GİZEM EKİCİ
Pandemi süreci ile 2020 yılında eğitimde yaşanılan büyük aksaklıkları gözler önüne seren Eğitim-Sen Mersin Şubesi, uzaktan eğitime dair önerilerini dile getirdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tutarsız ve günü birlik çözümlerinin öğrenciler, eğitim emekçileri ve velileri mağdur ettiğini ve etmeye de devam ettiği süreçte önerilerinin dikkate alınmasını isteyen eğitim emekçileri, önerilerini madde madde sıraladı.
Basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Şube Sekreteri Semih Gündoğdu, öneri ve talepleri şu şekilde sıraladı;
“ÖZEL EĞİTİME BÜTÇEDEN YETERLİ KAYNAK SAĞLANMALI”
“Engellilerle ilgili her türlü eğitim, yardım ve diğer etkinlikler kamu eliyle ve kamu hizmeti anlayışı çerçevesinde yapılmalıdır. Engelli bireyler engel tanısı konduktan sonra yaşam boyu özel eğitim sürecine dâhil edilmelidir. Eğitimlerine özel eğitim sınıflarında bu eğitimi veren öğretmenler ile devamı etmeleri sağlanmalıdır. Özel eğitim sınıflarında da grup eğitiminin yanında bireysel eğitim verilebilmelidir. Engellilerin eğitimi ile ilgili olarak tam donanımlı okul ve sınıflar kurmalı, bu alanda uzman personel çalıştırmalı, tüm bölgelere ve yurttaşlara eşit ve dengeli bir hizmet olarak sunulmalıdır. Engellilerin her türlü kamusal hakkından eşit şekilde yararlanması için gerekli olan düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Yollar, binalar, toplumsal yaşam alanları engellilerin ihtiyaçlarına uygun bir düzenlemeye kavuşturulmalı, toplum engellilere nasıl davranacağı ile ilgili bilinçlendirilmelidir. Engellilerin lehine, onların talepleri doğrultusunda bir yasal düzenleme yapılmalıdır. Özel eğitime bütçeden yeterli kaynak sağlanmalı, kamuya ait özel eğitim kurumları ve okullarının sayısı artırılmalıdır.
“ENGELLİLER İÇİN YENİ İSTİHDAM ALANLARI YARATILMASINA ÖZEN GÖSTERİLMELİDİR”
Çeşitli sosyal güvenlik kurumlarına bağlı olarak çalışanların ve sosyal güvenceden yoksun olan ailelerin çocuklarının kullandıkları bütün cihazlar devlet tarafından ücretsiz olarak karşılanmalıdır. Çocukların sosyal aktivitelerini geliştirecek etkinliklere öncelik verilmelidir. Özel eğitime muhtaç çocuklar için yeterli sayıda öğretmen, rehberlik uzmanı, psikolojik danışman ve yardımcı hizmet personeli kadrosu açılmalı, bu personel her yıl hizmet içi eğitimden geçirilmelidir. Sorun sadece eğitim boyutuyla sınırlandırılmamalı, engelliler için yeni istihdam alanları yaratılmasına özen gösterilmelidir. Hiçbir koşul aranmaksızın yeni istihdam alanları açılmalı, yasal olarak engelli çalıştırmak zorunluluğu bulunan işyerlerinin denetimleri yapılarak, kurallara uymayanlar hakkında gerekli yaptırımlar uygulanmalıdır.”
