Haber Merkezi
HDP Mersin Milletvekili ve TBMM Tarım Komisyonu Üyesi Rıdvan Turan, tarım toprakların korunması için meclise kanun teklifi verdi.
Turan’ın, Hazine Arazilerinde Tarımsal Faaliyet Sürdüren Üreticiler Hakkında Kanun Teklifi’nde, on yıllardır topraklarını işleyen insanların bu topraklardan sökülüp atılmasını ve her geçen gün azalan tarım arazilerinin yok olmasını engellemek amaçlanıyor.
“KIRAÇ BOZKIRLARI, BATAKLIKLARI TARIM ARİZİSİ YAPTILAR”
Teklif gerekçesinde Türkiye’de hazine arazilerinde tarımsal faaliyet sürdüren geniş bir üretici nüfus bulunduğuna dikkat çeken Turan, “Bu vatandaşlar kimi yerde onlarca, kimi yerde de yüzlerce yıl evvel şu an ikamet ettikleri ve üreticilik yaptıkları alanlara yerleşmişlerdir. Buna karşı devlete ecrimisil ödemektedirler. Çoğunluğu göçebelikten yerleşik kültüre geçmiş olan bu yurttaşlar, uzun yıllar içinde gelip yerleştikleri kıraç bozkırları, bataklık alanları tarıma uygun hale getirmişlerdir. Bu faaliyet Türkiye tarımı açısından son derece kıymetlidir.
İSTİHDAMA VE EKONOMYE KATKILARI BÜYÜK
Ağırlıklı olarak küçük ölçekli üretim yapan bu vatandaşlar, özellikle kurdukları meyve bahçeleriyle, limon, portakal, greyfurt, zeytin başta birçok ürün yetiştirerek, ekonomiye önemli katkılar sağlamış ve istihdam yaratmışlardır. Küçük ölçekli ve polikültür esaslı, daha az girdi kullanarak yaptıkları tarım hem ekolojiyi korumak açısından hem de toprağı rehabilite etmek açısından önemlidir.
“İNŞAAT SEKTÖRÜ İÇİN KOLAY LOKMA GÖRÜLÜYORLAR”
Gelip yerleştikleri alanların ilk başta kentten çok uzakta olmasına karşın, yıllar içinde kentlerin büyümesiyle birlikte kentler bu tarım alanlarına yaklaşmış, yeni inşaat alanları ihtiyacı artmış, bununla doğru orantılı olarak da toprağın emlak değeri yükselmiştir. Şimdi, üreticinin mülkü olmayan bu alanlar inşaat sektörü için kolay lokma olarak görülmekte, çeşitli yol ve yöntemlerle üreticiler bu topraklardan sürülmek istenmekte, dikili alanlar tahrip edilmek istenmektedir. Rantiyeci çıkar şebekeleri, köylü üzerinde terör estirmekle kalmamakta, siyasi uzantıları vasıtasıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya belediyeler üzerinden bu amaçlarına ulaşmak için operasyonlar düzenlemekte ve bunda başarılı da olmaktadırlar. Bunun karşısında atadan dededen oralı olmuş olan, emeğini alın terini toprağa verip orayı yurt edinmiş olan insanlar bölgeden sürülmekte, işsizliğe mahkûm edilmekte ve yaşamlarını artık tüketici olarak sürdürmeye mecbur bırakılmaktadır.
MERSİN’DE 920 BİN FUTBOL SAHASI BÜYÜKLÜĞÜNDE TARIM ALANI YOK EDİLDİ
Ayrıca ülkemizde son 18 yılda 3 milyon hektardan yani iki Trakya’nın tarım alanından daha fazlasının, kentleşme başta tarım dışı faaliyetlere kurban edildiği düşünüldüğünde bu gidişatın gıda egemenliği, gıda güvenliği ve gıda güvencesi açısından taşıdığı riskin düzeyi görülebilir. Seçim bölgem olan Mersin ilimizde 2007 ile 2020 arasında TÜİK’e göre 13 yılda yaklaşık 650 bin dekar (920 bin futbol sahası) tarım alanının yok edildiği dikkate alındığında, şu anda 3 milyon 296 bin dekar olan tarım alanının bu hızla gidilirse 67 yılda tüketileceği, tarım için bir saksı toprağın dahi kalmayacağı söylenebilir. Kimseye bir zararı olmayan, ülkeye ve yaşadıkları bölgeye sayısız faydası olan insanlara yapılan bu zulmün durdurulması gelecek kuşaklara karşı vazifemiz olmalıdır” diye konuştu.