YUSUF CAN GÜDÜK

Mersin Kadın Platformu üyeleri AKP iktidarının kadın bedeni üzerinden yeni Türkiye inşa etmesi ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kadınlara yönelik söylemlerine yaptıkları eylem ile tepki gösteriler. Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, açıklamanın ardından “Bedenimizin yaşamımızın kararı bizimdir dokundurtmayacağız” şeklinde pankart açan kadınlar “AKP elini bedenimden çek” Barış yaşam özgürlük” “Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa”  sloganları eşliğinde Mersin Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne yürüdü.

“KADINA YÖNELİK ŞİDDET ARTIYOR”

Mersin Kadın Platformu adına kısa bir konuşma yapan Havva Avcı, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını dile getirdi. AKP hükümetinin toplumun istek ve ihtiyaçlarını gözetmeden, farklılıkları dikkate almadan, kendi ideolojisine göre toplumu şekillendirmeye çatlığını belirten Avcı, “Bu tekçi, ayrımcı, ötekileştirici politikasından, bütün kesimler fazlasıyla nasibini almaktadırlar. İktidara geldiği günden bu yana gerici söylemlerle kadın düşmanı politikalarını güncelleyerek her gün yeni söylemlerle karşımıza çıkmaktadır. Kürtajı yasaklamaya çalışarak doğum kontrolünün İslam’da yeri olmadığını söyleyerek ve en son ‘anneliği reddeden kadın yarımdır, eksiktir’ diyerek kadınları yine hedef haline getirmiştir” dedi.

“HİTLER POLİTİKALARI UYGULANIYOR”         

AKP iktidarının kadınların fikrini almadan, kadınlarla ilgili kararlar aldığını kaydeden Avcı, kadınların kendi kararlarını alabileceklerini vurguladı. Kadınların, Hitler faşizminin kilise, mutfak, çocuk üçlemesine benzer politikayla eve hapsedilmesine karşı çıktıklarını aktaran Avcı, “Kadınlar kürtaja da doğum kontrolüne de, kaç çocuk yapacaklarına da, yapıp yapmayacaklarına da kendileri karar verirler. Hiçbir iktidar ve güç kadın bedeni üzerinden söz söyleme hakkına sahip değildir. Kadınlar olarak bu hakkı onlara vermedik. Artık AKP hükümetiyle birlikte Türkiye’de yasaların yerini fiiliyatta farklı uygulamalar aldığı için kadına yönelik olumlu yasal değişikliklerin de bir karşılığı kalmamıştır. Çünkü yasa ne derse desin mahkemeler şiddeti uygulayan, taciz tecavüz eden, öldüren erkek lehine kararlar vererek kadını eşya konumuna indirgemiştir. Kadın devletin ve erkeğin mülkü olarak görüldüğü için her türlü kötü muamele de reva görülmektedir” ifadelerini kullandı.

“KADINLAR ÖZ SAVUNMALARINI BÜYÜTECEK!”

Devletin tüm yurttaşlarına eşit mesafede olmak, hak ve özgürlüklerini korumakla yükümlü olduğunu sözlerine ekleyen Avcı, “Ancak eril, ayrımcı ve tekçi bir yapılanma olan devlet kadınları korumadığı yaşam hakkını güvence altına almadığı için kadınlar artık Çilem, Nevin, ve Havva gibi kendi öz savunmalarını gerçekleştirmekteler. Çünkü ne yasa ne toplum ne de mevcut siyasal iktidar onları korumadı, korumak istemedi. Çilem doğan 15 yıl Nevin Yıldırım ise ömür boyu hapis cezası aldı. Havva Büyükdoğurcan’ın davası ise daha başlamadı. Kürt alevi, trans ve tüm kadınlar hedef haline getirildikçe devlet kendi varlığını fiili olarak yok edecektir. Çünkü kadınlar yaşam hakkı için öz savunmalarını büyütecektir” diye belirtti.

“SAVAŞIN FATURASINI KADINLAR VE ÇOCUKLAR ÖDÜYOR”

Ülkemizde ve yanı başımızda süren savaşın faturasını kadınlar ve çocukların ödediğinin altını çizen Avcı, “Bir taraftan çok çocuk doğurtmaya teşvik eden hükümet, boşanma komisyonunu kurarak ta politikalarını meşrulaştırıp boşanmayı engellemek, tecavüzcüsüyle evlendirmek gibi uygulamaları kendilerine hak görmektedir. Bunun süt izni gibi var olan kazanılmış yasal hakları da kadınların ellerinde tek tek geri almaya çalışmaktadır.  Yine savaşta açlığa, susuzluğa, istismara, tecavüze maruz kalan çocukları ve kadınları korumakta yaşam haklarını güvence altına almamaktadır. Türkiye’de kurulan göçmen kamplarında sürekli çocuk ve kadınlara yönelik hak ihlalleri haberleri gelemeye devam etmektedir. Bu savaşın bir sonucu olarak üretilen işid belası, seks kölesi olarak kullanmak için kendisine biat etmeyen 19 ezidi kadını yakarak öldürmüştür. Benzer zihniyet ve uygulamalar ise Türkiye’de eril politikalar aracılığıyla gerçekleştirmektedir, çünkü kadınları can güvenliği kalmamıştır, sürekli öldürülmektedirler” diye konuştu.