1 Eylül'de 'vira bismillah' diyecek olan büyük balıkçı tekneleriyle birlikte fiyatların daha da düşmesi bekleniyor. Mersin Balıkçılar Derneği Başkan Yardımcısı Adnan Polat, 1 Eylül'de av yasağının bittiğini ve gırgırların denizlere açılacağını belirterek, bu sene hem balıkçıların hem de vatandaşların yasak konusunda bilinçli davrandığını söyledi.
15 Nisan 2015 yılında gelen av yasağı, 1 Eylül'de sona eriyor. 1 Eylül 2016'da gırgır tekneleri denilen büyük tekneler ilk balık avlarına çıkacak. 15 Nisan 2015'den beri yasaktan dolayı, balık fiyatları ve çeşitleri baya etkilenmişti. Denizden az miktarda balık çıkarken, balık fiyatları da yükseliş göstermişti. Ancak özellikle Akdeniz Bölgesi'nde havaların iyi gitmesi ve av yasağının sonlarına gelmesi dolayısıyla balık fiyatları yarı yarıya düştü. Balık tezgahlarında en ucuz balık sardalye 3 liradan satılırken, en pahalı balık çupra-levrek kilosu 15 liradan satılıyor. 1 Eylül'de sona erecek av yasağı ile birlikte fiyatların daha da düşmesi beklenirken, tezgahlarda en pahalı balığın 10-12 lira arasında olması bekleniyor.
Yeni balık sezonu ile ilgili İHA'ya konuşan Mersin Balıkçılar Derneği Başkan Yardımcısı Adnan Polat, geçen yıllara göre bu sene hem balıkçıların hem de vatandaşların avlanma yasağı konusunda bilinçlendiğini söyledi. 1 Eylül 2016'da av yasağının bittiğini ve gırgırların denizlere açılacağını vurgulayan Polat, "15’inde trollerimiz çıkacak. Tabi gırgırda çıkan balıklar ilk günlerde ne olur bilmiyoruz. Kimisi daha ekibini tamamlamamış, kimisi balığın tam yerini tespit edememiş olabiliyorlar. Gidenler fazla balık tutamadan gelebilir. Ancak bir hafta sonra her şey randımana biner. Çünkü gırgırların avlanma şekli daha yüksek. Onlar çıktığı zaman 500 kasaya kadar balık yakalayıp gelebiliyorlar. O yüzden her yere bunlar av sermiyorlar. Çünkü yüklü bir masrafları var" dedi.
"FİYATLAR AYIN 15'İNDEN SONRA YARI YARIYA DÜŞER"
15 Eylül'den sonra trollerin de denize açılmasıyla birlikte fiyatlarda yarı yarıya bir düşüşün olacağının altını çizen Polat, "Şu anda balığın fiyatı 3 ile 15 lira arasındaysa gırgırlar ve troller balıkları 4-4’lük getirmeye başladıklarında bu fiyatlar yarı yarıya düşecek. Tabi ayın 15’ini bekliyoruz. O tarihte troller denize açılacak ve balıkta çeşit artacak. Gırgırlarda pek fazla çeşit yok. Gırgırlarda turna, kefal, uskumru, sardalye gibi çeşitler çıkıyor. Trollerde ise bol çeşit çıkıyor. Troller hem daha fazla balık getiriyor. Vatandaşlarımızın önümüzdeki ayları değerlendirmeleri gerekiyor. Ucuz ve taze balık yemelerini öneriyoruz. 11. aydan sonra balığın kilosu 35-40 lirayı bulduğu zaman işte balık yemedik diye şikayet etmesinler. Bu şikayetlerini şimdiden değerlendirsinler ve ucuz, taze balık yesinler. Vatandaşlardan balıklarını balık pazarından almasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Bu seneki temennilerinin de bol balık çıkması olduğunu kaydeden Polat, "Şu anda fiyatlar normal. Çupra-levrek 5 liradan başlıyor, 15 liraya kadar boyutlarına göre değişiyor. Halili balığı 7 ile 15 lira arasında. Sardalye 3 liradan 5 liraya kadar çıkıyor. Kefalimiz 3 liradan 7 liraya kadar çıkıyor. Fiyatlarımız şu an çok ucuz. Troller gelince hem çeşit artacak hem de fiyatlar düşecektir" şeklinde konuştu.
"NORVEÇ TÜRKİYE'NİN 10'DA BİRİ OLMASINA RAĞMEN DÜNYAYA BALIK SATIYOR"
Avlanma yasağı ile ilgili de konuşan Polat, "Her zaman söylüyorum. Eğer balığın bolluğu konusunda tam anlamıyla çözüm isteniyorsa Türkiye genelinde bir dönemlik bir yasak değil de 1 veya 2 sene tamamen yasaklama gelmesi gerekiyor. İşte Norveç. Bizim denizlerimizin 3'de biri kadar denize sahip ama dünyaya balık üretiyor. Çünkü sistemli bir çalışma var. Burada bizim balıkçı arkadaşlarımızın da duyarlı olması lazım. Özellikle yasaklar başladığında ava çıkmaması gerekiyor. Birde balık avlanırken küçük balıklar tutmamaya özen gösterilmelidir. Bu sayede hem balıklarımız artar hem de balıkçılarımız ceza yememiş olurlar. Norveç bizim ülkemizin 10'da biri kadar. Ancak neredeyse tüm ekonomisini balıklarla sağlıyor. Adamlar dünyaya balık satıyor. Bizim üç tarafımız denizlerle çevrili olmasına rağmen bugün 12. aydan sonra balığın kilosu 25-30 lira oluyor. Bunlar bilinçsiz avlanmadan. Biz geçmişte yapılan hataların cezasını çekiyoruz. Bugün doğuya gidildiğinde bazı vatandaşlar hiç balık yememiştir. Hatta bazıları balığın ne olduğunu bilmiyor. Bu yüzden Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız yasak avlanma ile ilgili özel bir ekip kurması gerekiyor. Sadece sahil güvenlik yetmiyor. Balıkçılar sahil güvenliği görünce hemen sahile kaçıyor. Hatta avlanmaya çıkan tekneciler bir adamını sahil güvenliğin botunun olduğu yere nöbetçi koyuyor. Bot oradan çıktığı anda o adam hemen tekneyi arıyor ve tekne sahil güvenlik geçene kadar yasak olan bölgeden çıkıyor. Bu yüzden sahil boyunca memurlar olmalı. Ancak bu şekilde yasaklar önlenebilir" diye konuştu. (İHA)