Haber Merkezi
TBMM’de kabul edilen 12. Kalkınma Planı’nda dijitalleşmeden sertifikalı tohuma, iklim değişikliğinden tarımsal Ar-Ge çalışmalarına, tarımsal girdilerden, gıda kayıp ve israfına kadar çok geniş yelpazede belirlenen tarım ve gıda politikaları sektörü memnun etti.
Mersin Ticaret Borsası (MTB) Başkanı Ö. Abdullah Özdemir, “12 Kalkınma Planında Tarımın ve Gıda Sektörünü” değerlendirdi.
Resmî Gazete’de yayınlanan 12. Kalkınma Planı’nın 2024-2028 dönemini kapsadığını anımsatan Özdemir, ilgili planda öncelikli gelişme alanları arasında gösterilen tarım ve gıda sektörü açısından önemli maddeler olduğunu vurguladı.
EN ÖNEMLİ KONU VERİ SİSTEMİ VE PLANLI ÜRETİM
“Bu maddelerin en önemlilerinden birinin veri sistemi ve planlı üretim olduğunu düşünüyorum” diyen Özdemir; “Çünkü bu başlıkların verimli çalışmadığı bir yerde diğer başlıkların hedefine ulaşması mümkün değildir. Bu bağlamda: Tarım istatistikleri uluslararası standartlara uygun olarak geliştirilecek, tarım sayımıyla kapsamlı tarım envanteri oluşturulacak.
Tarım istatistiklerinin derlenmesi, işlenmesi, analizi ve kontrolünün etkin bir şekilde yapılması amacıyla düzenlemeler yapılacak.
Bitkisel üretimde planlı üretime geçilecek, nitelikli genetik materyal kullanılarak verimin yükseltilmesi ve örtü altı yetiştiriciliğinin geliştirilmesi yoluyla üretim artırılacaktır.
Ürün ve tarım parseli bazında asgari ve azami üretim alanları belirlenecek, çiftçi başvurularının, üretim izinlerinin ve ekim kontrolünün çerçevesi ortaya konulacak.
Etkin bir üretim planlaması yapılabilmesinin ön şartı sağlıklı verilerdir. Başta tarım sayımı olmak üzere ilgili maddeler uygulandığı taktirde ülkemiz güçlü bir tarımsal veri altyapısına sahip olacaktır. Bu şekilde oluşturulacak bir üretim planlaması ile özellikle stratejik ürünlerde arz ve talep dengesi korunarak verimliliğin artırılması, sürdürülebilirliğin tesis edilmesi, gıda güvencesi ve güvenliğinin sağlanması mümkün olacaktır.
EKİLMEYEN ARAZİLER ÜRETİME KAZANDIRILMALI
Bir diğer önemli başlık ise ekilmeyen araziler ile ilgili. Buna göre; Tarım arazilerinin korunması, sürdürülebilir kullanımı ve etkin yönetimi sağlanacaktır. Tarım arazilerinin kullanımı etkin bir şekilde izlenecek, kullanılmayan araziler üretime kazandırılacaktır. Nadas alanlarının daraltılmasına yönelik çalışmalar sürdürülecek, baklagillerin içinde yer aldığı münavebe uygulamaları teşvik edilecektir.
Türkiye’de 202 milyon dekar işlenen tarım alanı var. Bu alanların 30 milyon dekarı nadas alanı. Üstelik 20 milyon dekar da atıl alan var. Dolayısıyla tarım arazilerine yönelik bu karar ekilmeyen alanların daraltılmasına önemli katkı sağlayacak, arz açığı olan baklagil üretimine ivme kazandırarak yeterlilik açısından büyük faydası olacaktır.
SÖZLEŞMELİ TARIM YAYGINLAŞMALI
Kanunun bir diğer önemli amacı sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması. Bu kapsamda: Tarım ve sanayi etkileşiminin geliştirilmesi amacıyla sözleşmeli üretim desteklenerek yaygınlaştırılacaktır.
Bu karar uygulandığı taktirde üreticilerin hasat döneminde sorun yaşaması engelleneceği gibi, sanayicilerin de istediği miktar ve kalitede ürüne erişimi sağlanacaktır. Diğer yandan fiyattaki dalgalanmaların önüne geçilerek tarım ve gıda fiyatlarında istikrar sağlanmasına büyük katkısı olacaktır” diye konuştu.
SULAMA SİSTEMLERİNN ÜZERİNDE DURULMALI
Tarımın en önemli gündemlerinden bir diğeri olan sulama sistemlerine de değinen Başkan Ö. Abdullah Özdemir, “Bir diğer üzerinde durulması gereken madde ise sulama sistemleri ile ilgili. Buna göre: Mevcut sulama sistemlerinin rehabilitasyonuna devam edilecek, Suyun kalite ve miktar olarak korunması ve etkin kullanımının sağlanmasına yönelik uygulamalara öncelik verilecektir.
Ülkemiz kuraklık ve su stresi açısından orta şiddetli ve şiddetli riskli kategoride bulunuyor. Oysa tarımsal sulamada israf edilen su miktarı oldukça yüksek seviyede. Bu israfın azaltılması, su kaynaklarının daha verimli ve etkin kullanımı açısından ilgili madde büyük önem taşıyor.
TARIMDA ARZU ETTİĞİMİZ DÖNÜŞÜMÜ GERÇEKLEŞTİREBİLİRİZ
On ikinci kalkınma planı dijitalleşmeden sertifikalı tohuma, iklim değişikliğinden tarımsal Ar-Ge çalışmalarına, tarımsal girdilerden, gıda kayıp ve israfına kadar çok geniş yelpazede oldukça yerinde belirlenmiş politika ve tedbirler içeriyor.
Üstelik On İkinci Kalkınma Planında tarım ve gıda sektörü için belirlenen hedefler 7442 Sayılı Orman Kanunu, Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı, Orta Vadeli Program ile uyum içerisinde ve birbirlerini tamamlar nitelikte.
Yıllardır her platformda dile getirdiğimiz önerilerin ve taleplerimizin karşılık bulduğunu görmek sektörümüz açısından oldukça sevindirici. Sorunlarımıza kulak verdiği için Devletimize ve emeği geçenlere teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Tüm sektör bileşenlerinin uyum içerisinde çalışmasıyla ve istişare ortamının daha da güçlenmesiyle belirlenen hedeflere yönelik politikaların başarıyla uygulanmasını temenni ediyoruz. Böylece tarımda sahip olduğumuz potansiyeli çok daha verimli değerlendirerek arzu ettiğimiz dönüşümü gerçekleştirebileceğimizi düşünüyorum” dedi.