“UZAKTAN EĞİTİM EKSİKLİKLERİ GİDERİLMELİ”
Uzaktan eğitimde neler düzeltilmesi gerektiğini söyleyen Gündoğdu, bu konuda ise şu önerileri sıraladı;
“Süreçle ilgili aileler bilgilendirilmelidir. Anne-babalara yönelik, çocuklarının eğitimi konusunda neler yapabilecekleri ve nasıl yapabileceklerine dair bilgilendirme ve de destekleme çalışmaları yapılması oldukça önemlidir. Bu, ebeveynlerin kendilerini yalnız hissetmemeleri ve çocuklarına en yüksek düzeyde öğrenme fırsatları sunmaları açısından gereklidir. Bunun yapılabilmesi için EBA’da ailelere yönelik içerikler geliştirilebilir. Video konferans ya da eğitici kısa filmlerle ailelere koçluk yapılarak ebeveynlik becerilerinin geliştirilmesi sağlanabilir. Ebeveynler çocuklarla yaptıkları çalışmaların raporlarını öğretmenlere ileterek onlardan alacakları dönütler sayesinde adım adım becerilerini geliştirebilirler. Ebeveynler ile öğretmenlerin, telefon veya görüntülü ortamlarda kuracakları nitelikli iletişim ve işbirliği, özel gereksinimli çocukların uzaktan eğitiminde fark yaratacaktır.
“EĞİTİMİN SÜREKLİLİĞİ SAĞLANMALIDIR”
Öğrencilerin seviyelerine ve özel durumlarına uygun olarak içinde bulunulan koşullar izah edilmeli ve bu süreçte izlenecek yolla ilgili kişiye özel bilgilendirme yapılmalıdır. Eğitimin sürekliliği sağlanmalıdır. Uzaktan eğitim ve etkileşimli öğrenme gibi televizyon veya EBA üzerinden çocukların katılacağı dersler ve etkinlikler için evin daha sakin bir köşesi, sınıfındakine benzer bir masa veya bir minder ile öğrenme köşesi ya da öğrenme sırası olarak düzenlenmeli ve sadece eğitim amacıyla kullanılmalıdır. Kaynaştırma yoluyla eğitim alan öğrencilerin telafi eğitimi sürecinden de diğer öğrencilere göre daha erken okula başlaması ve daha uzun bir hazırlık dönemi geçirmesi gerekir. Örneğin öğrenmeyle ilgili problemi olan bir öğrencinin okula yeniden alışma ve hazırlık sürecinin daha uzun olması gerekir.
“ÖĞRENCİLER UZAKTAN EĞİTİMDE DE YETENEKLERİNİ KEŞFEDEBİLMELİ”
Çocuklar uzaktan eğitim sürecinde yeteneklerini keşfedici ve öğretmenlerinin önerdiği aktiviteleri/etkinlikleri ebeveynlerinin desteği ile yapmalıdır. Bu noktada öğrencilere baskı uygulamadan belli sorumluluklar verilip akabinde teşvik edici olması için ödüllendirilmeleri faydalı olacaktır. Aile bireyleri evlerde özel gereksinimli çocuklarını ev işlerine ortak ederek öğretimi yapılan bazı becerileri tekrar edebilirler. Örneğin; el yıkama, diş fırçalama, saç tarama, giyinme, soyunma gibi becerileri tekrarlamak uygun olabilir. Aynı zamanda çocukların bu süreçte görüşemedikleri öğretmenleri, arkadaşları, aile yakınlarıyla telefon ile görüşmeleri sağlanabilir.
“PSİKOLOJİK DESTEĞE İHTİYACI OLAN AİLELERE GEREKLİ YARDIM SAĞLANMALI”
Psikolojik destek ihtiyacı olan ailelerin, hem öğretmenler hem de destek ekipleriyle iletişime geçerek gerekli yardımı almaları sağlanmalıdır. Bakanlığın veliler için hazırladığı içerikler uzaktan eğitim kanallarından ve erişim ağlarında düzenli olarak takip edilmelidir. İnternet yoluyla değişik dijital platformlarla bu çocuklarla bire bir eğitim yapılabilir. 40 dakika gibi süreler değil ama en azından 15’er dakikalık düzenli görüşmelerle çocuğu aktif tutmanın yolları olabilir. Yani temel amaç çocuğu aktif tutmanın yollarını aramak olmalıdır.”