Haber Merkezi

Mersin’in merkez Toroslar Belediyesi, ilçenin tarihinde bir ilki gerçekleştirerek ‘’Toroslar’da Akılcı Tarım için Hep Birlikte’’ şiarıyla Tarım çalıştayı düzenledi. Üreticilerin ve çiftçilerin yoğun katılımıyla Yunus Emre Kültür Merkezi’nde yapılan çalıştayda uzmanlar görüş ve çözüm önerilerini sundu. İki gün sürecek olan çalıştayın ilk gününde program sinevizyon gösterimiyle başladı.

“ÜRÜNLERİN HAK ETTİĞİ DEĞER VE PAZAR BULMASINA ARACILIK EDECEĞİZ’’

Çalıştayın açılış konuşmasını Toroslar Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürü Sinan Taylan Berk yaptı. Başkan Yıldız’ın son birkaç aydır kırsal mahallelerde yaptığı ziyaretlerin verimli geçtiğini belirten Berk, ‘’Tarladan sofraya, üreticiden tüketiciye zincirin her aşamasında üreticimize yol göstererek üretimlerine destek verip sorunlarına kalıcı çözümler üretmeye çalışacağız. Ürünlerin hak ettiği değeri, pazar bulmasına ve tüketicinin gönül rahatlığıyla tüketebilecekleri sağlıklı ürünlerle buluşturulmasına aracılık edeceğiz’’ dedi.

“2018’DEN SONRA İLK DEFA AKDENİZ MEYVE SİNEĞİYLE İLGİLİ BİR ÇALIŞMA VAR’’

Ardından konuşan Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz ise Akdeniz meyve sineği ile mücadele etmenin ve tarımın desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Yılmaz, ‘’Değerli Abdurrahman Yıldız ile Toroslarmızda tarımla ilgili ne yapılabilir ile ilgili bir çok görüşmemiz oldu. Sonucunda bu çalıştay sizlerin önüne ve huzurunuza gelmiş bulunmaktadır. Burada slogan çok önemli söz çiftçi de, yani söz sizde. 2018’den beri Akdeniz meyve sineğiyle ilgili hiçbir biyolojik olarak hiçbir çalışma yapılmadı. Bugün Mersin’de ilkini başlatan Toroslar Belediye başkanı oldu. Huzurlarınız da Başkan Yıldız’a ve tarıma katkı yapan bütün belediye başkanlarına çok teşekkür ediyorum’’ şeklinde konuştu. 

“SÖZÜ ÇİFTÇİYE BIRAKAN YILDIZ’A TEŞEKKÜR EDİYORUM’’

Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Selçuk Şahutoğlu da, üreticilerin ürünlerini satarken yaşadığı zorluklara değindi. Büyükşehir’in tarımsal projelerinin sürdürülebilir olduğunu dile getiren Şahutoğlu, ‘’Mersin gibi bir tarım kentinde yaşıyoruz. Ve tarımın daha çok konuşulması gereken, tarımın ve üretimin kıymetinin ve bir o kadar da zor geçtiği günlerde böylesi bir çalıştay düzenleyen ve gerçekten sözü çiftçiye bırakan değerli belediye başkanımız Abdurrahman Yıldız’a buradan teşekkür ediyorum’’ ifadelerini kullandı.

“EKMEĞİ KARNEYLE ALABİLECEK DURUMA GELEBİLİRİZ’’

Ardından konuşan Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, düzenlenen Tarım Çalıştayı'nda tarımsal üretimin önemine vurgu yaparak, üreticilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Konuşmasında, Türkiye’de köy nüfusunun giderek azalması ve tarımsal üretimin yetersizliği üzerine önemli değerlendirmelerde bulunan Yıldız, gıda krizine karşı tarımın stratejik bir sektör olarak ele alınması gerektiğini belirtti. Başkan Yıldız, ‘’Bizde çiftçilik, tarımsal ve hayvansal üretim bireysel aile çiftlikleri üzerinden yapılıyor. Endüstriyel tarım yapmıyoruz. Eskiden nüfusun yüzde kırkı tarımsal üretim yaparken, yüzde altmışı da doyuruyordu. Şimdi bu oran yüzde beşin altına düştü. Bu matematiksel olarak sürdürülebilir değil. Artık en stratejik ürünlerimizi bile ithal ediyoruz. Örneğin, buğdayı savaş halindeki Rusya’dan alıyoruz. Putin’in bir gün "Ben savaş halindeyim, ihracatı durduruyorum" demesi durumunda, altı ay içinde İkinci Dünya Savaşı yıllarında olduğu gibi ekmeği karneyle almak zorunda kalabiliriz’’ diyerek, önlem alınmaması durumunda gıdaya erişimin zorlaşabileceğine dikkat çekti.

