HEDİYE EROĞLU
Türkiye’deki 26 şehirden daha büyük olan Tarsus’u 25 yıl sonra CHP’ye kazandırarak tarihi bir başarıya imza atan ancak zaman zaman parti teşkilatıyla ters düşen ve hatta projeleri engellenen Tarsus Belediye Başkanı CHP’li Dr. Haluk Bozdoğan, partiye sert mesajlar verdi: “Bizimle yol yürümek isteyen bizim kadar namuslu olmalı”
ARKADAŞLIK OLMAK İSTEYENLERİN DE NAMUSLU OLMASI GEREKİR!
Tarsus Belediyesi Meclisi’nin Kasım ayı toplantısı bitiminde söz alan Başkan Bozdoğan, “Ben namuslu askerim, benimle arkadaşlık olmak isteyenlerin de namuslu olması gerekir!! fikrine sahip Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ölüm yıldönümünde saygıyla ve rahmetle andı.
2022 yılının son aylarında hak ve hukukun üstün gelmesi için adeta en küçük bir hukuk birimi kadar mesai harcadıklarını söyleyen Bozdoğan, “Önce kendi evinin önünü temizle prensibinden yola çıkarak, belediyemiz içinde boy gösteren olası tüm hukuksuz işlerin, adaletsiz ilişkilerin önüne geçmek için yaklaşık 3,5 yıldır gündüz gece demeden mesai harcıyoruz, harcamaya da devam edeceğiz bu bizim görevimiz. Amacımız kentimizi yönetirken adil olmak, hesapsız ve kitapsız hizmet yapmak, insana dair olanı insanca sunmaktan geçiyor” dedi.
“KİMİN NE OLDUĞUNU, HANGİ KİRLİ İLİŞKİLER İÇİNDE OLDUĞUNU ANLAMAMIZ BİRAZ ZAMAN GELİYOR”
Konuşmasında; belediyedeki bürokratları mı yoksa meclis üyelerini mi kast ettiği merak konusu olan Başkan Haluk Bozdoğan, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Kimin ne olduğunu, hangi hesap, kitaplar içinde olduğunu hangi kirli ilişkiler içinde olduğunu anlamamız her insani ilişkide olduğu gibi biraz zaman geliyor. Ancak bu harcanan zaman namuslu bir kentin askeri olma yolunda bizleri daha fazla erginleştiriyor, daha fazla güçlendiriyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, namuslu askerlerle yola çıktığında hangi neticelerle yüzleşebileceğini, Türk halkına hangi zaferleri sunabileceğini gördü. Bizlerde bu kutlu yolda ulu önderimizin izinde binlerce yıllık şehrimizi en iyi şekilde temsil etmeye, halkımıza gece gündüz hizmet vermeye devam edeceğiz.
“YALNIZ AMA BİR KENTE İNEN ORDULAR GİBİ YÜRÜYORUZ”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu hassas cümleleri sarf ederken bir şeyi çok iyi biliyor. Bu yol zorlu bir yol, bu yolda her türlü zorluğa, her türlü olaya ve insan tipine rastlamamız mümkünken, yalnız başınıza bir ülkeyi, şehri, köyü, evi yönetmeye başlamak için yola çıktığınızda tek bir şartı önemsiyor ve önüne koyuyorsunuz. Bizimle yol yürümek isteyenlerinde namuslu olması gerekir. Bu sebeple alnımızın akıyla söylüyoruz ki sapasağlam yürüyoruz.
Yolumuzu ve yol yürüdüğümüz insanları hem yerelde hem de genelde zafere ulaşmak için bir bir seçiyor, yepyeni umutlarla, hizmetlerle yalnız ama bir kente inen ordular gibi yürüyoruz.
BOZDOĞAN’DAN EKİBİNE UYARI: “ŞEFFAF OLUN, TÜM BİLGİLERİ HALKIMIZA, MECLİSİMİZE AÇIN”
Tarsuslulara anlatmak istediğim en önemli olay şu; evet doğru konuşarak bir çok kişiyi değiştiremezsiniz. İnsanların kendileri öğrenmek istemeli. Onlar öğrenmek istemiyorsa hiçbir şey yapamazsın. Ya çeçeni kaparsın ya da onlar gibi konuşursun. Biz de onlar gibi konuşmaya karar verdik. Aynı dili kullanmak derken kimlerin nasıl saldırılara başvurduğunu, neler konuştuğunu, ne gibi dedikodular yaptığını bildiğim için bunları söylemek zorunda kaldım. Bizim başvuracağımız tek yer adalettir, adliyedir. Gereğini yaparız.
Altın leğenin kan kusana hiçbir faydası yoktur. Bazen bir şeyleri anlattığımızda bayram haftasını mangal haftası olarak anlayan çıkabilir. Ama bizim tek vermek istediğimiz bir şey var; çingene çergisinde musandıranın hiçbir zaman işe yaramayacağını çok iyi biliyoruz. Bu konuda ekibime, çalışan arkadaşlarıma özellikle rica ediyorum; elinizden geldiğince her konuda şeffaf olun, tüm bilgileri halkımıza, meclisimize açın. Onlar dedikodularla değil sizlerden aldığı sağlam bilgilerle gereğini yapsın”.