AYŞENUR ÖNAL
Akdeniz Ziraat Odası Başkanı ziraat mühendisi Turgut Demir, 2020 yılını değerlendirerek önemli açıklamalar yaptı.
“Akdenizli çiftçi 2020 yılını felaketlerle geçirdi!” diyen Demir, “6-7 Aralık 2019’da sel felaketi ile 2020’ye giren çiftçi; Şubat ve Mart ayında dolu, Nisan ayında fırtına, Mayıs ayında sıcak poyraz, Haziran ayında üzümlerde yanma ve Ağustos ayında da 52-53 dereceleri bulan hava sıcaklığı ile narenciyelerde güneş yanığı yaşadı. Yaşanılan doğal afetler ile ürün kalitesinde ciddi düşüş yaşayan çiftçi yıl boyu bir de pandemi ile boğuştu. Yıllardır uğraştıkları banka borçlarının yanı sıra bin bir türlü felaket ile 2020’yi atlatmaya çalışan küçük çiftçi, çıkış yolu arıyor” dedi.
ÇİFTÇİ MİLLİ HASILA’DAKİ PAYINI İSTİYOR
Çiftçinin omzuna çöken onca şeyin ardından 2006 yılında çıkış yolu olarak görülen ve çiftçiye müjde olarak duyurulan Tarım Kanunu’nun uygulanmasını bekleyen çiftçinin, 21’inci maddenin karşılığını görmek istediğini söyleyen Başkan Demir, “2006 yılında Avrupa Birliği’ne uyum kapsamında tarım müktesebatı açılmıştı. Ancak biz tarım müktesebatı ile ilgili birçok şeyi yapamadık. Açtık ama ilerleyemedik, eksik gittik, şartlarımız ona uymuyor.
5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 21’inci maddesine göre, ‘Tarımsal destekleme programlarının finansmanı, bütçe kaynaklarından ve dış kaynaklardan sağlanır. Bütçeden ayrılacak kaynak, gayri safi millî hasılanın (GSMH) yüzde 1’inden az olamaz’. Tarım Kanunu’na göre mevcut iktidarın GSMH’nin yüzde 1’i oranında çiftçiye destek vermesi gerekiyor” dedi.
HALKIN ALIM GÜCÜ DÜŞÜK!
İktidarın enflasyonun yükselmesini engellemek için üretimi baskı altında tutarak, ürünlerin çok daha pahalılaşmasını engellemeye çalışmasını da eleştiren Turgut Demir, “Aslında ülkenin kişi başına düşen milli gelirini arttırsalar; misal ülkede kişi başı gelir 7-8 bin dolar seviyesinden 27-28 bin dolar seviyesine çıksa insanlar 10 liraya domates almaktan gocunmaz. Ülkenin çok ciddi bir kısmı asgari ücretle geçiniyor hala ve asgari ücret 2 bin 300 civarında. 2 bin 300 TL, 300 dolar seviyesinde bir rakama tekabül ediyor. Bu da yıllık 3 bin 600 dolara tekabül eder. Yani gelir adaletini sağlayıp, halkın toplu bir şekilde refah seviyesini yükseltmek lazım. Eğer siz gelir seviyesini arttırırsanız ülkenin tarımsal üretimdeki insanların da üretmesini sağlarsanız, daha iyi fiyatlarla üretmesini sağlarsınız.
KÜÇÜK ÇİFTÇİ KAZANAMIYOR
Eğer insanlar ürettiklerinden kazanamazlarsa, üretim yapan insanların çocukları köylerden şehirlere göçecek, bu sefer üreten insanlar azalacak. Aslında var olan tehlikelerden bir tanesi tarımda üretim yapan çiftçilerimizin kazanamaması.
Büyük çiftçilerimiz ile küçük çiftçilerimizi ayırt etmemiz gerekiyor. Büyük çiftçilerimiz derken Adana ve Tarsus ovalarında tarım yapan, yeni teknolojiyi tamamen kullanan, güçlü çiftçileri kast ediyoruz. Bunlar zaten dışarıdan yeni çeşit getirme konusunda veya fide geliştirme konusunda aşamalarında çok iyi. Ve iyi de kazanıyorlar.
TEŞVİKLER KİME VERİLMELİ?
Bizim teşviklerimizin, desteklerimizin daha çok bahsettiğimiz küçük üreticilerimize yapmamız gerekiyor. Akdeniz Ziraat Odası olarak yaklaşık 22-23 bin civarı aktif üyemiz var. Bunların da ciddi bir kısmına baktığımızda küçük üretici. Yüzde 1-2 seviyesinde büyük üretici var. Onların haricindekileri tamamı küçük üretici. Bunların kazanması için de birim alanından maksimum verim alması gerekiyor. Yani büyük üreticinin bin dönüm alanı varsa dekarda 3 bin lira para kazanıyorsa 3 milyon TL kadar para kazanmış oluyor. 3 milyon ile geçinmek çok kolay ama sizin araziniz 10 dekarsa ve araziden 2 bin veya 3 bin kazanıyorsanız, 30 bin TL para yapar. 30 binle kendi tarım Bağkur’unuzu ödediğiniz zaman 18 bin gibi bir para kalır, bu para da zaten asgari ücretin bile altında kalır. O yüzden esas olan küçük üreticiyi desteklemektir. Yani sosyal devletinde en büyük özelliklerinden bir tanesi küçük üreticiyi desteklemek. En son açıkladıkları rakam 0,39 yani binde 3,9 kadar bir rakam ayrılmış” diye konuştu.
VEKİL GÖKÇEL TBMM’DEN ÇAĞRI YAPMIŞTI
Geçtiğimiz ekim ayında CHP Mersin Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Cengiz Gökçel de TBMM Genel Kurulunda çiftçilerin sorunlarını dile getirerek, “Çiftçinin AKP’den 176 milyar lira alacağı var” diyerek Tarım Kanunu’ndaki milli gelirden pay almaya değinerek, gereğinin yapılması için hükümete çağrı yapmıştı.