“GIDA ENFLASYONUN SEBEBİ TARIMSAL VE HAYVANSAL ÜRETİMİN YAPILMAMASIDIR’’

Köylerde yaşayan insan sayısının giderek azaldığını hatırlatan Yıldız, ‘’Türkiye yılda yaklaşık 17 milyon ton buğday tüketiyor ancak yalnızca 8 milyon ton üretiyor. Yani her gün yediğimiz ekmeğin yarısından fazlası ithal ediliyor. Bu durum stratejik bir mesele ve diğer toplumsal sorunlardan daha fazla önem göstermemiz gerekiyor. Dünya hızla bir gıda krizine sürükleniyor. Pandemi döneminde gördük ki gıda üretimi hayati bir mesele. Dünyada pandemi döneminde gıda enflasyonu yüzde bir civarındayken, bizde yüzde yetmişin altına hiç düşmedi. Bunun temel nedeni, tarımsal ve hayvansal üretim yapmamamızdır’’ şeklinde konuştu.

 “TARIMI STRATEJİK BİR MESELE OLARAK ELE ALMAK GEREKİR’’

Tarımın sanayi ve teknoloji kadar önemli olduğunu belirten Başkan Yıldız, ‘’Son yıllarda tarımsal üretim yapmak adeta utanılacak bir işmiş gibi lanse edilmeye başlandı. Ancak teknoloji devi Almanya, sanayiye ayırdığı bütçenin iki katını tarıma ayırıyor. Amerika Birleşik Devletleri ise sanayiye ayırdığı bütçenin çok daha fazlasını çiftçilerine destek olarak sağlıyor. Eğer tarım geri kalmış bir sektör olsaydı, bu ülkeler neden bu kadar destek veriyor? Devletimizin ve hükümetimizin bu konuyu stratejik bir mesele olarak ele alması gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.

“ÜRETİCİLERİN ÖRGÜTLENMESİ LAZIM’’

Tarım üreticilerinin hak ettikleri kazancı elde edebilmeleri için örgütlenmelerinin şart olduğunu vurgulayan Yıldız, “Şeftaliyi 12 liraya satmamız gerekirken, örgütlü alıcılar bize 4 lira teklif ediyor. Bu sistem üreticinin zararına işliyor. Eğer üreticilerimiz bir araya gelir ve güçlü bir örgüt yapısı oluşturursa, ürünlerinin değerini kendileri belirleyebilir. Peki neden bu payı alamıyoruz? En temel sebep, üreticilerin örgütlü olmamasıdır. Bizimle çalışan ve mal satan herkes örgütlü. Tarım ilaçları satanlar, komisyoncular, tüccarlar örgütlü. Ancak çiftçilerimiz örgütsüz. Örgütlenmenin kötü bir şey olduğu anlatıldı yıllarca. Ancak örgütlenmediğimiz için hakkımızı alamıyoruz. Örneğin, şeftalinin kilosu on iki lira iken, meyve suyu üreticileri bir araya gelip dört liraya satın alabiliyor. Çiftçilerin de üretim ve satış sürecinde söz sahibi olabilmesi için örgütlenmesi gerekiyor. Ürettiğimiz ürünün değerini kendimiz belirlemeliyiz’’ diye konuştu.

“ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPACAĞIZ’’

Yörük olduğunu söyleyen ve artık Yörüklüğün folklorik bir hale gelmesini eleştiren Yıldız, ‘’Meralarımız taş ocaklarına verildi, apartmanlarla dolduruldu. Sonuç olarak ne kentte ne de kırsalda yaşar hale geldik. Bugün Mersin’de 350 bin Toroslu yaşıyor ancak  300 bin Toroslar halkı evine et sokamıyor. Bu yüzden buradan, çalıştaydan çıkacak sonuçların takipçisi olacağız. Tarımsal üretimin güçlenmesi için belediye olarak üzerimize düşeni yapacağız. Ama sizlerden de üreticilerin örgütlenmesi konusunda destek bekliyoruz’’ diyerek sözlerine son verdi.

Konuşmaların ardından çalıştay, gün boyunca sürecek panel oturumuyla devam etti. 5 Şubat’ta ise çiftçiler atölyeler kurarak, sorunlarını ve taleplerini dile getirecek.