“OYALAMA KOMİSYONUNA DÖNÜŞTÜ”


 

Mersin’de KESK üyeleri KHK ile işlerinden edilen kamu emekçilerinin işlerine iade edilmesi için eylem yaparak oyalama komisyonuna dönüşen OHAL Komisyonunun lağvedilmesini istedi

Hediye Eroğlu

 

Mersin’de KESK üyeleri KHK ile işlerinden olan kamu emekçisi arkadaşlarının işlerine iade edilmesi için bu hafta sonu da eylem yaptı. Özgür Çocuk Parkı’nda gerçekleştirilen eylemde “Haksız hukuksuz işten atılan KESK üyeleri işlerine iade edilsin”, “Reddinizi reddediyoruz, KHK’lar gidecek biz kalacağız” pankartı açıldı.

KESK Dönem Sözcüsü ve BES Mersin Şube Başkanı Murat Doğan yaptığı basın açıklamasında “AKP hükümeti 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL’i fırsata çevirerek on binlerce kamu emekçisinin çalışma hakkını herhangi bir yargısal süreç işletmeden, savunma almadan ve somut belge bilgiye dayanmadan ve evrensel güvenceleri ihlal ederek ellerinden aldı ve ihraç etti” dedi.

 

“OYALAMA KOMİSYONUNA DÖNÜŞTÜ”

İktidarın ihraçlara ilişkin tüm itiraz yollarını kapatması içeride ve dışarıda itirazların yükselmesine neden olduğunu vurgulayan Doğan, “AİHM’e de  on binlerce başvuru yapılınca hızla bir oyalama mekanizmasına ihtiyaç duydu ve  685 sayılı OHAL KHK’si ile iki yıllık süre içinde kamudan ihraç edilmiş yüz binlerce kamu emekçisinin ihraç başvurularını değerlendirmek ve karar altına almak için OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonunu kurdu. İki yıllığına oluşturulan OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu, ne yazık ki OHAL İşlemlerini Oyalama Komisyonuna dönüşmüştür” şeklinde konuştu.

 

“GECİKEN ADALET ADALET DEĞİLDİR”

OHAL KHK’ları eliyle ihraç edilen 4 bin 239 KESK’linin işlemin iptali için komisyona başvurduğunu anlatan Doğan “Komisyon aradan 5 yıldan daha fazla bir süre geçmesine rağmen hala 1.406 dosyayı karara bağlamamıştır. Karara bağlanan başvurulardan 1.637’si ret ve 1.196’sı kabul edilmiştir.

Ne acıdır ki, aralarında şube yöneticilerimizin de bulunduğu en az 17 arkadaşımız hayatlarını kaybettikten sonra gidemeyecekleri görevlerine komisyon kararıyla iade edilmişlerdir. Bir kez daha haykırıyoruz ki, geciken adalet adalet  değildir. 100’den fazla insanımız ise ihraç sonrası yaşadıkları ağır sorunlar nedeniyle içine girdikleri çıkmazdan kurtulamayarak intihar etmişlerdir” ifadelerini kullandı.

 

“İKTİDARIN TALİMATI İLE ALINAN RET KARARLARI SUÇTUR”

Ret edilen başvurulardan 344’ü Barış Akademisyenlerine ait olup 50 dosya ise karara bağlanmayı beklediğini anlatan Doğan şunları söyledi: “Bu 50 dosya hakkında da ret kararı verecekleri anlaşılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin kararına rağmen Barış Akademisyenlerine ilişkin OHAL Komisyonu’nun iktidarın talimatı ile aldığı anlaşılan ret kararları açıkça suçtur. Anayasa Mahkemesi’nin kararını tanınmayan Komisyon iktidarın suçuna ortak olmuştur. Bir kez daha belirtmek isteriz ki, Barış Akademisyenleri yüz akımızdır ve emekçilerin de temel talebi olan barışı sahiplenmeye, düşünce özgürlüğünü savunmaya devam edeceğiz.

 

“ONLAR GİDECEK, BİZ GERİ DÖNECEĞİZ”

 İşçi sınıfının, emekçilerin yüzyıllardır bin bir türlü bedel ödeyerek elde ettiği hak ve özgürlüklerin hangi gerekçe ile olursa olsun ortadan kaldırılmasına yönelik girişimlere karşı fiili ve meşru mücadele hakkımızı sonuna kadar kullanacağız. Bizde bu meydandan bir kez daha haykırıyoruz; Haksız ve hukuksuz ihraçlar Zulümdür, Cinayettir. KHK hukuksuzluğunu yaratanlara ve ortak olanlara diyoruz ki 5 yıl değil, 45 yıl sürse de bu hukuksuzluğunuz! Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.

 

“OHAL KOMİSYONU DERHAL LAĞVEDİLMELİ”

Bu vesileyle bir kez daha çağrıda bulunmak istiyoruz; Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin bir organı gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL Komisyonu derhal lağvedilmelidir. Ret kararları iptal edilmeli, haklarında memuriyeti engelleyen herhangi bir kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte görevlerine iade edilmedir.

375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 35. Madde eliyle yapılan ihraç uygulaması derhal sona erdirilmelidir. İş güvencesi iktidarın sopası haline getirilmemeli, sendikal örgütlenme önündeki engeller kaldırılmalıdır.

 

“TÜM MADDİ VE MANEVİ KAYIPLAR KARŞILANMALI”

Hukuksuz ihraçlardan dolayı mağdur olan tüm kamu emekçilerinin maddi ve manevi hak kayıpları karşılanmalıdır. İktidar başta örgütlenme, düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlüklere yönelik baskı politikalarına son vermeli, ceza ve soruşturmaları durdurmalıdır.  Son arkadaşımız görevine iade edilinceye ve bu zulüm bitinceye kadar  mücadelemizi devam ettireceğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz…

KHK’lar gidecek biz kazanacağız.”


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA