Haber Merkezi
Mersin Deniz Ticareti Odası 1 No’lu Meslek Komitesi Başkanı ve Akgünler Denizcilik Yöneticisi Murat Tokmar, Mersin Deniz Ticareti dergisinin Ağustos sayısına konuk oldu.
Yolcu ve yük taşıyan gemi işletmelerinin pandemi sürecinde yaşadığı sıkıntıları anlatan Tokmar, salgında yeterli sayıda yolcu ve yeterli miktarda yük olmaması nedeniyle zarar etseler de seferlerine devam ettiklerini belirterek, “Zararına gerçekleştirilen bu seferler anavatanımız ile yavru vatanımız arasında bir köprü görevi görme misyonumuzun gereğiydi” diye konuştu.
Sektörün öncelikli sorununun yüksek maliyetler olduğunu altını çizen Tokmar, bu maliyetler arasında en önemlilerinin çoğunlukla döviz cinsinden olan liman ve yakıt giderleri olduğunu aktardı. “Ayrıca gemi bakım onarım maliyetleri de önemli bir yer tutmaktadır” diyen Tokmar, “Liman koşullarının iyileştirilmesi, limanlarda mesai yerine vardiya sisteminin uygulanabilmesi ve turizm ile birlikte Türkiye ve KKTC arasındaki ticaretin de geliştirilmesi en önemli beklentilerimizdir.
Bu anlamda sektörün çatı kuruluşu Mersin Deniz Ticaret Odası’nın en önemli fonksiyonları, bu sektördeki tüm paydaşlar arasında önemli bir köprü görevi görmesi ve iletişimi ve iş birliklerini mümkün kılması. Bu konudaki inancımızı belirtirken, Mersin Deniz Ticaret Odası’na çalışmalarında başarılar dileriz” dedi.
PANDEMİ OLUMSUZ ETKİLEDİ
Sektörün pandemiden etkilerini de değerlendiren Tokmar, “Küresel bir salgın olan Covid-19 tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de öncelikle toplum sağlığı olmak üzere birçok konuda etkili olmuş, tüm sektörlerde olduğu gibi yolcu ve yük taşımacılığında da birçok olumsuzluğa yol açmıştır.
İlk olarak, sağlığın hepimizin önceliği haline gelmesi ve ekonomik açıdan birçok belirsizliğin ortaya çıkması nedenleriyle gerek mal gerekse hizmet tüketimlerinde önemli oranda düşüş meydana gelmiştir. Üretim yapan birçok işletme faaliyetlerine ara vermiş, satış yapan esnaf dükkanlarını kapatmış, bunun sonucunda da ekonomide büyük bir daralma yaşanmıştır. Hal böyle olunca lojistik sektörü de bu durumdan çok kötü bir şekilde etkilenmiştir. Buna ek olarak, salgından korunmak için alınan tedbirler, faaliyetlerine devam etmek zorunda olan lojistik firmalarının operasyonlarını hem zorlaştırmış hem de maliyetlerini artırmıştır.
UÇUŞLAR DURDU, GEMİLER DURMADI
Biz Kuzey Kıbrıs ve Türkiye arasında yolcu ve yük taşımacılığı yapan bir gemi firmasıyız. Uçak seferlerinin bile durma noktasına geldiği bir dönemde, Ada’ya özellikle gıda ve sağlık ürünlerinin sevkiyatının devam edebilmesi için seferlerimize ara vermeden devam edildi. RoRo-Yolcu tipindeki gemilerimizin fizibıl çalışma koşullarında sağlanması gereken yeterli miktardaki yolcu sayısı ve yük miktarı olmadan zararına gerçekleştirilen bu seferler anavatanımız ile yavru vatanımız arasında bir köprü görevi görme misyonumuzun bir gereğiydi.
SALGINA KARŞI DENETİM VE TEDBİR
Bu seferleri gerçekleştirirken hem yolcularımızın hem de gemi ve kara personelinin sağlığını korumak adına azami düzeyde önlemler alınmıştır. Her iki ülke tarafından yürürlüğe konulan yönetmeliklere harfiyen uyulmuş, her sefer öncesinde ve sonrasında gerek yolcu salonu gerekse genel alanlarda dezenfenksiyon işlemleri uygulanmış, yolcu kabulü sırasında sağlık kontrolleri gerçekleştirilmiş, seyir sırasında uyulması gereken kurallar belirlenmiş ve denetlenmiş, personelin belli periyotlarda sağlık kontrollerinden geçirilmesi sağlanmış ve gemiye binen yük ve araçların ilaçlanmadan gemiye alınmaması konusunda hassasiyet gösterilmiştir. Salgınla mücadele süreci boyunca da bu hassasiyet aynen devam edecektir” diye konuştu.
“ROTASYONA GEREK OLMAYAN BİR KADROYA SAHİBİZ”
Gemiadamlarının değişimi konusunda yaşana sıkıntılara ilişkin de konuşan Tokmar, “KKTC ve Türkiye arasında gerçekleştirdiğimiz seferlerimiz uzak yol olarak nitelendirilen seferler kategorisinde olmadığından, firmamızda ve gemilerimizde uzun süredir hizmet veren ve çok sık rotasyona gerek olmayan bir kadromuz mevcuttur. Dolayısıyla, bu süreçte sıklıkla yapılan sağlık kontrolleri, salgın ve alınması gereken önlemlerle ilgili yoğun eğitim ve gerekli kişisel koruyucular ve hijyen malzemelerinin yeterli miktarda teminiyle herhangi bir sıkıntı yaşanmasının önüne geçilmiştir” dedi.
“KKTC-TÜRKİYE TURİZMİ NASIL ARTAR?”
Murat Tokmar, “KKTC-Türkiye turizminin geliştirilmesi için neler yapılmalıdır?” sorusuna ise şu yanıtı verdi; “Bu iki ülke arasındaki turizmin geliştirilmesinde en önemli etken ulaşımdır. Uçak önemli bir ulaşım aracıdır ancak geminin de bunun alternatifi olması gerekir. Bu nedenle her iki ülkedeki gemi limanlarının koşullarının iyileştirilmesi, yolcular için daha konforlu hale getirilmesi ve limanlarda verilen hizmetlerin kalitesi artırılırken maliyetlerinin de daha makul seviyelere çekilebilmesi gerekmektedir. Böylelikle gemi işletmecileri de sağlanacak bu iyileştirmeler sayesinde kendi hizmetlerini de daha kaliteli ve daha uygun fiyatlarda sunabileceklerdir”.