil.

 

“ARTIK EKMEK ASLANIN AĞZINDA AMA ASLAN KAYIP ORTADA YOK”

SORU: Bu sosyal bir gerilime de neden oldu. İnsanlar arasında huzuru ve barışında bozulmasına neden dışarıdan gelen Suriyeli’nin de çalışmaya ihtiyacı var ama Suriyelinin ucuz iş gücü olarak kullanılması bir takım sıkıntılara neden oluyor mu?

A. KUTLU: Orta Doğu artık kaosu kaldırmıyor toparlanması gerekiyor insanlar aç ve gerçektende insanlar sefalet içerisinde yaşıyorlar Suriye’de inşaat sürecinde başlaması gerekir. Yani artık ekmek aslanın ağzında ama aslan kayıp ortada yok. Tarım ve narenciye alanında gerçekten çok büyük sıkıntılarımız var biz bütün kamu kuruluşlarıyla randevulaştık görüşmek istedik yevmiye, sağlık konularında. Bu pandemi sürecinde sağlıktan bahsediyoruz, şimdi işçi maskeyi kendi cebinden karşılıyor, temizlik konusunda biz dernek olarak denetimleri yapıyor dikkat etmeye çalışıyoruz. Kimse düşünmediği için maske dezenfektan konusunda elimizden geldiği kadar yardım ediyoruz. İl sağlık müdürlüğünü aradım pandemi sürecinde maske dezenfektan istiyoruz dedik onlarda personele yetecek kadar üretebiliyoruz dediler.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA