AYŞENUR ÖNAL
Sadece 83 dekarlık bir alanı 1. Derece Doğal Sit Alanı ilan edilen Alata’nın geri kalan 3 bin 500 dekarlık kısmına ne olacağı merakı sürüyor. Ranta kurban edilmesinden korkan doğaseverler, 3 bin 500 dekarlık alan için yetkililerden yanıt bekliyor.
Konuyu yeniden gündeme getiren ve bir cevap bekleyen Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan, “Sadece belli bir alan sit alanı ilan edildi ama burası tamamen farklı bir ekosisteme ait. Şimdi sadece bir bölgeyi sit alanı ilan etmek, diğer bölgeleri bunun içine almamak ekosistemin yapısını bozar. Burada endemik bitki türleri var. Bazen bu sit alanlarını derecelendirip 2 ve 3 derece sit alanlarını imara madenciliğe açabiliyorlar. Çünkü önünde her hangi bir yasal sınırlama olmamış oluyor. Umarız Alata için de böyle bir düşünce yoktur. Bize gelecek cevaba göre yargıya başvuracağız” sözlerine yer verdi.
Mersin’in 120 km sahil şeridi olduğunu ve çoğu yerin rantçılar tarafından kuşatıldığına dikkat çeken MERÇED Eş Başkanı Kenan Hoplar, “Bu 120 km’de kamusal anlamda yararlanılabilecek 3 tane yer var. Birisi 75. Plaj, diğer Erdemli Çamlığı, en önemlisi de Alata. Fiilen kıyı kenar çizgisi yok edilerek siteler tarafından yok edilmiş durumda sahil. Burası geçmişte rant çevreleri tarafından tutulmak istendi. Buradaki toplum dinamikleri tepki gösterince geri adım atıldı” diye konuştu.
“ALATA TARIM ÜNİVERSİTESİ OLSUN”
Bu rant kumpasına bir yeri daha kurban etmemek için Alata’nın tarım üniversitesi olması gerektiğini söyleyen Hoplar, “Üniversite rant ile ilgili planlamayı ortadan kaldırır. Türkiye’de tarım üniversitesi yok. Hollanda’da Konya kadar bile bir yer değil ama 5 tane tarım üniversitesi var. Ne ekolojik ne de toprak yapısı uygun değil ama 5 tane tarım üniversitesi açmışlar. Tarımın anavatanı olması gereken ülkemizde tarım yok ediliyor. Burası tarımsal gelişme için de öncü rol oynayabilecek bir tarım üniversitesi olmalı. Bu konuda da toplumsal dinamikleri zorlamak adına adımlar atmamız gerekir” çağrısı yaptı.
SUSUZLUK TEHLİKESİ KAPIDA, BİZ RANTA YER AÇIYORUZ!
Alata ile ilgili basın açıklaması yapan Aslan, “Gezegenimiz küresel ısınma ve iklim krizi ile karşı karşıyadır. Ülkemiz İklim krizi yüzünden kuraklık tehdidi yaşıyor. Susuz yaşam tehlikesi bizi bekliyor. Su biterse hayat biter bilinciyle bundan sonra bilimsel metotlarla yaşam alanlarımızı korumamız ve iklim krizine karşı mücadele etmemiz gerekirken Ülkemizde genel olarak ne yazık ki Sürdürülebilir Gelişme adı altında kültür varlıkları, tabiat varlıkları, SİT ve koruma alanları ranta kurban edilmektedir. Rant politikaları ile kentimizde yaşam alanlarımız vahşi madencilik, kirli teknolojiler, endüstriyel tarım ve hayvancılık yüzünden talan edilerek kirletilmiştir.
MERSİN’İN AKCİĞERİ; ALATA
Bölgemizin akciğerleri, Ülkemiz ve Kentimiz için çok önemli araştırmalar yapan ve bir laboratuar niteliğini taşıyan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nün yeri 1. Derece doğal sit alanıdır. Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün görev alanı Göller Yöresi dışında bütün Akdeniz Bölgesini kapsamaktadır. Ana görev başlıkları ise meyvecilik, bağcılık, sebzecilik, süs bitkileri, tıbbi aromatik bitkiler, toprak su kaynakları ve arıcılık olarak belirlenmiştir. Kurumun çalışmaları verim ve kaliteyi geliştirmek, tohumluk üretmek, fidan temin etmek, toprağın verimlilik potansiyelini belirleyerek, uygun gübreleme teknikleri geliştirmek, su kaynaklarını korumak ve rekolte tahmin raporları hazırlamak gibi işlerdir.
“MERSİN HALKININ ALATA DEĞERİNE SAHİP ÇIKMASINI BEKLİYORUZ”
Ülkemiz ve Kentimiz için çok önemli bir işleve sahip olan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin tamamının koruma alanı iken, son zamanlarda alanın koruma bütünlüğü bozularak sadece 83 dekarlık alanının koruma altına alınmasının nedeninin madencilik, kirli teknolojiler, endüstriyel tarım hayvancılık ve imar rantının olmamasını diliyoruz. Yetkililerden Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün yerinin koruma bütünlüğünü bozacak olan ve sadece 83 dekarlık alanının koruma altına alınmasının nedenlerinin açıklanmasını bekliyoruz. Alata hepimizin ranta kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Alata’nın korunması için bundan sonra da derneğimiz demokratik ve hukuksal mücadele etmeye devam edecektir. Mersin halkının Alata değerine sahip çıkmasını bekliyoruz.