Haber Merkezi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, yeni asgari ücretin net 22 bin 104 lira olarak belirlendiğini açıkladı. Açıklanan rakamların ardından sendikalar 2025 yılı için geçerli olacak asgari ücretin yeterli olmadığını belirterek işçilerin dinlenmemesine tepki gösterdi. Konuyla ilgili açıklama yapan Tüm Yerel-Sen Mersin Şube Başkanı Süleyman Sarısoy “Yeni asgari ücretin mevcut asgari ücretin belirlendiği Aralık 2023’teki satın alma gücüne ulaşabilmesi için TÜİK’in enflasyon oranına göre bile en az 25 bin lira olması gerekiyordu. Gerçek emekçiler yine düşünülmedi.” şeklinde konuştu.
İstanbul Ticaret Odası ve ENAG gibi bağımsız kuruluşların dahi enflasyonu yüksek oranda açıklarken; TÜİK’in paylaştığı yüzde 46-47 oranının gerçeği yansıtmadığını belirten Başkan Sarısoy, hayat pahalılığına rağmen 2025 asgari ücretin işçinin taleplerini karşılamadığını belirtti.
“TÜİK’İN ENFLASYON RAKAMINA GÖRE DAHİ ASGARİ ÜCRET, EN AZ 25 BİN LİRA OLMALIYDI”
Başkan Sarısoy “İktidar yine işçilerin taleplerini dinlemedi ve Ocak 2025’ten geçerli olacak asgari ücreti yüzde 30 oranında arttırarak 22 bin 104 lira olarak açıkladı. Bu aya kadar 17 bin 2 lira olarak uygulanan 2024 yılı asgari ücretinin belirlendiği 2023 yılı aralık ayından bu yıl aralık ayına kadar olan bir yıllık sürede ülkedeki fiyatlar TÜİK’e göre bile yüzde 46-47 oranında arttı. İstanbul Ticaret Odası ve ENAG gibi bağımsız kuruluşlar enflasyonu çok daha yüksek oranlarda hesaplıyor. TÜİK’in açıkladığı enflasyonu dikkate aldığımızda bile yeni asgari ücret reel olarak mevcut asgari ücretin yüzde 11-12 oranında altında kalıyor. Yeni asgari ücretin mevcut asgari ücretin belirlendiği Aralık 2023’teki satın alma gücüne ulaşabilmesi için TÜİK’in enflasyon oranına göre bile en az 25 bin lira olması gerekiyordu.” dedi.
“İKTİDAR KENDİ YARATTIĞI ENFLASYONUN FATURASINI ÜCRETLİLERE AÇLIKLA ÖDETMEK İSTİYOR”
Belirlenen yeni asgari ücretin Birleşik Kamu-İş Konfederasyonunun aralık ayı için hesapladığı 23 bin 256 liralık açlık sınırının bile altında kaldığını ifade eden Sarısoy “İktidarın, geçmiş enflasyonu değil gelecekte beklediği enflasyonu dikkate alarak asgari ücreti belirlediği anlaşılıyor. İktidar bu tutumuyla, kendisinin yanlış politikalarla yarattığı enflasyonu ücretlilerin sırtından indirmeye çalışacağını açıkça göstermektedir. İktidarın enflasyonun tüm faturasını ücretlilere açlıkla ödetmeye dönük bu insafsız tutumunu diğer ücretler için de göstereceği aşikardır. İstisnai olması gereken asgari ücret, artık Türkiye’de temel ücret haline gelmiştir.
“EMEK DÜŞMANI POLİTİKALARA DİRENMELİYİZ”
Cumhurbaşkanı yardımcısı bile SGK’ya kayıtlı işçilerin yüzde 42’sinin asgari ücretle çalıştığını TBMM’de itiraf etmiştir. Bu kayıtlı olarak çalışan asgari ücretli sayısının en az 7 milyon 200 bin olduğunu, kayıt dışı çalışanlarla birlikte asgari ücretli çalışanın 10 milyonu aştığını göstermektedir.
İktidarın, bugün asgari ücretlilere gösterdiği emek düşmanı yüzü önümüzdeki yıllarda tüm ücretlilerin gözünün önünde olacaktır. Kamu çalışanları sendikalarının, Ağustos 2025’te iktidarla yapacağı toplu sözleşme görüşmelerine bu gerçeği şimdiden görerek hazırlanmaları ve bu emek düşmanı politikalara direnmeleri gerektiğini belirtmeyi bir görev biliriz.” ifadelerine yer verdi.