CİNAYETİ PROTESTO ETMEK İSTEYEN KADINLARLA POLİS ARASINDA ARBEDE
18 Aralık 2021 Cumartesi 19:14
Mersin’de Feriha Temiz isimli kadının tantunici Metin Masat tarafından öldürülmesini protesto etmek için olay yerine yürümek isteyen kadınlarla Çevik Kuvvet arasında arbede çıktı. Sokak aralarında da süren arbedede kadınlar polis barikatını aşamadı.
Hediye Eroğlu
Mersin’de Kadın Platformu üyesi bir grup kadın Cuma Günü Silifke Caddesi’nde Feriha Temiz isimli kadının tantunici Metin Masat tarafından öldürülmesi olayını protesto etmek için Özgür Çocuk Parkı yanında toplandı. Cinayete tepki içeren pankart ve dövizler açan kadınlar cinayetin işlendiği Silifke Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşün başında kadınların önü Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kesildi. Polisler izinsiz olduğunu gerekçesiyle yürüyüşe izin vermedi. Olay yerine gelen Çevik Kuvvet ekipleri de barikat kurarak kadınların önünü kesti. Polislerin izin vermemesi üzerine yaşanan tartışma sonrası kadınlar bir süre oturma eylemi yaptı. Oturma eyleminin ardından kadınlar pankartları ile geri dönerek olay yerine ulaşmak için Kültür Mahallesi ara sokaklarına yöneldi. Bunun üzerine polislerle kadınlar arasında ara sokakta kovalamaca yaşandı. Polislerin pankartı almak istemesi üzerine ara sokakta da arbede yaşandı. El konulması üzerine pankartı bırakan kadınlar koşmaya devam etti. Bu defa ise kadınların önü Kültür Mahallesi 4402 Sokak üzerinde Çevik Kuvvet polisleri tarafından kesildi. Burada arbede yaşanırken kadınlar izin verilmemesi üzerine basın açıklamasını ara sokakta yapmak zorunda kaldı.
“BİR KADIN DAHA ARAMIZDAN AYRILDI”
Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Çiğdem Göksoy, “Dün sabah saatlerinde Mersin’de katledilen bir kadının, Feriha Temiz’in haberiyle güne başladık. Metin Masat isimli fail sokak ortasında bir kadını ateşli silah ile katledip ardından intihar etti. Şu an bulunduğumuz yerden çok uzak olmayan bir yerde, her gün yaşamak için mücadele eden, başka kadınların ölüm haberlerini duyan kadınlardan bir daha aramızdan alındı” şeklinde konuştu.
“FERİHA TEMİZ İSYANIMIZDIR”
Bir kişi dahi eksilmeye tahammülümüz yokken sadece Kasım ayında tam 28 kadınının katledildiğini anlatan Göksoy, “Bu verilere geçtiğimiz yıla bakarsak neredeyse 268 kadın katline ulaşıyor. Bir kadının sokak ortasında güpegündüz öldürülmesini bu denli kolay, bu denli meşru hale getiren erkek devlet ve erkek adaletin cezasızlıklarla bu cinayetleri adeta teşvik etmesidir. Sokaklarımızda, evlerimizde, iş yerlerimizde öldürülmemizi münferit olaylarmış gibi göstermeye çalışanlar, hayatlarımıza ve yaşam alanlarımızı gasp edip, her birimizi şiddet sarmalı içine itmek isteyenlerdir. Çürümüş iktidarlarının paçasını kurtarmaya çalışırken ülkenin içinde bulunduğu durumu giderek uçurumun kenarına getiren AKP-MHP ittifakı düşmanca politikaları ile kadınların hayatlarını ellerinden alarak failleri korumaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR”
“İstanbul Sözleşmesi’ni keyfi bir şekilde iptal edip, kendi siyasi çıkarları uğruna kadınların, LGBTİ+’ların, çocukların yaşam hakkını hiçe sayan, vatandaşlarını cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim üzerinden hedef gösterenler açıkça suç işlemeye devam ediyor” diyen Göksoy, “Her yeni güne bir kadının katli ile uyandığımız, şiddetin boyutlarının her geçen gün arttığı, bizzat devletin uyguladığı ekonomik şiddetin önünün alınamadığı bu günlerde kadınlar hayatları için durmaksızın mücadele etmek zorunda kalıyor.
“ÖLMEK DEĞİL YAŞAMAK İSTİYORUZ”
Feriha Temiz bu kadınlardan sadece bir tanesi. Şiddetin her türlüsüne bir şekliyle bahane arayan, cinayetleri normalleştirmeye, meşrulaştırmaya çalışan ataerkil düzenin her alanda etrafımızı sardığını biliyor, bir gün dahi hayatlarımız için mücadele etmekten vazgeçmiyoruz. Biz mücadele ederken saldırılarını kesmeyen, kazanımlarımızı, güvencelerimizi elimizden alamaya kalkanlar karşısında duruyoruz. En önemli kazanımımız olan İstanbul Sözleşmesi’ni fesh edenler bu katliamların birincil sorumlusudur. Sözleşmenin işaret ettiği gibi kovuşturma ve soruşturma süreçlerini işletmeyenler, erkek adaleti kutsal sayanlar, iktidarın köhnemiş düşmanca ve kirli ittifaklarının arkasında duranlar bu katliamların birincil sorumlusudur. 6284 sayılı kanunu hiçe sayıp kadınların ve LGBTİQ+ların hukuki haklarından faydalanmasını engelleyenler bu cinayetlerin birincil sorumlusudur” şeklinde konuştu.
“ERKEK VURUYOR, DEVLET KORUYOR”
Feriha Temiz’i sokak ortasında katleden fail Metin Masat’ın bu cinayeti tek başına işlemediğini vurgulayan Göksoy şöyle devam etti: “Bu cinayeti işlerken elini tutanlar erkek devlet politikaları, erkek adalet, gerici siyasal İslam odakları, cinayetleri meşrulaştıranlar, şiddeti yok sayanlardır. Erkek egemen yapının temsilcileri olan bu kurum ve kuruluşlara da buradan sesleniyoruz. Tırnağına dokunduğunuz her kadının hesabını soracağız. Korkun, buradayız, gitmiyoruz. Erkek kurumlarınızı yıkacak, sağlamadığınız adaleti gün gelecek ellerinizden söke söke alacağız. Feriha Temiz ve katledilen tüm kadınların isyanıyla karşınıza dikileceğiz. İtaat eden, susan, cezasızlık politikalarınızla her gün sindirmeye çalıştığınız ürkek kadınlar olmayı hiçbir zaman kabul etmedik, etmeyeceğiz. Erkek aklınız, erkek devletiniz, erkek adaletiniz ile dil, din, sınıf fark etmeksizin yaşamdan kopardığınız, kirpiğine dokunduğunuz her kadın için hesap soracağız.”