HEDİYE EROĞLU

Mersin’in Yenişehir ilçesi Çiftlikköy Mahallesi’ndeki bir apartman dairesinde 3 Ağustos tarihinde yaşanan olayda, 3 çocuk annesi Pınar Bayrak, dini nikahlı eşi Ziya E. tarafından darp edildi. Olay sonrası şüpheli şahıs, bir arkadaşıyla birlikte Pınar Bayrak’ı, Mersin Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesine götürdü ancak Bayrak’ın hayatını kaybettiği belirlendi.

Gözaltına alındıktan sonra sevk edildiği mahkemece tutuklanan Ziya E.’nin, 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davasında ara karar duruşması yapıldı. Duruşmada, zanlının tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mahkeme davayı 8 Kasım 2024’e erteledi.

Duruşma öncesi Bayrak'ın davası için Mersin Adliyesi'nde buluşma kararı alan Mersin Kadın Platformu, “Erkek adalet değil gerçek adalet talebimizi adliye önlerinden, sokaklardan, duruşma salonlarından yükseltiyoruz!” diyerek destek çağrısı yaptı.

DELİLLLERİ GİZLEMEYE ÇALIŞMIŞLAR

İddianamede sanığın Türk Ceza Kanunu’nun 281/1, 53. Maddeleri ile sevk edildiği belirtilerek, şüphelinin alkolün etkisinde olduğuna dair ifadesine yer verildi.

İlk etapta düşerek yaralanma iddiasıyla hastaneye götürülen Pınar Bayraktar’ın kolluk ekiplerinin olayla ilgili tahkikatı sonrasında olay yerinin farklı olduğun tespiti üzerine başlatılan soruşturmada Çiftlikköy Mahallesi 3259 Sokak No:3 Mandalin Park Sitesi Kat:6’daki 30 nolu dairede arama yapıldı. Buradaki incelemelerde olay yeri olan ev içerisinde hummalı şekilde temizlik ve suç delillerini gizleme, yok etme eylemlerinin başladığı tespit edildi.

“BOŞANACAĞIM, GİDECEĞİM GİBİ SÖYLEMLERDE BULUNUYORDU” SAVUNMASI

Adli Tıp Kurumu incelemesinde ise Pınar Bayrak’ın ölümünün künt kafa ve genel beden travmasına bağlı kafa kubbe, hyoid kemik kırıkları ile beraber ağır beyin kanaması, beyin doku harabiyeti ile pnömotoraks sonucu meydana geldiği raporlandı.

Şüpheli Ziya Ecer' in Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan ifadesinde ise; ilk ifadesinde korktuğu için adresi yanlış söylediğini savunarak, “Aramızda zaten bazı sebeplerden dolayı anlaşmazlık vardı. Sürekli çocukları bırakacağım, boşanacağım, gideceğim gibi söylemlerde bulunuyordu. Olay günü de yine aynı şekilde söylenmeye başladı. Ben salonda bulunduğum sırada Pınar Bayrak banyoya gidip söylenmeye devam ediyordu. Ben de bu duruma sinirlendim alkolünde verdiği etkiyle Pınar salona geldiğinde kendisini ellerimle darp ettim ancak sadece tokat attığımı hatırlıyorum ben kesinlikle ölümüne sebebiyet olacak mahiyette darp etmedim. Elimde sopa ve benzeri bir cisim yoktu. Daha sonra Pınar banyoya gitti. Bir süre sesi çıkmayınca ben de banyoya baktım ve yerde yattığını gördüm. Pınar' ı hastaneye götürmeye karar verdim. Ben olayda Pınar'ı öldürme kastı ile hareket etmedim. Sadece tokat attığımı hatırlıyorum. Yaptığımdan pişmanım üzerime atılı suçlamayı bu şekliyle kabul ederim" şeklinde beyanda bulundu.