HEDİYE EROĞLU
Olay, 2 Ekim 2020’de merkez Yenişehir ilçesi Batıkent Mahallesi Soydaş Sitesi’nde meydana geldi.Besicilik yapan Seyfetullah Söylemez yanındaki arkadaşları Barış Ş. ve Cevdet D. ile saat 02:00 sıralarında bir süre nikahsız yaşadığı Seher Aslan Özkurt’un evinin önüne gitti. Söylemez, Şimşek ile birlikte yanında getirdiği demir kesme makası ile binaya ve ardından Özkurt’un dairesine girdi. Söylemez ile arkadaşı evde bulunan Özkurt ile ilk eşinden olan 2 çocuğunun ellerini plastik kelepçe ile bağlayıp, cep telefonlarını ve Özkurt’un altın yüzüğünü aldı. Ardından da genç kadını dövmeye başladı. Bir fırsatını bulan Seher Aslan Özkurt, dama çıkıp komşularından yardım istedi. Ancak peşinden gelen Söylemez, kadını saçından tutup sürükleyerek getirdiği merdiven boşluğunda başına tabancayla ateş etti. Seher Aslan Özkurt olay yerinde yaşamını yitirdi. Şüpheliler olay yerinde kaçtı.
KATİL ZANLISI HALA ARANIYOR
Cinayetin ardından geniş çaplı çalışma başlatan ekipler, olaya karıştığı belirlenen otomobili bir süre sonra Adana’da durdurarak, Barış Ş. ve Cevdet D’yi gözaltına aldı. Şüpheli 2 kişi tutuklanırken firari olan Seyfetullah Söylemez ise hala aranıyor.
Cinayetle ilgili yargılama ise Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. 18 Ocak’ta görülen 5. duruşmada cinayetin sanıklarının ‘cinsel istismar’dan da yargılanmasına karar verildi ve duruşma 7 Haziran tarihine ertelendi.
Firari katil zanlısı Seyfetullah Söylemez’i (42) arama çalışmaları devam ederken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın da müdahil olduğu davanın 6. duruşması Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
“UZAYAN YARGI SÜRECİ CAYDIRICILIK ÖZELLİĞİNİ YİTİRİYOR”
Duruşma öncesi gazetemize konuşan Seher Aslan Özkurt’un Zahide Yıldıztekin, adalet arayışının devam ettiğini söyleyerek, “Adaletin sağlanması için firari sanığın biran önce yakalanmasını istiyoruz. Ayrıca çocukların ifadeleri doğrultusunda zanlının cinsel saldırı suçundan da yargılanması talebimiz var. Uzun süren yargılama süreçleri toplum vicdanı zedeliyor. Uzayan süreç maktulün ailesini yıpratıyor, mağdur ediyor. Ayrıca kamu vicdanını yaralıyor. İnsanların adalete hukuka olan inancını sarsıyor. Caydırıcılık özelliğini yitiriyor. Bu nedenle biz bir an önce adaletin yerini bulmasını diyoruz” uyarısı yaptı.