HEDİYE EROĞLU
15 Temmuz darbe girişi sonrası ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yayınlanan ve idari işlemle ihraç imkânı tanıyan 667 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) hukuksuzluğu can almaya devam ediyor.
KHK’nın 10’uncu yılında Mersin’de ihraç edilen Eğitim-Sen üyesi 86 eğitim emekçisinden biri Salman Taş, yaşamını yitirdikten 2 yıl sonra görevine iade edildi.
AKCİĞER KANSERİNE YENİLDİ
Mersin’de mesleğinde 28’inci yılındayken Cemile Hamdi Ongun Meslek Lisesi’nde Tarih Öğretmeni olarak görev yapan Salman Taş, KHK ile 7 Şubat 2017’de ihraç edildi.
İki çocuk babası olan ve eşi çalışmayan Taş, yaşanan zulüm ve haksızlık karşısında hukuk mücadelesi başlattı. Ancak maddi ve manevi zor günler geçiren Salman Taş’ın, yaşadığı zorluklar bedenini ağır geldi.
Akciğer kanserine yakalanan Taş, 28 Nisan 2029’da vefat etti. Taş ailesi babasız ve yalnız kalmanın derin üzüntüsünü yaşarken, zorluklar daha da katlandı.
Ancak önceki gün Salman Taş, görevden ihraç edildikten 4 yıl ve yaşamını yitirdikten 2 yıl sonra suçsuz bulunarak görevine iade edildi.
MERSİN’DE 70’İ AŞKIN EĞİTİM EMEKÇİSİ GÖREVİNE İADE EDİLMEYİ BEKLİYOR
Kendisi de KHK mağduru olan ve hakkında takipsizlik kararı bulunmasına rağmen hala görevine iade edilmek için KHK Komisyonu’nun kararını bekleyen Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, yaşananlara isyan etti.
Mersin’de üyeleri olan 86 eğitim emekçisi ihraç edilirken 70’i aşkın kişinin hala komisyon kararını beklediğini aktaran Sümbül, “Arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğu ile ilgili savcılık soruşturmasında hiçbir delil ve kanıt bulunamadı ve takipsizlik kararı verildi. Takipsizlik kararına komisyona iletmemize rağmen hala görevimize iade edilmedik” dedi.
“KAHRINDAN ÖLDÜ”
Başkan Sümbül, üyeleri Salman Taş ile ilgili verilen karar ile ilgili buruk bir sevinçle karşıladıklarını belirterek, “Bizim için çok acı bir haber çünkü neredeyse kahrından öldü. Maddi manevi çok zor durumda kaldılar. Şuan iade edilmesi kararı şaka gibi. Çünkü bu karar bir yandan bizlere ne kadar haksızlık, hukuk yapıldığını kanıtlıyor. Diğer yandan arkadaşımız geri gelmeyecek. Yaşadığımız acılar bizlerin yüreğinde, bu buruk bir durum.
Bize haksız hukuksuz bir şekilde reva görülen bu zulmü de bu süreçte yitirdiğimiz yoldaşlarımızı da unutmayacağız. Acı, buruk sevinç ve onurla anıyorum. Mücadelemizde yaşayacaksın. Son arkadaşımız görevine dönene kadar hem arkadaşlarımızın mücadelesini yaşatacağız, hem de haksız hukuksuz ihraçlara karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.