Hasan Küçük
Mersin’de Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) üyeleri KHK ile işlerine son verilen arkadaşlarının görevlerine iade edilmesi için her hafta sonu olduğu gibi yine Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya geldi. KESK’liler “Haksız ve hukuksuz bir şekilde görevden alınan KESK üyeleri görevlerine iade edilsin” şeklinde pankart açtı. KESK Mersin Şubeler Platformu Adına basın açıklamasını Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Mustafa Özbay yaptı. 15 Temmuz’u Allah’ın bir lütfu olarak gören iktidarın, yangından mal kaçırır gibi, darbe ile ilgisi olan olmayan on binlerce insanı işinden aşından etmesinin üzerinden 5 yıl 10 ay geçtiğini ifade eden Özbay, “On binlerce insan, savunmaları alınmadan, yargılanmadan, sorgulanmadan bir sabah uyandıklarında kendilerini işsiz buluverdiler. Ayarca, neden işsiz kaldıklarını dahi öğrenemediler. Haklarında kimin, ne iddia ettiğini dahi anlamadan işsiz aşsız kaldı. Kendi memleketinde hakkını arayacak yol bulamayan binlerce insan AİHM’e başvurunca OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonunu kuruldu. 50 yıl çalışa da başvuruları sonuçlandıramayacak şekilde organize edilen komisyonun hızını kamuoyunun takdirine bırakıyoruz” dedi.
En az 17 arkadaşlarının hayatlarını kaybettikten sonra gidemeyecekleri görevlerine komisyon kararıyla iade edildiğini hatırlatan Özbay, “100’den fazla insanımız ise ihraç sonrası yaşadıkları ağır sorunlar nedeniyle içine girdikleri çıkmazdan kurtulamayarak intihar etmişlerdir” diye konuştu.
“EKMEĞİNDEN EDİLENLER İŞLERİNE İADE EDİLSİN”
“Arşiv kaydı ve güvenlik soruşturması gerekçe gösterilerek işinden ekmeğinden edilen gerek kamuda gerekse yerel yönetimlerdeki işçi ve emekçilerin derhal işine iade edilmesi gerektiğini vurgulayan Özbay “İçişleri Bakanının TBMM’de yaptığı konuşmadan sonra Türkiye genelinde yürütülen bu hukuk dışı yöntem bırakılarak hukukun gereği yerine getirilmelidir. Kendini mahkemelerin yerine koyarak işe alımlarda ve işten çıkarmalarda izlenen bu yol antidemokratik bir yoldur. Bu uygulama derhal sona erdirilmeli ve haksız-hukuksuz emekçi kıyımına son verilmelidir. Bu yöntem çalışanlar üzerinde baskı unsuru olmaktan çıkarılmalıdır. İşçi sınıfının, emekçilerin yüzyıllardır bin bir türlü bedel ödeyerek elde ettiği hak ve özgürlüklerin hangi gerekçe ile olursa olsun ortadan kaldırılmasına yönelik girişimlere karşı fiili ve meşru mücadele hakkımızı sonuna kadar kullanacağız. Bizde bu meydandan bir kez daha haykırıyoruz; haksız ve hukuksuz ihraçlar, işten çıkarmalar zulümdür, cinayettir. KHK hukuksuzluğunu yaratanlara ve ortak olanlara diyoruz ki 5 yıl değil, 45 yıl sürse de mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“KHK’LAR GİDECEK BİZ KAZANACAĞIZ”
“Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin bir organı gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL Komisyonu derhal lağvedilmeli” çağrısında bulunan Özbay şunları söyledi: “Ret kararları iptal edilmeli, haklarında memuriyeti engelleyen herhangi bir kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte görevlerine iade edilmedir.
375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 35. Madde eliyle yapılan ihraç uygulaması derhal sona erdirilmelidir. İş güvencesi iktidarın sopası haline getirilmemeli, sendikal örgütlenme önündeki engeller kaldırılmalıdır.Hukuksuz ihraçlardan dolayı mağdur olan tüm kamu emekçilerinin maddi ve manevi hak kayıpları karşılanmalıdır. İktidar başta örgütlenme, düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlüklere yönelik baskı politikalarına son vermeli, ceza ve soruşturmaları durdurmalıdır. Son arkadaşımız görevine iade edilinceye ve bu zulüm bitinceye kadar mücadelemizi devam ettireceğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz. KHK’lar gidecek biz kazanacağız.”