Haber Merkezi
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meslek Komiteleri Çalıştayı düzenlendi. Çalıştayda TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İİBF İşletme Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ramazan Aktaş ‘Türkiye Ekonomisindeki Güncel Gelişmeler’ konulu sunum gerçekleştirip ardından kent stratejisinin belirleneceği çalıştayı yönetti. Çalıştayda sektörlerine göre gruplara ayrılan komite üyeleri, sektörlerinin güçlü ve zayıf yönlerini sektörlerin karşılaşacağı muhtemel tehdit ve fırsatları belirledi. Kent ekonomisinin güçlenmesi için hangi sektörlerin öne çıkacağı hangi alanlarda daha güçlü bir kimlik oluşturulabileceği ele alındı. Çalıştay İletişim Bilimleri Uzmanı ve Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Adnan Erbaş’ın Nezaket ve Protokol Kuralları sunumuyla son buldu.
KIZILTAN: “KOMİTELERİN ÇALIŞMASI BİZİM YOLUMUZU AYDINLATIR”
Toplantının açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, komitelerin sağlıklı ve güçlü çalışmasının önemine dikkat çekti. Oda bünyesinde 41 farklı sektörde komite bulunduğunu hatırlatan Kızıltan, “Hepimiz birbirimizle iş yapıyoruz ve birbirimize ihtiyacımız var. Firmalarımızın güçlü ve iyi durumda olması hepimizin yararına olur. O nedenle dayanışmalı şekilde, istişare içinde çalışmalıyız. Bugünkü çalıştay bu anlamda çok önemli. Sizlerin fikri, projeleriniz MTSO’nun yolunu aydınlatır. Bu çalıştayla önümüzdeki süreçte nasıl bir yol izleyeceğimiz, MTSO’nun ve kentimiz iş dünyasının nasıl şekilleneceği ortaya çıkacaktır” dedi.
AKTAŞ: “FAİZ YANLIŞ FİYATLANIRSA PİYASADAKİ DENGELER BOZULUR”
Türkiye ekonomisindeki güncel gelişmeleri değerlendiren TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İİBF İşletme Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ramazan Aktaş özellikle yükselen ve düşen faizleri ve bu aksiyonların piyasalara yansımalarına değindi. “Faiz yanlış fiyatlanırsa piyasadaki tüm fiyatlar bozulur” diyen Aktaş, mevcut durumda kurun yüksek olmasının da yaşanan ekonomik krizlerin de faizin yanlış fiyatlanmasından kaynaklandığını söyledi. Seçimler sonrasında benzer şartlar bulunması nedeniyle 2001 yılında yaşanan krizin benzerinin yaşanabileceğini kaydeden Aktaş, iş dünyasını uyararak, “Şimdiden kriz ortamında işletme yönetimine girmelisiniz. Buna ilişkin işlemler yapılmalı. Önümüzdeki süreçte yüksek enflasyonu dizginlemek durumunda kalacaksınız. Faizler yükseldiğinde satışlarınız daralacak. Alacakların yönetimi çok önem kazanacak. Çalışma sermayesi gibi konulara çok dikkat etmelisiniz. Tedarikçiyle müşteriye sağladığınız vadeleri birbirine yaklaştırmalısınız yoksa likitide sorunu çıkar” dedi.
“İŞ DÜNYASI ÖNÜNÜ GÖREMİYOR”
Mevcut durumda ülkenin döviz rezervinin negatif seviyede olduğunu kaydeden Aktaş bu nedenle farklı kurlar oluştuğunu bildirdi. Bu durumun iş dünyasını olumsuz etkilediğini, maliyetlerini artırdığını dile getiren Aktaş, “Fiyatlama yapamıyorsunuz. Böyle bir kurla 3 ay ya da 6 ay sonrasına nasıl pozisyon alacaksınız? Mecburen kar marjınızı yükseltmek durumunda kalıyorsunuz ve ekonominin hızını kesiyorsunuz. Bunu yapınca da fırsatçı denebiliyor. Aslında bu fırsatçılık değil, kendini koruma içgüdüsü” değerlendirmesini yaptı.
“ENFLASYON HASTALIK DEĞİLDİR”
Yüksek enflasyon rakamlarını da değerlendiren Aktaş, “Enflasyon bir hastalık değildir. Gerçek hastalık belirsizliktir. Enflasyon yalnızca hasta olduğunuzu gösterir. Bu hastalıktan kurtulmak için katmadeğeri yüksek işler yapmaya çalışmak yerine bu coğrafyada ucuz işgücü olmaya çalışıyoruz. Türkiye sanayisiz büyüyemez. Bir şeyler üretmeye mecburuz” dedi. Türkiye sanayisinin yalnızca Marmara Bölgesi’nde toplanmasını doğru bulmadığını da vurgulayan Aktaş, “İstanbul artık finansın, turizmin, sanayinin aklınıza ne geliyorsa hemen tüm ekonomi odaklarının merkezi. Deprem gerçeği bizlere bunun doğru olmadığını gösterdi. En azından sanayinin Anadolu’ya yayılması gerekliliği herkesçe değerlendirilmeye başladı. Mersin bu anlamda sanayi yatırımcısı için önemli fırsatlar içeriyor” diye konuştu.
Aktaş konuşmasını yurtdışındaki gelişmeleri, bankaların mevcut durumunu değerlendirip önümüzdeki yıllarda dünya ticaretinin hangi yönde evrileceğine yönelik tahminleri anlatarak tamamladı.