HEDİYE EROĞLU
Mersin Limanı’nı işleten, yüzde 90’ı yabancılara ait Mersin International Port Şirketi’nin (MIP) yanaşma penceresi adı altında konteyner başına 30 dolar ilave ücret almasına tepkiler artarak büyüyor!
TEPKİLER TBMM’YE TAŞINDI
Tepkilere ses olmak isteyen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, geçen ay Mersin Uluslararası Limanı’ndaki yanaşma penceresi adı altındaki ücretlere ilişkin olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile Ticaret Bakanı Ömer Bolat’a, “Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) tarafından talep edilen konteyner başına 30 Amerikan doları ücret, yapılan sözleşmelere uygun mudur?” diye sordu.
Mersin Uluslararası Limanı’nın ekonomiye önemli katkılar sağladığını belirten Ekmen, limanda yaşanan beklemelerin ve yükselen maliyetlerin ithalatçıları ve ihracatçıları mağdur ettiğini ifade etti.
“TİCARET BAKANLIĞI, DIŞ TİCARET MALİYETLERİNE KARŞI ÖNLEM ALACAK MIDIR?”
Mersin Uluslararası Limanı'nı denetleme sorumluluğunun TCDD'ye ait olduğunu hatırlatan Ekmen, Ticaret Bakanlığı’ndan da yanaşma penceresi uygulaması nedeniyle artan dış ticaret maliyetlerine karşı alınacak önlemler hakkında bilgi talep etti.
DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, soru önergesinde şu sorulara yanıt verilmesini istedi: “Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) tarafından, yanaşma penceresi uygulaması adı altında talep edilen konteyner başına 30 Amerikan doları ücret, yapılan sözleşmelere uygun mudur?
Mersin Uluslararası Limanı’nı denetlemekle mesul olan T.C.D.D. bu ücrete dair herhangi bir denetlemede bulunmuş mudur?
Ticaret Bakanlığı, yanaşma penceresi uygulamasına istinaden alınan bu ücret sebebiyle artan dış ticaret maliyetlerine karşı önlem alacak mıdır?”
BAKANLIK MIP’I KORUDU
Aradan geçen bir ayın ardından Milletvekili Ekmen’e bakanlıktan yanıt geldi. Bakanlıktan gelen yanıtta ise; “Gemilere hızlı hizmet verilmesi için yapılan 'hızlı hizmet uygulaması kapsamında 30 dolar alınması sözleşmeye aykırı değil” denerek, MIP yönetimi korundu.
Yanıtta şu ifadelere yer verildi; “Mersin Uluslararası liman işletmeciliği AŞ, (MIP) tarafından, limana yanaşan gemi sirkülasyonunu artırmak, gemilerin demirde bekleme sürelerini azaltmak, tahliye- yükleme dengesini gözetmek ve yanaşma tarihlerini düzenli hale getirmek amacıyla ilave işçi ve ekipman sağlanarak gemilere hızlı hizmet verilmesi için yapılan ‘yanaşma penceresi’ uygulaması kapsamında 30 dolar ücret alınması, Mersin Limanı’nın İşletme Hakkı Devrine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesine (İHDS) aykırılık teşkil etmemektedir.
Diğer taraftan; TCDD Mersin Liman Kontrol Müdürlüğünce, limanın İHDS hükümlerine göre sürekli denetim ve gözetimi yapılmaktadır. Liman hizmetleri ile ilgili şikayetler ise anında incelenerek gerekli önlemler alınmaktadır.”
“PARAYI GERİ ALABİLİRSİNİZ”
Ancak MIP’in aldığı söz konusu ücretin sözleşmeye aykırı olduğunu savunanlar ise liman kullanıcılarını ilave ücrete karşı dava açmaya çağırdı. Ayrıca Mersin Deniz Ticaret Odası’nın da açılacak davalarda sürecin takibi için hukuki destek sağlaması istendi.
Mersin’in tanınmış iş insanlarından araştırmacı yazar Abdullah Ayan da, konuyla ilgili paylaşımları ile kamuoyunu bilgilendirerek, şu çağrıyı yaptı; “Liman işletmecisi kiracının asli işi gemilere hizmet işini hızlandırmak, bu alanda yatırım yapmak gerektiğinde daha çok personel çalıştırmak. ‘Daha hızlı hizmet verme’ adı altında ilave para alması bakanlık sorun görmese de ticari teamüllere de hukuka da aykırı. Konteyner başına 30 dolar ilave ücret ödeyen herkes yargıya başvursun, bu adlandırmakta 'zorlandığım' parayı geri alır. Deniz ticaret odası bu konuda hukuki destek sağlamalı.”